Roubini`den ürküten kehanet

29 Ocak 2009 Perşembe

Küresel krizi 2006’da tahmin etmesiyle ünlenen New YorkÜniversitesi Profesörü Nouriel Roubini, kriz sonrası dünya ekonomisinin nasıl yeniden şekilleneceğinin tartışılacağı Davos’ta ürküten bir kehanette bulundu.

Roubini, “Bu yıl Türkiye, Rusya ve Ukrayna hem ekonomik hem de finansal risklerle tehlikeli bir çarpışma yaşayabilir” dedi.

Büyük Buhran’dan beri yaşanan en büyük ekonomik krizin ortasında düzenlenen Davos’ta, bu krizi öngörmesi ile ünlenen New York Üniversitesi Profesörü Nouriel Roubini, “Bu yıl Türkiye, Rusya ve Ukrayna hem ekonomik hem de finansal risklerle tehlikeli bir çarpışma yaşayabilir” dedi. İsviçre’nin Davos kasabasında her yıl geleneksel olarak düzenlenen Dünya Ekonomik Forumu’nun 39’uncusu başladı. 1 Şubat’a kadar sürecek forum “son 40 yılın en önemli ekonomik zirvesi” olarak nitelendiriliyor.

Kriz gündemiyle toplanan zirveye katılan Profesör Roubini, oldukça karanlık bir tablo çizerek 2009’un küresel ekonomi için çok zor bir yıl olacağını belirtti. 2009’da küresel ekonominin yüzde 1 daralmasını beklediğini söyleyen Roubini’ye göre, “2010 yılı ile ilgili en önemli riskin acılı bir süreç olan U şeklindeki global resesyonun çok daha uzun süreli L biçiminde stag-deflasyona (ekonomik durgunluk, resesyon ve deflasyonun birleşmesi) dönüşmesi.“

Daha güçlenirsiniz

Roubini, Türkiye ile ilgili ise “Türk ekonomisi 2001’dekinden daha güçlü, ama zayıf yönleri var: Cari açık, borçla finansman, borcun kısa vadeli olması, özel sektörün yüklü döviz borcu. Ayrıca politik risk unsuru da piyasayı etkileyebilir. Türk ekonomisinde durgunluk bekliyorum, ekonomi en az yüzde 1 daralır. Türkiye için çok zor bir yıl olacak” şeklinde konuştu. Roubini Reuters’e yaptığı açıklamada ise krizde en riskli ülkeler olarak Türkiye, Rusya ve Ukrayna’yı gösterdi. Roubini’ye göre en az riskli ülkeler ise Hindistan, Brezilya ve Körfez ülkeleri olacak.

Dünya Ekonomik Forumu Başkanı Klaus Schwab ise bu kadar kötümser değil. Schwab, Türkiye’nin yaşanan küresel krizden “daha güçlenmiş olarak çıkma” olasılığının yüksek olduğunu söyledi. Davos Zirvesi’nde bu yıl, ilk gerçek küresel krizi tartışacaklarını belirten Schwab, forum ortamında, öncelikle krizden nasıl çıkılacağı ve krizinden ardından dünya ekonomisinin nasıl şekillendirileceği konularının ele alınacağını anlattı.

IMF’yle bir an önce anlaşılmalı

Sabancı Holding Yönetim Kurulu Başkanı Güler Sabancı, 2009’un zor bir yıl olacağını belirterek, “Piyasaların canlanmasına yönelik bazı tedbirler bekliyoruz” diye konuştu.

Sabancı, IMF ile anlaşmanın bir an önce yapılmasını beklediklerini söyledi. Davos’ta CNBC-e’nin sorularını yanıtlayan Sabancı krizde Merkez Bankası Başkanı’nı çok başarılı bulduğunu vurgulayarak, “Gönül isterdi ki, alınacak önlemler bir paket olarak önümüze konsun” dedi.

Türkiye’de yatırımlar sürecek

Coca-Cola CEO’su Muhtar Kent, şirketin 12’nci büyük pazarı olan Türkiye’de yatırımlara ve ürün çeşitlendirmesine devam edeceklerini söyledi. Davos Zirvesi’nde konuşan Kent, Türkiye için IMF’nin önemli olduğunu ve stand-by anlaşmasının bir an önce imzalanması gerektiğini vurguladı. Kent, krizde Coca-Cola’da harcamalarını gözden geçirildiğini ancak yeni ürün yatırımlarına devam edeceğini açıkladı. 2010’dan önce ABD’de ve gelişen ekonomilerde toparlanma beklemediklerini belirten Kent, büyük gelişen ekonomilerde de 2009 yılında büyümenin yarı yarıya düşmesinin beklendiğini kaydetti.

