Mart 2010 - Borsa Tüyoları, Borsa Yorumları ve Borsa Haberleri

Altın Fiyatları Yeniden Coştu

8 Mart 2010 Pazartesi

Yatırımcıların, en gözde yatırım araçlarından bir tanesi olan altın, birkaç aylık durgunluk dönemini aşmış görünüyor. Altın fiyatları, yeniden artış eğilimine geçti. Özellikle, son birkaç günde yaşanan altın fiyatlarındaki artış, birçok takip edende şaşkınlığa yol açtı.

Kısa bir süre önce, yarım altın fiyatları 100 TL'ydi. Şimdi ise çeyrek altın fiyatları, bu rakama koşuyor. Altın piyasasında çeyrek altın fiyatları, 94 TL'ye kadar çıkmış durumda.

Uluslararası piyasalarda yaşanan altın yükselişlerinin etkilerini gördüğümüz belirtiliyor. Daha önce 1080 dolar olan altının ons fiyatı, şimdilerde 1140 dolara kadar çıkmış durumda. Özellikle 14 Şubat Sevgililer Günü'nden itibaren, altın fiyatlarında beklenmedik bir yükseliş söz konusu.

22 ayar bilezik fiyatları da 50,70'ten 56,50 liraya çıktı. Altın fiyatlarında yaşanan değer artışı devam ederse, 22 ayar bilezik fiyatlarının 60 liraya yakın konumlanma ihtimali var.

Halka Arz ve Faiz Yükselişi

İstanbul Menkul Kıymetler Borsası (İMKB) Başkanı Hüseyin Erkan, yaptığı açıklamalarla, son dönemdeki ekonomik gelişmeleri ve 2010 yılında beklenen borsa hareketlerini değerlendirdi.

Halka Arz: 2010 yılının halka arz yılı olacağının altını çizen Erkan, 2010 yılı içerisinde 4 ya da 5 firmanın halka arz edileceğini, 20-22 dolayında firmanın da "halka arz" başvurusu hazırlıkları içerisinde olduğunu söyledi. Halka arzların, özellikle ekonomiye büyük bir hareket getireceğini belirten İMKB Başkanı, "1990'lı yıllarda halka arz oldukça yaygındı. Yılda, ortalama 25 şirket halka arz ediliyordu. Bu durum 2001 krizi ile birlikte, ortalama 5'e kadar düştü. Bu sayıyı, yeniden 20'lerin üzerine çekmeliyiz." dedi.

Faiz Yükselişi: Faizlerle ilgili de birtakım bilgiler veren Hüseyin Erkan, İMKB'de faizlerin yavaş yavaş yükseleceğini söyledi. Enflasyonun tek haneli rakamlarda seyrettiğini ve bundan sonra istikrarlı bir büyüme tutturulacağını söyleyen Erkan, yatırımcıların faiz yükselişlerine karşı hazırlıklı olmaları gerektiğini vurguladı.

Borsada Şubat Ayı Satışları

Borsada Şubat ayı içerisindeki bazı yatırımlardan söz edeceğiz şimdi. Özellikle satış bazlı yatırımlarda, bir ayrıntı herkesin dikkatini çekmekte. Şubat ayı içerisinde, özellikle yabancı yatırımcılar, muazzam bir satış eğilimine geçtiler.

2010 Ocak ayında, 2 milyar 262 milyon dolarlık net alım yapan yabancı yatırımcılar, Şubat ayında ise tam tersi olarak satışlara ağırlık verdiler. Ulusal 100 Endeksi'nin neredeyse yüzde 10 oranında düştüğü Şubat ayında, yabancı yatırımcılar, 4 milyar 898 milyon dolarlık alım yaparlarken, satış rakamları ise alım rakamlarının çok üstüne çıktı: 5 milyar 271 milyon dolar.

Gelelim hisse senetlerine. Şubat ayı içerisinde bol bol satış yapan yabancı borsa analistleri, en çok hangi hisse senedi ile ilgilendi dersiniz? Bu sorunun cevabı, Türkiye'nin en büyük finans kulelerinde gizli: İşbankası C.

Yabancıların bir diğer favori hisse senedi ise, bu yıl halka açılışı ile büyük ses getiren Koza Altın oldu.

İşsizlik ABD'de Düşüş Eğiliminde

7 Mart 2010 Pazar

ABD Çalışma Bakanlığı, işsizlik ile alakalı bir açıklama yaptı. Buna göre, özellikle tarım dışı istihdam konusunda işsizliğin gerilediği belirtildi. Bu gerileme rakamlarına gelince; ABD Çalışma Bakanlığı'na göre önceki sene tarım dışı istihdam 36 bin kişi kadar geriledi.

