Faizler daha düşecek mi yoksa çıkacak mı?
28 Ağustos 2009 Cuma
Bazıları bas bas bağırıyor, Aman ha! Dikkat edin. Daha krizin bitip bitmediğini tam olarak bilmiyoruz. Evet dünya ekonomilerinde bir rahatlama var. Ama bu rahatlama sadece yaz rehaveti de olabilir. Yani ekonomik kriz daha bitmemiş olabilir. Önlemi elden bırakmayın; tedbirli olun...
Ertuğ YAŞAR / REFERANS GAZETESİ
Halbuki son günlerde konuştuğum bankacı ve sanayici arkadaşların havası hiç de öyle değil. Bir kere bankacılar hemen her proje için artık sizi dinlemeye başladılar. Bundan üç ay öncesine kadar kredi istiy... dediğiniz anda Yok, yok. Şimdi konuşmanın zamanı değil diye sizi nazikçe tersleyen bankacılar değiştiler.
Hani krediler tam gaz açıldı; her isteyene istediği kadar kurumsal kredi veriliyor noktasında falan da değiliz. Ama ellerinde yeterince kaynak olan (likiditesi olan) bankacılar bu kaynakları satmak (plase etmek) için sağlam ve güvenli projeler arıyorlar. Eğer proje iyiyse ve bir de teminat varsa, bankaların bu dönemde kredi vermemesi için bir neden kalmamıştır.
Şimdi iş adamı dostlarımız hemen soracaklar: Ya faizi?
Tamam mal (kredi) var da fiyatı (faizi) ne?
İşte bakın konut kredilerinde faiz aylık yüzde 1,00'in altına indi (en az 60 aylık krediyi düşünerek yazdık). Masrafları ve bir de bileşik faizi de hesaplarsanız, yıllık yüzde 13 ya da yüzde 14'ü bulur. Kurumsal kredilerde, eğer kredibiliteniz yüksek ve teminatınız da sağlam ise, bu faiz oranlarının altını bulmak da olasıdır.
Ama hep anlatmaya çalıştığımız gibi, nominal faiz (enflasyondan arındırılmamış faiz) pek anlamlı değildir. Beklenen enflasyon oranını kredi faizinden düşersek daha anlamlı olan reel faiz oranını buluruz.
Enflasyon beklentisi yıllık yüzde 6 olsa, hâlâ en az yüzde 6 reel faiz var demektir. Eğer enflasyon yüzde 5'e doğru inerse, reel faiz daha da yüksek çıkacaktır; ki yüzde 6 reel faiz bile iş yapacak girişimciler için oldukça yüksektir (hangi işten her şey çıktıktan sonra %10 kazanç elde edersiniz ki yüzde 6 ya da yüzde 7 reel faiz ödeyesiniz!)
Bu faiz indiriminden en çok son iki yılda konut kredisi almış kişiler yararlanacak gibi gözüküyor. Bankacı arkadaşlarla yaptığım sohbetlerden anlıyorum ki, gazeteler bir haftadır konut kredi faizleri çok düştü gazını verdikçe son iki yılda konut ve tüketici kredisi alan hemen herkes bankalara koşmuş! Herkesin derdi kredinin faizini düşürmek; yani krediyi düşük faiz ile yeniden yapılandırmak...
Üzüldüm bankacı arkadaşlara. Buna Frenkler zero sum game (sonucu sıfır olan oyun) diyorlar. Yani A bankası kredi müşterisi kazanıyor; ama bu müşteri yeni bir müşteri değil, B bankasından gelen müşteri! Faiz düşünce müşteri B bankasındaki kredisini kapatmak için A bankasından kredi alıyor.
Günün sonunda toplam kredi stoku değişmiyor; ama bankaların kazandığı para (aldığı faiz) düşüyor (durum gerçekten böyle olursa buna minus sum game sonucu eksi olan oyun bile denebilir...)
Yine de kimseler yanlış yapmasın! Ekonomik kriz bitmedi, bitmedi, bitmedi. Evet, işlerde iyileşme var; olumlu gelişmeler var; toparlanma var; ama kriz hala bitmedi! Şu anda yaşanan iyimserlik, bizce Batı piyasalarında yaz tatilinin getirdiği rehavetinin sonucudur. Hele bakalım bir eylül ayı gelsin; ekim ayı görülsün. Piyasalar ne tarafa hareket edecek o zaman çok daha rahat göreceğiz.
(Bizce az bir olasılık olsa bile), unutmayın ki bazı ekonomistler hala çift dipli durgunluk senaryolarından sıkça söz ediyorlar. İnşallah olmaz demekle de ne yazık ki bazı şeyler engellenemiyor. O nedenle piyasaların ve faizlerin Eylül ayı sonunda iki yöne de sert hareket edebileceğini düşünerek kararları almakta yarar olur diye düşünüyoruz.
0 yorum:
Yorum Gönder
1-) Yorum yazarken imla kurallarına uyunuz ve küfür etmeyiniz.
2-) Yorum yazmak için, "Yorumlama Biçimi" bölümünden "Adı/URL" seçeneğine tıklayarak, adınızı ve URL (Varsa site adresinizi)'nizi yazınız ya da "Anonim" seçeneğine tıklayarak yorumunuzu "Adsız" olarak yazınız.
Yorumunuz için şimdiden teşekkür ederiz.