Dünya krizi Türkiye’nin 2001 tecrübesiyle aşabilir

Doğuş Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Şahenk, krizden çıkış için kolektif olarak hareket edilmesi gerektiğini belirterek, “Bu son konjonktürden sonra Türkiye’ye hem ekonomik hem siyasi anlamda çok büyük ağırlık ve önemli bir rol gelecektir” dedi. Davos Zirvesi kapsamında düzenlenen “Yeni Ekonomik Çağ” konulu panelde konuşan Ferit Şahenk, “Eğer bana bir çözüm nedir diye soracak olursanız, bizim 2001-2002 yıllarında çok güçlü ve zorlu bir IMF programı uyguladığımızı ve bunun işe yaradığını söyleyebilirim. Ancak ana nokta şuydu; Türkiye biraraya geldi tamamen. Türkiye kendisini bütün varlıklarıyla birlikte bu işe adadı. Ve bu işin arakasında kolektif bir şekilde durdu. Belki dünyanın küçük bir tablosu olabilir bu ama muhtemelen büyük tabloda da bizim bunu uygulamamız gerekiyor. Kolektif eyleme geçmemiz gerekiyor” diye konuştu.

Yılmaz: IMF anlaşması faizi daha da aşağı çeker

Merkez Bankası Başkanı Durmuş Yılmaz, IMF’den gelecek kaynağın sıkışan kredi koşullarını yumuşatabileceğini ve faiz indirimlerini biraz daha aşağı çekebileceğini söyledi.

- Krizde çok uzun vadeli bir L olmayacak ama hemen V de olmayacak. Belki bir yıllık geniş tabanlı bir U gibi olabilir.

- 2009’da Türkiye’nin 30 milyar dolar finansman ihtiyacı var.

- Türkiye’nin IMF ile anlaşma yapmasına ihtiyaç var, ne kadar erken yapılırsa o kadar iyi olur.

- IMF’den gelecek para MB’ye verilirse, ihtiyaç duyulduğunda bunu kullandırabilir. Bizim rezervlerde olumlu etkisini göreceğiz. Bizim tercihimiz bu paranın Hazine’ye gitmesi.

- Bundan sonraki faiz indirimleri ölçülü olabilir.

Bu yıl daha az bankacı daha fazla siyasetçi var

Garantİ Bankası Genel Müdürü Ergun Özen, bu yıl Davos’ta daha az bankacı, daha çok siyasetçi bulunduğunu belirterek, bunun da çok şeyi anlattığını söyledi. Özen, şöyle devam etti: “Bankacılar yaptıkları hataları biliyorlar, anlıyorlar. Bankacılık sektörü ekonomiye lazım. Global anlamda bankacılık sektörünün bir an evvel düzelmesi lazım. Herkesin daha yapıcı olması gereken bir dönemi yaşıyoruz” diye konuştu.

Dünya sefahatin bedelini ödüyor

Davos’a katılan medya baronu Rupert Murdoch, “Kriz giderek kötüleşiyor, dünya sefahatin bedelini ödüyor” dedi. News Corp.’un patronu birçok insanın tasarruflarının eridiği şok edici bir dönem yaşandığını vurguladı ve toparlanmanın zaman alacağını düşündüğünü söyledi. Murdoch, “Bu dünyada zenginliği neyin yarattığını unutmayın: Serbest piyasa ve kapitalizm...” diye konuştu.

CEO’lar gelecek için çok kötümser

Bu yıl “Başarının Yeni Tanımı” teması ile yayınlanan PricewaterhouseCoopers 12. Yıllık Küresel CEO Araştırması’na göre, dünya genelinde yaşanan resesyonla birlikte CEO’ların geleceğe yönelik iyimserlikleri dibe vurdu. CEO’lar ekonomideki düzelmenin üç yıl içinde yavaş ve kademeli olarak gerçekleşmesini bekliyor. Araştırmaya göre, PricewaterhouseCoopers’ın (PwC) CEO tahminlerini izlemeye başladığı 2003 yılından bu yana CEO’ların geleceğe ilişkin güvenleri en düşük seviyeye geriledi. Dünya genelinde CEO’ların sadece yüzde 21’i önümüzdeki bir yıl içinde gelir artışı konusunda umutlu, bu oran geçen sene yüzde 50 civarındaydı. CEO’ların dörtte birinden fazlası da gelecek yıla ilişkin karamsar olduklarını açıkladı.

Modern dünyanın Bretton Woods’u

- Zirvenin teması “Kriz sonrası dünya”. Financial Times gazetesi de zirvenin ana konusunun küresel finansal kriz olacağına katılıyor. Davos Zirvesi’nın yaratıcısı Klaus Schwab, bu yılki zirvenin modern dönemin “Bretton Woods”u olacağını ileri sürüyor. “Bretton Woods” toplantılarında 1945 sonrası dünya ekonomisi tartışılmış, Dünya Bankası ve IMF gibi kurumların temelleri atılmıştı.

- Zirvenin resmi katılımcılarına pedometre dağıtıldı. Reuters’in haberine göre zirve sonunda en çok kimin yürüdüğü hesaplanacak.

En popüler toplantı Lehman Brothers’ınki

- Zirvenin konusu finansal kriz ama dünyanın önde gelen bankaları zirveye katılmama kararı aldı. Citigroup ve Merrill Lynch’ten sonra önceki gün de Barclays’in yöneticisi Bob Diamond zirveye katılmaktan son anda vazgeçti. Banka Davos’a gitmekten neden vazgeçtiğini açıklamadı.

- Financial Times muhabiri Gillian Tett’in Davos’tan düzenli olarak tuttuğu bloğa göre bu yılın en popüler toplantısı Lehman Brothers’ın geleneksel akşam yemeği olacak.