Açıklanan raporda, Şubat ayı işsizlik oranları da açıklandı. Buna göre, ABD'de Şubat 2010 işsizlik oranı, yüzde 9,7 oranında oldu. Daha önce tahmin edilen rakamlarda ise Şubat ayı işsizlik oranı yüzde 9,8 oranında bekleniyordu.

Aynı açıklamada, kış koşullarının istihdamı etkilediğini; ancak bu koşulların ekonomiyi olumsuz yönde etkilemediği belirtildi.

ABD'de saatlik ücretlerde de artış yaşandı. 18,90'dan 18,93'e çıkan saat başı ücretler, Avrupa ülkelerinden sonra oldukça cazip görünüyor.

Galatasaray Hisseleri Yerle Yeksan

Hafta içi yapılan açıklamalar ile Galatasaray Sportif ile Galatasaray Futbol A.Ş'nin birleşme ihtimalinden söz edilmişti. Bu haber ile birlikte, özellikle borsada işlem gören Galatasaray hisseleri, yüzde 17'den fazla bir oranla artış gösterdi. Dün ise işlem gören Galatasaray hisseleri, yatırımcılara bir sürpriz yaptı ve yüzde 16,28 oranında bir düşüş yaşadı. Bu düşüş ile birlikte, borsa yatırımcıları, Galatasaray Sportif hisseleri için "yerle yeksan" tanımlamasını yaptı.

Şimdi yatırımcılar ve ekonomistler, hisse senetlerinin neden bir anda düştüğünü araştırıyor. Konu ile ilgili deneyimi bulunan tecrübeli ekonomistler, Sermaye Piyasası Kurulu'nun "netleştirme" kararının borsa rakamlarının altında kalacağı korkusunun Galatasaray Sportif hisselerinin düşüşüne yol açtığı görüşündeler. Bu korku, o kadar büyük ki, 7 günde kazanılan değer, 1 günde yok oldu.

Bu arada Galatasaray, iki şirketin birleşmesi nedeniyle, toplam 5 bankadan 70 milyon doları aşan kredi çekmişti.

Ayrıca, Galatasaray kulübü, spekülatörlere karşı da yatırımcıları uyardı.

Ekonomi Çoktü; Halk Sokaklarda!

6 Mart 2010 Cumartesi

Haberimiz Yunanistan'dan. Yunanistan'da bir süredir gelişen ekonomik çöküşleri, takip edenler bilir. Bu ekonomik bunalımdan çıkmak için, Papandreu hükümeti, çeşitli kemer sıkma politikalarını yürürlüğe koyuyor. Bu politikalar içerisinde, kamu çalışanlarının maaşının yüzde 8 oranında düşürülmesi de var.

Yunanistan'da yaşanan bu ekonomik çöküşü, Yunanistan halkı grevlerle ve sokak eylemleri ile protesto ediyor. Bir mühlet önce Yunanistan borsası önünde eylemler düzenleyerek borsa çalışanlarını borsa binasına sokmak istemeyen eylemciler, bu sefer de ülke çapında bir grev örgütledi. Grevin olduğu gün, ülkenin dört bir yanında eylemler düzenlenerek, hükümetin almakta olduğu ekonomik önlemler protesto edildi. Düzenlenen protestolarda, Yunanistanlı göstericiler ile polis arasında çatışma çıktı. Yunan polisi, eylemcilere çok sert davranarak yüzlerce kişiyi gözaltına aldı.

Bu arada ekonomik önlemlerden birisi olan "zam paketi" de uygulamaya koyuldu. Buna göre, daha önce 87 cent'ten satılan benzin, 1,5 Euro'ya fırladı. Yani neredeyse, %100 oranında zamn geldi.

Bu arada Yunanistan medyası ile Alman medyası arasında da içten bir çatışma yaşanıyor. Yunan ve Alman gazeteler, günlük manşetleri ile birbirlerine göndermeler yapıyor.

Ekonomik Genişleme Devam Ediyor

Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü, bir açıklama yaparak dünyadaki son ekenomik durumu tahlil etti. Sanılanın aksine ekonomik kalkınma devam ediyor ve kalkınmadaki ivmeye göre, söz konusu büyümenin devam edeceği tahmin ediliyor.

OECD, özellikle G-8 ülkelerine değindi. Bu değinmede, G-8 ülkelerinin borsalarındaki gelişmelerin olumlu olduğu, ekonomik büyümenin devam edebileceğine vurgu yapıldı.

Özel olarak Hindistan ve Brezilya'ya değinen Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü, bu iki ülkedeki ekonomik göstergelerin olumlu olmadığını belirtti.

Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü, hala "gelişmekte olan ülkeler" olarak tanımladığı Çin ve Rusya'da da büyümenin devam ettiğini, bu ülkelerdeki borsa haberleri için "umut verici" tanımlamasının yapılabileceğine vurgu yaptı.

Zigetvar Ekonomisi İflas Etti

Trabzon'un kardeş şehri Zigetvar, iflas etmenin eşiğinde.

Zigetvar Belediyesi, 15 milyon dolarlık borcunu ödeyemez durumda.

Kanuni Sultan Süleyman'ın öldüğü şehir olması nedeniyle Trabzon'un kardeş şehir olarak seçtiği Zigetvar, Macaristan'ın güney batı kesiminde bulunuyor. Geçen yıl vefat eden Zigetvar Belediye Başkanı Jozsef Paizs ile birlikte, söz konusu 15 milyon dolarlık borç açığa çıktı, şimdi bu borcun nasıl ödeneceği konuşuluyor.

Ödenemeyen borçlar nedeniyle, Zigetvar Belediyesi'nin iflas açıklaması bekleniyor.

Bütün ekonomistler, Zigetvar'daki ekonomik durum açısından "bekle-gör" taktiği uyguluyor.

Haftalık Borsa Tüyoları Değerlendirmemiz

2 Mart günü, "Borsa ile ilgili birkaç tüyo" başlıklı bir yazı yazmıştık ve hafta ile ilgili birtakım borsa tüyoları vermek istemiştik. Şimdi, söz konusu haftanın sonundayız. Bakalım verdiğimiz tüyoların ne kadarı tutmuş, başarı oranımız nedir...

Söz konusu yazımızda, "Borsa, bu hafta yükselecektir, yükselecektir, yükselecektir." diye bir ifade kullanmışız. Borsanın önceki hafta yaşanan düşüşün ardından, bu hafta yükseleceğini tahmin etmişiz. Önceki hafta yaşanan darbe tartışmaları nedeniyle düşen borsanın, bu hafta yerini yükselişe bırakacağını, verdiğimiz bu bilginin de "borsa tüyosu" niteliğinde olduğunu söylemiştik.

Aynı yazımızda, "Borsa, geçen hafta kaybettiklerini, bu hafta almak isteyecektir." demiştik. Öyle de oldu. İstanbul Menkul Kıymetler Borsası, bu haftanın 4 günü yükseliş yaşadı. Özellikle pazartesi günü 1.478 puanlık bir artış söz konusuydu. Haftanın 5 iş günü içerisinde, sadece perşembe günü ufak bir düşüş yaşayan borsa, bu günün dışında her gün, sürekli olarak arttı.

Haftanın son iş günü olan cuma da borsa önemli ölçüde yükseldi. Öyle ki, bu yükseliş pazartesi günü seviyelerinde gerçekleşti. İMKB, 1.184 puan yükseldi.

Bileşik 100 Endeksi, 26 Şubat 2010 günü, 48 bin 739 puandan kapattı. Ve bu haftayı ise, tahminlerimiz doğrultusunda 52 bin 625 puandan kapatıyor.

Borsa, 3.886 puanlık bir artış yaşadı geride bıraktığımız haftada.

Kısacası, ciddi olarak verdiğimiz ilk borsa tüyosunun altından başarı ile kalkmış bulunuyoruz. Hafta boyunca yükseliş olacağı tüyomuz, gerçeğe dönüştü.

Bizi takip etmeye devam edin.

Apple'dan 40 Milyar Dolar Tartışması

5 Mart 2010 Cuma

Bu haberimiz biraz garip. Dünyanın en büyük bilişim şirketlerinden birisi olan Apple, 40 milyar doları ne yapacağını bilmiyor.

Apple Şirketi Patronu Steve Jobs, şirket hissedarları ile bir toplantı düzenledi. Yaptığı toplantıda, Apple'ın 40 milyar doları olduğunu söyleyen Jobs, bu parayı ne yapacağını bilmediğini de sözlerine ekledi. Şirket hissedarları ise bu paranın mutlaka değerlendirilmesi gerektiğini savunuyorlar.