“Eylül’de 36 saat: Yanlış olan neydi” başlıklı yemeğin katılım formu basıldıktan dakikalar sonra doldu. Tett’in haberine göre Amerikan dolarının gizemiyle ilgili bir oturum ve Çin-Hindistan ekonomilerini ilgilendiren tüm toplantılar çok popüler.

Angelina ve Bono bu yıl zirvede yok

Davos Zirvesi’nde bu yıl rekor sayıda katılımcı var. Yaklaşık 2 bin 500 katılımcı arasında 40 devlet lideri (geçen yılın neredeyse iki katı), 30 maliye bakanı, 1.400 CEO ve 400 gazeteci bulunuyor.

Bu yıl kriz nedeniyle Angelina Jolie, Bono ve Sharon Stone gibi ünlüler zirveyi renklendirmeyecek. Böyle olunca Davos’un en renkli ismi haline gelen budist rahip de dün basının ilgi odağı oldu

Read more...

6 dev şirket 30 bin işçi çıkartıyor

Bugün altı dev firmadan 30 bine yakın işçinin çıkarılacağı haberi geldi. Hava trafiğindeki düşüş ve savunma bütçelerindeki baskı nedeniyle Chicago merkezli Boeing, 5 bin 500 kişiyi daha işten çıkaracağını açıkladı. Geçen yıl siparişlerinde düşüş yaşayan şirket ayrıca, beklentilerin altında kar edeceğini duyurdu. Boeing Başkanı ve Üst Yöneticisi Jim McNerney, küresel ekonominin zayıflamayı sürdürdüğünü ve bunun da hava trafiğinin büyümesine ve finansmana etkisi olduğunu söyledi.

Şirket, daha önce açıkladığı 4 bin 500 kişiyi işten çıkarma kararına ek olarak 5 bin 500 kişiyle daha yollarını ayıracağını duyurdu.

TOSHIBA 4 BİN 500 KİŞİYİ İŞTEN ÇIKARIYOR

Japon Toshiba, mart ayı sonuna kadar 4 bin 500 kişiyi işten çıkaracağını açıkladı. Şirketten yapılan açıklamada, global yavaşlama nedeniyle 2009 ile ilgili yapılan projeksiyonların olumlu görünmediği belirtildi. İşten çıkarılacak olan işçiler çip ve yarı iletken bölümünden olacak.

STARBUCKS'TAN 7 BİN KİŞİ

Dünyanın en büyük kahve zinciri olan Starbucks da işçi çıkaranlar listesindeki yerini aldı. Net gelirleri yarıdan fazla azalan şirket, 7 bin kişiyi işten çıkarmayı ve 200'ü ABD'de olma k üzere toplam 300 şubesini kapatmayı planlıyor.

SONY 8 BİN KİŞİYİ ÇIKARACAK

Dünya genelinde 185 bin çalışanı bulunan Sony, yeniden yapılanma tedbirleri nedeniyle 8 bin kişiyi işten çıkaracağını duyurdu. Şirket, bu çerçevede sahip olduğu 57 tesisten 5 ya da 6'sını kapatacağını açıkladı.

JABİL CİRCUİT

ABD'li elektronik parça üreticisi, çoğunluğu deniz aşırı ülkelerde olmak üzere şirketin işgücünün neredeyse yüzde 4'ünü temsil eden 3 bin kişiyi işten çıkaracak.

Şirket, dünya genelindeki 10 fabrikasının işten çıkarmalardan etkileneceğini, ABD'de işten çıkarmaların sadece yüzde 10'unun gerçekleşeceğini bildirdi. Şirkette şu an 85 bin kişi çalışıyor.

Jabil Circuit, işten çıkarmalarla yılda 55 milyon dolar tasarruf sağlamayı beklerken, 2009 ve 2010'da vergi öncesi yükümlülüklerin 65 milyon dolar olacağı kaydedildi.

AOL

Time Warner Inc'in AOL bölümü maliyet kısmak için 700 kişiyi işten çıkaracak. İşten çıkarmaların gelecek birkaç çeyrek içinde gerçekleşeceği bildirildi.

AOL Üst Yöneticisi Randy Falco, “Özellikle de böyle bir ortamda işgücümüz düşürmek hiç kolay değil, ancak amacımız çekirdek işlerimizin başarılı olması için gerekli desteği sağlamak” dedi.

Read more...

Sütaş`ın hedefi son çeyrekte şaştı

28 Ocak 2009 Çarşamba

Sütaş A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Muharrem Yılmaz, “2008 hedeflerimizde sapma oldu, özellikle son çeyrekte geriye düştük. Hedeflerimizin yüzde 10 altındayız” dedi.

Yılmaz, AA muhabirine yaptığı açıklamada, global kriz ve talepteki daralmanın her sektör gibi, gıda sektörünü de olumsuz yönde etkilediğini söyledi.

Tarıma dayalı sanayi olarak, bu olumsuzluğu yoğun şekilde yaşadıklarını ifade eden Yılmaz, “Meydana gelen talep daralması, hayvancılığa çok kötü etki edecek. Bir şekilde ham madde talebimizin daralmasına ve süt fiyatlarının düşmesine sebep oldu. Bu durum, Türkiye'de üreticileri ve aynı zamanda sanayiyi de çok zor durumda bırakan bir gelişme” diye konuştu.