Büyüdüklerini, ancak bu büyümenin baştan savma değil kontrollü olduğunu söyleyen Jobs, bir şirket almak gibi fikirlerinin henüz olmadığını; olsa dahi, bu fikrin kontrollü olarak gerçekleştirilmesi gerektiğini vurguladı.

Apple, herhangi bir firmayı almak istese dahi, borç yapmayacak. Kendi hisseleri ve Jobs'un da bahsettiği 40 milyar dolar, Apple'ın satın alma güçlerini arttırdı.

Anheuser-Busch InBev, Kriz Dinlemedi!

"Bira" deyince aklımıza hangi marka geliyor? Türkiye'de yaşadığımız için "Efes Pilsen"; ancak dünyada durum daha farklı tabii. Özellikle Avrupa ülkelerinde, bira deyince, akla en başta Anheuser-Busch InBev markası geliyor. Anheuser-Busch InBev, dünyanın en büyük bira üreticisi.

Anheuser-Busch InBev, Belçikalı bir firma.

Anheuser-Busch InBev, yaptığı açıklama ile 2009 yılında kar ettiğini açıkladı. Hem de bu kar, öyle böyle değil. Krize rağmen kar açıklayan Anheuser-Busch InBev, akıllara türlü esprileri de getirdi. "İnsanlar, kriz derdinden bira içiyordur." diyenler çoğunlukta.

Şirket, yine de krizde satışların düştüğü açıklamasını yaptı. Buna rağmen, 2009'un 4. çeyreğinde açıklanan kar miktarı, 1,28 milyar dolar. Aynı firmanın, geçen seneki aynı döneminde ettiği karı duyunca kulaklarınıza inanamayacaksınız: "Sadece 28 milyon dolar"

Anheuser-Busch InBev, 2009 toplam karını ise 4,6 milyar dolar olarak açıkladı.

Ziraat Bankası'ndan Yüzyılın Karı

Ziraat Bankası, gün içerisinde bir açıklama yaparak, 2009 yılındaki kar-zarar durumunu basına sundu.

Ziraat Bankası Genel Müdürü Can Akın Çağlar'ın yaptığı açıklamada, 2009 yılının Ziraat Bankası için "altın yıl" olduğu belirtilirken, net olarak 3 milyar 511 milyon TL kar edildiği ifade edildi. Bu rakam aynı zamanda, 2009 yılında Türkiye'de faaliyet gösteren bankalar içerisinde, en yüksek kar açıklaması olma özelliğini de taşıyor.

Son 6 yıldır, kendi sektöründe hiç kimseye liderliği bırakmayan Ziraat Bankası, 2003 yılında ise 2. banka konumundaydı.

Ziraat Bankası Genel Müdürü Can Akın Çağlar, 2009 yılı kar rakamları için "yüzyılın karı" tanımlamasını yaptı.

Özellikle 2008'de vuku bulan global kriz, birçok bankanın kar edememesine neden olmuştu. 2009'da ise kısmi toparlanmalar olmuştu. Ziraat Bankası'nın bu kar açıklaması, bu yönüyle de oldukça uç noktalarda.

Ekonomik Krizden Çıkmanın Yolu Bu mu?

Yunanistan, yaklaşık 1 aydır, büyük bir borç krizinin içerisinde. Avrupa Birliği ülkeleri sürekli toplanarak, bu krizin aşılması için öneriler sunuyor. Yunanistan Başbakanı Yorgo Papandreu ise, bu toplantıların ve önerilerin samimi olmadığını sürekli söylüyordu. Yorgo Papandreu'nun bu söylemini haklı çıkaracak bir gelişme oldu.

Almanya'da iktidarda bulunan Hristiyan Demokrat Birlik, Yunanistan'a öyle bir teklifte bulundu ki; tüm ekonomi ve iş çevreleri şaştı kaldı. Hristiyan Demokrat Birliği'ne göre, Yunanistan bu borç krizinden çıkmak için, ellerinde bulunan adalarını satmalı. Özellikle, kimsenin yaşamadığı adaları satmanın, Yunanistan açısından faydalı olabileceğini söyleyen birlik üyeleri, ne kadar uç düşündüklerini de bir anlamda dünyaya ispatlamış oldular.

Avrupa Birliği ülkeleri, Yunanistan'a duydukları güveni yitirmiş durumdalar. Birçok ülke, Yunanistan'a yapılacak ekonomik yardımın, kendi ekonomilerine zarar vereceğini düşünüyor.

Yunanistan ise adaları satmak önerisi bir yana, Avrupa Birliği'nin kendisine yardım etmemesinden şikayetçi.