Yılmaz, bu tablo nedeniyle gıda sektörünün diğer sektörlere göre, krizden daha az etkilendiğini düşünmenin yanılgı olacağını dile getirerek, şöyle devam etti:

“Üreticinin süt fiyatı düştü, bizim elimizdeki stokların değeri düştü. Tüketim azaldığı için arz fazlası sıkıntı yaratıyor. Stoklamanın gerektirdiği finansal imkanlar zor. Bütün bu sıkıntıları hep beraber yaşıyoruz. Yani gıda sektörünün de mutlu olması mümkün değil. İnsanlar işini kaybediyor, tüketici harcamalarını kısıyor, böyle bir süreçten geçiyoruz. Doğal olarak düzenli geliriniz yoksa, işinizi kaybettiyseniz, her taraftan biraz kısmak zorundasınız. Neticede gıda da bundan muaf değil.”

“SON ÇEYREKTE GERİYE DÜŞTÜK”

Global krizin etkilerinin somut olarak görülmeye başladığı 2008 yılının son çeyreğinde, Sütaş AŞ'nin hedeflerinin de saptığına dikkati çeken Yılmaz, “2008 hedeflerimizde sapma oldu, özellikle son çeyrekte geriye düştük. Hedeflerimizin yüzde 10 altındayız” dedi.

Yılmaz, buna rağmen istihdamda herhangi bir gerilemelerinin olmadığını, aksine artış yaşandığını belirterek, Aksaray'da süt ve yem fabrikalarının devreye girdiğini anımsattı. Yılmaz, şunları kaydetti:

“Aksaray'daki fabrikaların devreye girmesi ve onların destek hizmetleri dolayısıyla istihdamda artışımız var ama planladığımız seviyede değil tabi. Aksaray fabrikası şu anda yüzde 20 kapasiteyle çalışıyor. Biz onun bu dönemde yüzde 40-50'lere geleceğini var sayıyorduk. Tabii istihdam da daha fazla olacaktı. İstihdam hedefimizin gerisindeyiz ama bir işten çıkarma yok, olmasını da beklemiyoruz.”

“BÜYÜME TAHMİNİ YAPAMIYORUM”

Sütaş A.Ş. olarak hiçbir projelerini ertelemediklerini ya da durdurmadıklarını vurgulayan Yılmaz, “Erteleyebilme kabiliyetinde değiliz, durmak mümkün değil. Başladık çünkü, başladığımız işleri bitirmek zorundayız. Durmamız gerçekten mümkün değil” dedi.

Yılmaz, yeni yılın belirsizliklerle dolu olduğuna da değinerek, “Ben, 2009 için büyüme tahmini yapamıyorum, küçülmeme umudu taşıyorum” değerlendirmesinde bulundu.

Read more...

Macaristan General Electric`ten üretime ara

Macaristan'da 9 fabrikada üretim yapan General Electric'e (GE) bağlı Consumer & Industrial şirket yetkilileri, Şubat ayında 2 hafta üretime ara vereceklerini açıkladı.

14 bin 500 kişiye Amerika'da iş imkanı sağlayan GE'in bu ülkenin dışında en fazla çalışanı 9.500 kişiyle Macaristan'da bulunuyor.

GE Macaristan yetkililerinin, Macaristan Haber Ajansı'na (MTI) yaptığı açıklamada, kriz nedeni ile siparişlerin durma noktasına geldiği için böyle bir karar verdiklerini, 2 haftalık aradan sonra şirketlerinin haftada 4 günlük iş gününe geçmeyi hedeflediklerini bildirdi.

GE Avrupa İletişim ve PR Müdürü Erika Windisch konu ile ilgili yaptığı açıklamada, fabrikalarında otomobil ışık aksamlarının üretildiğini, üretimin yüzde 98'nin tamamen ihracata gittiğini, kriz nedeni ile üretimleri durdurmak zorunda kaldıklarını söyledi.

Windisch, 1989 yılından bu yana Macaristan'da üretim yapan GE fabrikalarında haftalık 4 iş gününe geçebilmek için sendikalarla görüşmeye başladıklarını da açıkladı.

Read more...

Yine `imtiyazlı ortaklık` önerisi

27 Ocak 2009 Salı

Avrupa Parlamentosu (AP) Başkanı Hans-Gert Pöttering, Kişisel görüşüm, AB, Türkiye ile imtiyazlı ortaklık ilişkisi kurmalıdır dedi.

İspanyol resmi haber ajansı EFE'nin verdiği habere göre, Barcelona kentinde bir konferansa katılan Pöttering, Türkiye'nin, AB üyeliği ile ilgili bir soru üzerine, Türkiye'nin, AB üyesi olması gerektiğini savunan Avrupa Parlamentosu'nun çoğunluğuna ters olarak benim kişisel görüşüm, AB'nin bu ülke ile imtiyazlı ortaklık kurmasıdır yanıtını verdi.

Pöttering, ayrıca küresel mali krize karşı AB'nin birlik içinde olması gerektiğini vurgularken, finans piyasasında yasal düzenleme ve denetimin daha iyi yapılmasını istedi.