Borsa Bu Kez Geriledi

4 Mart 2010 Perşembe

Önceki 3 gün boyunca, sürekli yükselen İstanbul Menkul Kıymetler Borsası, bugünü düşüş ile kapattı. Önemli ölçütlerde olmasa da belirli bir ölçüde gerileyen borsa, dünkü yükselmenin telafisini yapmış oldu.

Pazartesi, 1.500 puan kadar yükselen borsa, bu hafta için hepimize fikir vermişti. O gün yayımladığımız haftalık borsa tüyosu yazımızda, bu hafta borsanın yükselmeye devam edebileceğinden; önceki hafta yaşanan düşüşlerin, bu hafta yükseliş ile telafi edileceğinden bahsetmiştik. Nitekim tahminlerimizi, sonraki iki gün de ispatlamış oldu. Borsa, salı ve çarşamba günleri de artış yaşadı.

Bugün ise, borsa 258 puan geriledi. Bu gerileme ile birlikte, İstanbul Menkul Kıymetler Borsası Bileşik 100 Endeksi, günü 51 bin 440 puandan kapattı.

Yarın, yani cuma günü, borsanın yine yatay bir seyir izlemesini öngörüyoruz. Bu yataylığın, pozitif yönde ilerlemesi, kuvvetle muhtemel görünüyor.

Hisse senetleri de, yüzde 0,50 oranında geriledi.

İki Otomobil Devi Birleşebilir

Peugeot ve Mitsubishi, Türkiye'de de satışı olan, dünyanın en büyük otomobil üreticileri arasındalar. Bu iki devin birleşme ihtimali, bir süredir konuşuluyor. Yaklaşık bir yıldır devam eden görüşmeler, hala devam ediyor.

Dün yayımlanan bazı haberlerde, Peugeot ile Mitsubishi'nin birleşmeme kararı aldıkları söylense de; durum hiç de sanıldığı gibi değil. Öyle ki, artık bu birleşme konusu, bazı borsa yorumcuları ve ekonomistlere göre kaçınılmaz.

Zaten iş birliği içerisinde olan bu 2 büyük markanın, birleşmeleri için önlerinde bir engel bulunmuyor.Birisi Fransız, diğeri ise Japon olan bu markalar, özellikle otomobil ve küçük taşıtlar kategorisi üretiminde, dünyada büyük bir paya sahip.

Birleşmeye elverişli koşullar içerisinde olan bu iki firmanın ne zaman resmi olarak anlaştıklarını duyurabilecekleri ise sadece tahminlerle sınırlı.

Ekonomik problemlerin hala devam ettiği dünya piyasalarında, bu birleşmenin büyük bir heyecan yaratabileceği konuşulmakta.

Avustralya Büyüyor Venezuela Daralıyor

Birbirlerine oldukça uzak olan 2 ülkenin ekonomilerinden bahsedeceğiz size. Bir tanesi Avustralya, diğeri ise Latin Amerika'nın ABD'ye kafa tutan ülkesi Venezuela. Bu iki ülkenin kısa kısa ekonomilerine ve son dönemdeki gelişimlerine bir gçz atalım. İlk adresimiz Avustralya.

Avustralya, geçen yılın Ekim-Aralık periyodunda, bir önceki 3 aylık periyoda göre, yüzde 0,9 oranında büyüdü. Bu oran, son 2 yılın da Avustralya açısından en yüksek büyüme oranını ifade ediyor. Avustralya'daki büyümelerin sebebi olarak, Çin ile olan ihracat ilişkileri ve Avustralya hükümetinin ekonmik gelişim için teşvik paketleri gösteriliyor.

Venezuela ise Avustralya'nın tersine büyük bir düşüş içerisinde. Venezuela, geçen çeyrekte, yüzde 5,8 oranında küçüldü. 2009 yılının istatistiğine bakarsak, toplamda yüzde 3,3 oranında bir küçülme karşımıza çıkıyor. Venezuela'nın ihracat gelirlerinde aslan payı petrole ait. Öyle ki, ihracat içerisinde petrolün oranı yüzde 94 civarında. Yine de uzmanlara göre, Venezuela ekonomisi, kendi kategorisindeki birçok ülkeye göre daha avantajlı durumda.

Ekonomik Toparlanma Başladı mı?

G-20 ülkeleri -ki içerisinde Türkiye de var- ekonomik toparlanmanın başladığını, hatta bu toparlanmanın beklenenden de güçlü olduğunu, bir rapor ile ortaya koydu. Bu belirlemede, özellikle geçen seneki büyüme oranları ile bu seneki büyüme oranlarının karşılaştırılması, belirleyici oldu.