Read more...

Niyet mektubu seçimden önce gönderilmeli

26 Ocak 2009 Pazartesi

Merkez Bankası Başkanı Durmuş Yılmaz, niyet mektubunun 29 Mart yerel seçimlerinden önce imzalanıp gönderilmesi gerektiğini düşündüğünü belirtti

Yılmaz, revize makroekonomik büyüklüklerin de IMF ile yapılacak anlaşma açıklandığında görüleceğini kaydetti.

Merkez Bankası Başkanı Durmuş Yılmaz ve başkan yardımcıları, Ekonomi Muhabirleri Derneği üyeleriyle kahvaltılı sohbet toplantısında bir araya geldi.

Ekonomik gelişmeler ve Merkez Bankasının para politikaları hakkında bilgi veren Yılmaz, enflasyon senaryoları içinde IMF'nin yerinin sorulması üzerine, senaryolarda IMF'nin yer aldığını söyledi.

Yılmaz'ın konuşmasında enflasyon tahmininin makroekonomik temellerle uyumlu olduğunu belirttiği anımsatılarak, şu ana kadar revize rakamlar açıklanmadı. Bunlar hangi makroekonomik büyüklükler? sorusuna karşılık da Yılmaz, (Revize makroekonomik büyüklükleri) IMF ile yapılan anlaşma açıklandığında rahatlıkla göreceksiniz dedi. Yılmaz, konuya ilişkin detaylı sorulara yanıt vermedi.

IMF ile görüşmelere yönelik soru üzerine ise Yılmaz, Merkez Bankası ile para politikasına yönelik görüşmeler yürütüldüğünü ve bu görüşmelerin devam ettiğini belirtti. Yılmaz, Merkez Bankasının bunun dışında ekonominin tümünü ilgilendiren hususlarda da görüşmelerde yer aldığını belirterek, Bununla ilgili olarak görüşmeler devam ediyor. Zannedersem kısa sürede bununla ilgili açıklama yapılacak dedi.

Açıklama bu ay içinde yapılabilir mi, seçimden sonraya kalacağına yönelik söylentiler bulunuyor? sorusuna da Yılmaz, Niyet mektubunun herhalde seçimden önce imzalanıp gönderilmesi gerekir diye düşünüyorum. Onu söyleyeyimkarşılığını verdi.

IMF'in bildiğini kamuoyundan niye saklıyorsunuz? sorusu üzerine de Yılmaz, müzakerelerin devam ettiğine dikkati çekerek, eli güçlü tutmak için uluorta tartışmanın doğru olmayacağını, kamuoyunun da yakında bunları öğreneceğini kaydetti.

Yılmaz, bir soru üzerine de en önemli pazarlık konusunun makroekonomik büyüklükler ve maliye politikası olduğunu dile getirdi...

Read more...

Doğalgazda indirim dolara bağlı

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Hilmi Güler, doğalgaz fiyatındaindirim konusunda, Ay sonuna kadar doların çok artmaması durumunda yapacağız dedi.

Güler, Stratejik Teknik Ekonomik Araştırmalar Merkezi (STEAM) tarafından İstanbul'da düzenlenen, Türkiye'de Güneş Enerjisi ana temalı Uluslararası Enerji Arenası sırasında gazetecilerin sorularını yanıtladı.

Herkesin cebini yakan doğalgaz faturalarında bir indirime gidilmesi konuşuluyordu. Bu konudaki son gelişme nedir? sorusuna Güler, Yapacağız. Rakamların olması için ay sonuna kadarki rakamları görmemiz lazım. Çünkü hesap öyle yapılıyor. Ay sonuna kadar doların çok artmaması durumunda yapacağız cevabını verdi.

Güler, Elektrik faturalarındaki belediye payının düşürülmesiyle ilgili EPDK'dan size gelen bazı talepler olduğunu duyduk. Faturaların azaltılması yönünde sizin de bazı girişimleriniz olacak mı? sorusuna, Gayet tabii ki biz düzenleyici kurulla birlikte çalışıyoruz. Enerji politikamızın temelinde düzenleyici kurullar çok önemli bir fonksiyonu yerine getiriyor. Dolayısıyla bütün bu çalışmaları bir bütün halinde, bir çerçeve içinde ele alıyoruz karşılığını verdi.

TRT payının düşürülmesine ilişkin bir soru üzerine de Güler, görüşmelerin sürdüğünü, bunun sadece kendi bakanlığı ile ilgili olmadığını, Maliye Bakanlığı, Hazineden Sorumlu Devlet Bakanlığının da ilgi sahasına girdiğini belirterek, Onlarla birlikte alacağız dedi.

Batı hattıdan ve İran'dan gaz arzında son durum...

Bu arada BOTAŞ yetkililerinden alınan bilgiye göre, Rusya ile Ukranya arasındaki doğalgaz anlaşmazlığının çözülmesi ve Ukrayna üzerinden Avrupa ülkelerine gaz sevkıyatına yeniden başlamasının ardından, Türkiye'ye batı hattından gelen doğalgaz normal düzeye döndü.