G-20 ülkelerinin hazırladığı rapora göre, ekonomik toparlanmaya, özellikle Uzakdoğu ve Latin Amerika ülkeleri öncülük ediyor. Aynı raporda, bu yılki ortalama büyümenin yüzde 4,5 olacağı tahmin ediliyor.

Raporda, henüz gelişmemiş ya da gelişmekte olan ülkelerdeki ekonomik toparlanma ve büyüme, gelişmiş ülkelere göre daha hızlı gerçekleşiyor. Gelişmekte olan ülkelerdeki ekonomik toparlanmanın devam edeceği ve bu toparlanmanın uzun cadeli olacağı da yine konuşulanlar arasında.

Aynı raporda, siyasi liderlere de seslenildi. Kriz yaşayan ülkelerde, özellikle siyasi liderlere büyük iş düştüğü belirtilerek, bu tip krizlerde çıkış yollarına yönelik adımların hızla atılması gerektiği söyleniyor.

Borsadan Yeni Yükselişler

İstanbul Menkul Kıymetler Borsası, tahminlerimiz doğrultusunda yükselmeye devam ediyor. Pazartesi ve Salı günü olduğu gibi, Çarşamba günü de yükselen İMKB, önceki hafta kaybedilen puanları geri alıyor.

Borsa, pazartesi günü yaklaşık 1.500, dün de 292 puanlık bir artış yaşamıştı. Çarşamba günü de borsa beklenildiği gibi yükselmeye devam etti. Bu yükseliş, her ne kadar keskin bir yükseliş olmasa da, yatırımcılara moral verdi.

Pazartesi günü, borsa tüyosu vermiştik ve İstanbul Menkul Kıymetler Borsası Bileşik 100 Endeksi'nin hafta boyunca pozitif bir seyir izleyebileceğini söylemiştik. Bu tahminimiz, haftanın ilk 3 iş günü için tutmuş durumda. Perşembe ve Cuma günü de aynı yükseliş devam ederse, 5'te 5 yapmış olacağız ve kendimizi tam başarılı sayacağız.

Gelelim çarşamba günkü yükselişin ayrıntılarını vermeye. Borsa, çarşamba günü, 222 puanlık bir yükseliş gösterdi. Bu yükseliş ile birlikte, Ulusal 100 endeksi, günü 51 bin 699 puandan kapattı.

Hisse senetleri, günlük bazda, yüzde 0,43 oranında değer kazandı.

Emekli Maaşları Bile Ödenemeyebilir

3 Mart 2010 Çarşamba

Yunanistan, yaşadığı ekonomik krizlerin bedelini ödemeye başladı. Bu bedellere en büyük örnek, emekli maaşları ile ilgili. Yunanistan Başbakanı Yorgo Papandreu, ekonomik önlemlerden dem vurarak, alınması gereken önlemler alınmadığı takdirde, emekli maaşlarının ödenmesinde problemler olabileceğini ya da emekli maaşlarının ödenemeyeceğini söyledi.

Papandreu, kamu çalışanlarının kemerlerini sıkmak zorunda olduklarını, bu ekonomik krizinin; ancak bu şekilde üstesinden gelinebileceğini belirtti. Ayrıca, bu ekonomik darboğazdan çıkmak için, Yunan ekonomistlerin yardımıyla, bazı önlemler alınabileceğini, borsanın rahatlaması için bu önlemlerin şart olduğu belirtildi.

Yunanistan Başbakanı Yorgo Papandreu, bu açıklamalarını PASOK toplantısı sonrasında yaptı.

Dolar ile Euro Paritesi Eşitlenir mi?

Dün yayımladığımız bir haberde, George Soros'un da katıldığı bir toplantıda, Euro'daki büyük düşüşün konuşulduğu ve Euro ile Dolar paritesinin eşitlenmesi ihtimali üzerinde durulduğunu yazmıştık. Artık bu ihtimal, iyiden iyiye dillerde dolanmaya başladı. Çünkü, söz konusu yemekte, Euro'nun kuyusunun kazıldığı bildirilmekte.

Yatırımcılar ve ekonomi haberlerini iyi takip edenler bilecektir; Euro, uzun süreden beri, sürekli olarak düşüyor. Bu düşüş öyle bir hal aldı ki, Euro/Dolar paritesi, 1,51'lerden 1,35'lere kadar inmiş durumda. Euro ile Dolar paritesinin 1'e doğru seyir alma ihtimali artık konuşuluyor çünkü Euro'daki değer kaybı, korkulacak seviyelerde.

Bu vakitten sonra, Euro'nun yeniden değer kazanıp, dolar ile arasındaki farkı açması çok zor gibi görünüyor. Zaten bunalımda olan bir Euro bölgesi var. Bu bölgeye bile hakim olamayan Avrupa ülkelerinin, yeterli yatırım ile Euro'yu eski seviyelerine götürmesine, imkansız gözüyle bakılıyor.

Belki, Dolar ile Euro arasında bir eşitlenmeyi düşünmek, şimdiki süreçte çok uç görünüyor olabilir. Hatta kısa dönemde 1,25'lerin de altına inebilecek bir parite süpriz olur; fakat bilinen bir gerçek var ki, o da Euro'da ciddi bir toparlanmanın neredeyse imkansız olduğu.

Dünkü Yükseliş Bugün Devam Edebilir

Borsada, önceki hafta genellikle düşüş seyri izlenmişti. Bu hafta ise durumlar biraz daha farklı, dünkü borsa tüyosu yazımızda da belirttiğimiz üzere, İMKB Ulusal 100 Endeksi'nin bu hafta boyunca yükselişinin beklenebileceğini, geçen hafta yaşanan düşüşün bu hafta dengeleneceğini söylemiştik.

Dün yazdığımız bu tahminimiz, doğru çıkıyor gibi. Dünkü yazımızın hemen 3 saat sonrasında açılan borsa, günü yine yükseliş ile kapattı. Bu seferki yükseliş, bir önceki yaklaşık 1.500 rakamlık yükseliş kadar değildi; ancak yine de hatrı sayılır bir yükselişti.

İstanbul Menkul Kıymetler Borsası, dünkü seanslarda, toplamda 292 puanlık bir artış yaşadı. Bu artış ile birlikte, önceki gün 51 bin 183 puandan kapanan borsa, yeni günü 51 bin 476 puandan kapatmış oldu.

İçinde bulunduğumuz gün günde de bir yükseliş söz konusu olabilir. Şu an saat 12.00'ı gösteriyor. Özellikle 2. seans, belirleyici rol oynayacak.

Bu arada dünkü yükseliş ile birlikte, hisse senetlerindeki değer kazanımı da yüzde 0,57 oranında gerçekleşti.

Warren Buffet: Borsa Artık Kazandırmıyor

Bu iddia, ABD'li yatırımcı Warren Buffet'a ait.

Warren Buffet, yaptığı açıklama ile, borsaların artık eskisi gibi çok kazandırmadığını; kazandırsa dahi, şu an görünen tabloya göre, yatırımcılar arasında eski cazibesinde olmadığını söyledi.

Amerika Birleşik Devletleri'nin en büyük yatırımcıları arasında gösterilen Buffet, ABD ekonomisi ve ABD borsası hakkında da birtakım açıklamalarda bulundu. Son dönemde yaşanan iyileştirmelerin, ekonomiye iyi geldiğini söyleyen Buffet, özellikle bazı yan sektörlerde büyük bir sıçrama olduğunu ancak Dow Jones ve benzeri borsalarda yaşanan yükselişin kontrollü ve yavaş olduğunu belirtti.

Özellikle Obama hükümetinin ekonomik yardımlarının, birçok yatırımcıya ilaç gibi geldiğini ve bu yatırımların hızla devam etmesi gerektiğini söyleyen Buffet, Amerikan ekonomisinin Dünya ekonomisinin de kalbi olduğunu söyleyerek, bu konu üzerinde eğilinmesi gerektiğini ısrarla vurguladı.

Geçen yıl borsalarda yaşanan sıçramanın, bu yıl devam etmediğini söyleyen Buffet, tahvillerin de artık cazip olmadığını belirtti.

HSBC'nin 2009 Yılı Kar Açıklaması

Dünyanın en büyük bankalarından birisi olan HSBC, 2009 yılı verilerini açıkladı. Bu verilerde oldukça çarpıcı rakamlar var. Geçelim bu rakamlara.

Öncelikle HSBC'nin 2009 yılındaki kar-zarar durumuna bir göz atalım. Yapılan açıklamaya göre, HSBC 2009 yılında 5,8 milyar dolar kar etti. HSBC'nin vergi öncesi karı, 7,1 milyar dolar idi. Vergi ile birlikte, bu rakam 5,8'e milyar dolara inmiş oldu.