Öte yandan İran'ın BOTAŞ'ın bilgisi ve kontrolü dahilinde boru hattında bakım ve onarım çalışmaları nedeniyle yaptığı kesintinin ardından da, akışın yine 21 Ocak'ta başlaması üzerine, söz konusu hattan gelen akışın da normal düzeye döndüğü ve bir sorun olmadığı bildirildi.

Türkiye, Ukranya ile Rusya arasında yaşanan doğalgaz krizinin öncesinde Batı hattından günlük 40 milyon metreküp gaz alıyordu. İran'dan ise günlük 15-18 milyon metreküp doğalgaz alınıyor. İran'dan gelen hattın kapasitesi günlük 28 milyon metreküpe kadar çıkabiliyor.

Doğalgaz akışlarında kesinti olması durumunda, akışının başlamasının ardından boru hatlarındaki gaz basıncının artmasına paralel olarak, alınan doğalgaz miktarı peyder pey artıyor ve normal seviyesine çıkıyor

Read more...

Sizi krizden nasıl koruruz?

5 Ocak 2009 Pazartesi

Küresel krizin enerji yatırımlarını sekteye uğratmaması için akaryakıt, elektrik ve doğalgaz piyasasındaki şirketlerle biraraya gelecek olan EPDK, “Sizi krizden nasıl koruruz?” diye soracak. İlk toplantı 14 Ocak’ta akaryakıt sektörüyle yapılacak.

Global kriz nedeniyle birçok sektör zor günler yaşarken Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu (EPDK), enerji sektörü için kolları sıvadı. EPDK, küresel krizin enerji yatırımlarını sekteye uğratmaması için akaryakıt, elektrik ve doğalgaz piyasasındaki firmalarla bir araya gelerek, “Sizi krizden nasıl koruruz?” diye soracak.

EPDK Başkanı Hasan Köktaş, “Enerji, Türkiye’nin taşıyıcı sektörü olacak. Bizde krizi fırsata çevirecek unsurlar var. Kriz toplantılarına 14 Ocak’ta akaryakıt sektörüyle başlayacağız” dedi. Enerjide özel sektörün 20 milyar doların üzerinde devam eden yatırımının olduğunu, bunun 112 milyar kwh’lik enerji üretimine denk geldiğini aktaran Köktaş, Türkiye’de krizi fırsata çevirecek sektörlerin başında enerjinin yer aldığını söyledi.

‘Yatırımlar artacak’

Köktaş, “Önümüzdeki dönemde yabancı sermaye girişini hızlandıracak en önemli faktör, enerji yatırımları. Krizin psiklojik etkileri ortadan kalkmaya başladığı anda tüketimdeki hızlı artış devam edecek” dedi. Krizin yatırımcı üzerindeki etkisini minimize edecek önlemler üzerinde çalıştıklarını dile getiren Köktaş özel sektörle buluşma toplantılarıyla ilgili şunları söyledi:

“Toplantılar, 14 Ocak’ta petrol sektörüyle başlayacak, 2.5 ay sürecek. Onlardan sorunlarını ve çözüm önerilerini istedik. Değerlendirip, uygun olanları karara dönüştüreceğiz. Onlara, ‘Krize karşı sizi nasıl koruruz’ diye sorarken, rafineriler de dahil konuların tamamını masaya yatıracağız. Kriz nedeniyle lisansını geri çekmek isteyen firma olmadı. Kriz nedeniyle bir dönem kapandı ama yeni dönem daha başlamadı. Belirsizlikler devam ediyor. Yatırımdan vazgeçme değil, bekleme, bankalarla bir süre daha görüşme, normal piyasaya geçişi bekleme gibi başvurular olabilir.”

Rafineri değerlendiriliyor

Köktaş, Petrol Ofisi’nin Ceyhan’da rafineri kurma talebine halen yanıt verilmediğinin anımsatılması ve bölgedeki rafineri başvurularına ilişkin sürecin sorulması üzerine şunları söyledi:

“Rafineri başvurusu elimizde. Değerlendirmeler yapılıyor. Rafineri büyük yatırım aracıdır, enine boyuna çevre şartları da dahil değerlendirilmesi lazım. Hukuki altyapı eksikliğine mahal bırakmayacak türden sorunları da giderdik. Konuyu, son toplantımızda da ele almadık. Süreç devam ediyor.”

Köktaş, akaryakıt fiyatlarına ve yüksek vergilere ilişkin sorular üzerine de, “Ürün fiyatındaki düşüş devam ederse ve dolar kuru daha yükselmezse akaryakıt fiyatları daha da düşer” dedi. Köktaş, elektrikte kamu payını yüzde 40’ın altına düşürmek ve doğalgaz tedarikinde özel sektörün payını artırmayı 2009 hedefleri olarak açıklarken, “2009’da doğalgazda özel sektöre kontrat devrine başlayacağız” dedi.

Her eve dedektör cihazı tartışılıyor

Hasan Köktaş, Ankara’da 7 üniversiteli gencin hayatını kaybettiği doğalgaz faciasına ilişkin sorular üzerine şunları söyledi:

“Teknik bir olay. Doğalgaz piyasası ve dağıtım şirketlerine yoğun denetimimiz var. Yeni bir yasal düzenleme konusu değil. Çünkü, bu konuda hem cihazlar açısından hem cihazların uygulamasında teknik standartlar var. ‘Bu standartlar uygun mu?’ diye bakmak lazım.

Karbonmonoksitin tahliye edileceği delikleri yasayla tıkayamazsınız. Bu tür kazalara yönelik dedektör cihazlar piyasada satılıyor. İsteyen de alıyor. Mevzuat açısından zorunlu hale getirilebilir mi, bunu çalışmak lazım.”

Teknolojik denetim geliyor

2009’da denetim faaliyetlerine hız vereceklerini belirten Hasan Köktaş, teknolojinin daha fazla işin içinde olacağını ifade etti.

“TÜBİTAK’la teknolojik unsurların devreye girmesi konusunda ortak çalışma yapacağız” diyen Köktaş, 2009 bütçesinin yüzde 33’ünü denetim faaliyetlerine ayırdıklarını aktardı.

Köktaş, “Denetimde yeni stratejiler devreye alacağız. Sağlıklı piyasa oluşturulması, niteliksiz, kalitesiz ürünün piyasasa girmesinin önlenmesi buna bağlı. ÖTV kaybının önlenmesine de katkı sağlanacak” diye konuştu.

Read more...

Piyasada yüzler gülüyor

Global piyasalar yeni haftaya olumlu bir başlangıç yaptı.

Asya borsaları son 2 ayın zirvesine tırmanırken, Avrupa borsalarının da yükselmesi bekleniyor. İçeride ise dolar 1.5251 TL'ye geriledi, borsa ise güne yüzde 2.16 artışla 27 bin 589 puandan başladı.

Piyasalarda bir süredir etkili olan olumlu hava yeni haftaya da taşındı. Hükümetlerin ve merkez bankalarının müdahaleleri ile dünya ekonomilerinin toparlanacağına olan inanç borsaları yukarı taşıyor.

Cuma günü ABD'de yaşanan yüzde 2'lik yükselişin ardından bugün Asya borsaları da yükselişe eşlik etti. Asya'da borsalar yüzde 2-3 arasında değişen oranlarda değer kazanırken, son 2 ayın zirvesine tırmandı.

İÇERİDE DE HAVA OLUMLU

Yurtdışındaki olumlu havaya paralel içeride de piyasalar güne iyi başladı. Borsa açılışla birlikte yüzde 2.16 değer kazandı ve 27 bin 589 puana çıktı. Borsanın yurtdışı ile paralel bir hareket serglediğini belirten uzmanla, dışarıda olumlu havanın sürmesi durumunda İMKB'nin de yükselişe devam edeceğini belirtiyor.

Ekinciler Menkul Değerler'in raporunda, 27 bin üzerinde kalınmaya devam edilmesi durumumda hedef seviye 28 bin 500 olacaktır denildi.

Borsa yükselirken dolar da güne düşüşle başladı. Cuma gününü 1.5280 YTL'den tamamlayan dolar yeni haftanın açılışında 1.5250 YTL oldu.

Dolarda hızlı bir düşüş beklemeyen uzmanlar, piyasada seri faiz indirimleri beklentisi bulunduğunu ve bu nedenle doların 1.50'nin üzerinde tutunabileceğini belirtiyor...

Read more...

Şimdi de bu devler satılacak!!!

Özelleştirme İdaresi Başkanı (ÖİB) Metin Kilci, önümüzdeki dönemde BOTAŞ, Makine ve Kimya Endüstrisi Kurumu (MKEK), Türkiye Kömür İşletmeleri (TKİ) gibi kamu varlıklarının özelleştirilebileceğini bildirdi.

Kilci, AA muhabirine yaptığı açıklamada, krizin etkileri ortadan kalkmaya başladıktan sonra, sisler dağıldıktan sonra, yeni kuruluşların özelleştirme portföyüne dahil edilmesinin, yeniden gündeme geleceğini söyledi.

Özelleştirme portföyüne alınacak kuruluşlarla ilgili çalışmaları sürekli yaptıklarını belirten Kilci, dünya ekonomisinde yaşanan krizin bu tür değerlendirmelerin ertelenmesine neden olduğunu kaydetti.

Kilci, krizin etkilerinin ortadan kalkmaya ve sislerin dağılmaya başlamasının ardından bu konunun tekrar gündeme geleceğini belirterek, bu özelleştirmelerin tamamının Özelleştirme İdaresi Başkanlığı portföyünde yapılmasının söz konusu olmayabileceğini söyledi.

Bu konuda bir yasal düzenlemenin yapıldığını hatırlatan Kilci, gerek ÖİB, gerekse ilgili bakanlıklar bünyesinde bulunan kamu varlıkları ve şirketlerinin bir şekilde özel sektöre açılacağını kaydetti.

Kilci, “Süreç bunu gösteriyor. BOTAŞ, MKEK, TKİ gibi kuruluşlar önümüzdeki dönemde özelleştirilebilir. Bunlar, kamu varlıklarının listesi esasında. Önümüzdeki süreçte bunların özelleştirmeleri, gerek ÖİB, gerekse ilgili bakanlıklar tarafından gündeme gelecek” diye konuştu.

ELEKTRİK ÜRETİM ÖZELLEŞTİRMELERİ

Özelleştirme İdaresi Başkanı Kilci, elektrik üretim özelleştirmelerine yönelik çalışmanın halen Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı tarafından sürdürüldüğünü belirterek, ancak henüz kendilerine intikal etmiş bir durum değerlendirmesi ya da stratejinin söz konusu olmadığını söyledi.

Kilci, “Ancak bildiğimiz kadarıyla, 2009'un ilk yarısında üretim birimleri belirlenmiş olacaktır diye tahmin ediyoruz” dedi.

DANIŞMANLIK İHALESİ

Elektrik Üretim A.Ş'ye ait santrallerin özelleştirilmesindeki danışmanlık ihalesinin iptal edildiğini hatırlatan Kilci, yeni bir danışmanlık ihalesi yapacaklarını bildirdi.

Kilci, “Önümüzdeki ay, yeniden danışmanlık ihalesini yapmayı planlıyoruz” dedi.

DEVİRLER

Özelleştirme İdaresi Başkanı Kilci, 2008 yılında veya daha önce ihaleleri gerçekleşip, devirleri henüz yapılmayan kuruluşların, 2009 yılında devirlerini hedeflediklerini de bildirdi

Bu özelleştirmeler arasında İzmir, Derince, Bandırma ve Samsun Limanları ile elektrik dağıtım ihalelerinin bulunduğunu kaydeden Kilci, bu ay içinde Başkent EDAŞ, önümüzdeki ay SEDAŞ ile bir iki ay içinde de limanların devrinin öngörüldüğünü ifade etti.

Kilci, söz konusu ihalelerin toplam tutarının 4,1 milyar dolar olduğunu belirterek, “Yani 2009 yılı içinde hiç yeni ihale yapmamış olsak, 4,1 milyar dolarlık bir devir işlemi söz konusu olacak” diye konuştu.

Petkim ve kamu bankalarının özelleştirilmesiyle ilgili olarak da Kilci, Petkim'de yüzde 10,1 civarında bir hisse kaldığını kaydederek, bankacılık hisselerinin durumunu gözlemledikten sonra Halkbank'ın durumuyla ilgili bir değerlendirmenin söz konusu olabileceğini bildirdi.

Telekom'da da kamu hisselerinin bulunduğunu hatırlatan Kilci, hisseleri halka açık olan şirketlerin özelleştirmelerinin kendilerinin kararlılığından ziyade, hisse senedi piyasalarındaki gelişmelere bağlı ve duyarlı bir işlem olduğunu söyledi.

Kilci, gelişmelere kesinlikle duyarsız kalmayacaklarını ifade ederek, hisse senedi piyasalarındaki olumlu gelişmelere mutlaka bir tepki vermelerinin söz konusu olacağını ancak, şu anda henüz bir planlarının bulunmadığını kaydetti.

“2008, HER ŞEYE RAĞMEN İYİ YILLARDAN BİRİSİ OLDU”

2008 yılının özelleştirme açısından her şeye rağmen, iyi yıllardan birisi olduğunu kaydeden Kilci, 6,3 milyar dolar tutarında özelleştirme işlemi gerçekleştirdiklerini söyledi.

Bu rakamın neredeyse 6 milyar dolarlık kısmının nakit olarak tahsil edildiğini ve Hazine'ye 5 milyar TL'nin aktarıldığını anlatan Kilci, TEDAŞ'a borç ödemeleri ve yatırımlar için bir miktar kaynak aktardıklarını kaydetti.

“2008 yılı özelleştirme gelirleri için iyi bir yıl oldu” diyen Kilci, Türk Telekom'un yüzde 15'inin halka arzının, Tekel'in ve Petkim'in ihale ve devirleri ile küçük elektrik santrallerinin ihale ve devir işlemlerinin 2008 yılında gerçekleştirildiğini anlattı.

2009 yılı özelleştirme geliriyle ilgili olarak da Kilci, ÖİB olarak ihale takvimlerinin bulunduğunu ancak, beklenen gelire ilişkin bir öngörülerinin söz konusu olmadığını söyledi. Kilci, bütçe hazırlanırken, bütçe mantığı içinde hedeflerin rakamsallaştırıldığını sözlerine ekledi.

Read more...

Abone Olursanız Haberiniz de Olur!

Aşağıdaki kutucuğa e-mail adresinizi yazıp gelecek olan onay linkine tıklayınız. Bu sayede en son borsa haberleri, borsa yorumları ve borsa tüyoları, e-mail adresinize gelecek.

|

Borsa-Tuyolari.Blogspot.Com

Bu sitede; başta Borsa Haberleri olmak üzere, ekonomi ile ilgili en son gelişmeleri bulabilirsiniz. Borsa Yorumları ve Borsa Tüyoları ile yatırımlarınız öncesi fikir edinebilir; Canlı Borsa bandı ile Hisse Senetlerini yakından takip edebilirsiniz. Bu site, yatırım danışmanlığı hizmeti vermemektedir. Yatırım danışmanlığı hizmeti, bankalar ile kullanıcılar arasında imzalanan resmi bir sözleşme ile verilmektedir. Bu sitede, kişisel yorumlar da bulunabilir.
Bu blog, altyapısı Google tarafından sağlanan Blogger hizmetinden faydalanmaktadır.

Back to TOP