Geçen sene, HSBC, toplam gelir açısından, bir önceki yıla oranla yüzde 8 oranında artış gösterdi. Toplam geliri, 2009 yılında 72,4 milyar dolar oldu HSBC'nin.

HSBC, Kuzey Amerika ülkeleri hariç, dünyanın her kıtasında ve bölgesinde, kararlı büyümesine devam etti. ABD'de alınan ekonomik önlemler, HSBC'nin bir miktar da olsa küçülmesine yol açtı. Tabii bu durum, sadece ABD için geçerli.

HSBC tarafından yapılan açıklamada, Türkiye'deki HSBC'nin de başarılarına değinildi. 2009 yılında, özellikle işsizliğin artması ve ekonomik problemlerdeki yükseliş ile mücadele eden Türkiye'de HSBC'nin yükselmesinin, kendileri açısından gurur verici olduğu belirtildi.

Euro'nun Katili George Soros mu?

Euro, özellikle son aylarda (2 ay) bir düşüş içerisinde. Avrupa borsalarında yaşanan düşüş, Euro'ya da yansımış durumda.

Başta Yunanistan olmak üzere, birçok Avrupa ülkesinde borç krizleri yaşanmıştı. Bu krizlerle birlikte, özellikle Euro bölgesi, birçok yatırımcının gözünden düşmüştü. Euro, birçok ülkede -özellikle de sanayisi gelişmiş ülkelerde- değer kaybetmiş, Amerikan Doları karşısında düşüşe geçmişti.

ABD ve İngiliz gazeteleri, Euro ile ilgili çok tartışılan bir iddia attı ortaya. 8 Şubat'ta, dünyanın önde gelen ekonomistlerin bir toplantı yaptığı ve Euro'nun son durumunu konuştuğu bilgisini veren gazeteciler, George Soros'un da katıldığı bu toplantıda, Euro/Dolar paritesinin 1'e inme olasılığı üzerinde durulduğunu yazdı.

George Soros, 1992 yılı ortalarında İngiltere Sterlini ile ilgili yine bir iddia atmıştı. Bu iddiası üzerine borsada keskin hareketler yaşanmıştı ve dövizdeki sert tepkiler nedeniyle İngiltere Merkez Bankası yıkılmıştı.

Altın Yerine Altın Fonu Alın!

2 Mart 2010 Salı

Her zaman yatırımcılar için kar getiren bir araç olarak görülen altın ile ilgili, bu sefer alışılmadık uyarılar geldi. Yatırım uzmanları, önümüzdeki süreci değerlendirdi. Altın açısından değerlendirilen süreçte, özellikle önümüzdeki 3-5 ayın değerlendirilmesi yapıldı. Bu değerlendirmeye göre, sürekli kar getiren bir araç gibi görünen altında, önümüzdeki aylar içerisinde bir yükselişin olması süpriz olur. Genellikle durağan bir seyir izlemesi beklenen altın fiyatlarının, yükselme ihtimaline karşı düşme ihtimalinin daha fazla olduğu belirtildi.

Borsayı takip eden ve yatırım araçları ile meşgul olan ekonomistler, paranın nereye yatırılacağı hususunu inceleyedursun, altının son aylardaki seyri, gelecek için de fikir edinmemizi sağlayacak cinsten. 900 dolarlardan bin 200 dolarlara kadar çıkan altının ons fiyatının, bundan sonraki süreçte de bu şekilde hızlı bir yükseliş yaşaması neredeyse imkansız.

Bu uyarıların ardından, tecrübeli yatırımcılar, oluşturulabilecek bir portföyde, altına ancak yüzde 10 yer ayrılması gerektiğini söylüyor.

Bu arada altın fiyatları, 1.123 dolar seviyelerinde salınmakta.

Borsa ile İlgili Birkaç Tüyo

Açıkça bir tüyo vermek istiyorum size, borsanın seyri ile ilgili. Dünkü 1.478 puanlık artışı, takip edenler bilir. Bu artış, hafta içerisindeki seyrin de bir habercisi niteliğinde. Borsa, bu hafta yükselecektir, yükselecektir, yükselecektir.

Sitemizin adı borsa tüyoları olsa da, genellikle borsa tüyosu vermekten kaçındık. Çünkü, elde kesin bir bilgi olmadan verilebilecek her tüyonun, en nihayetinde bir tahmin olduğunu biliyorduk ve tahminlerin tutma olasılığı kadar tutmama olasılığının da her zaman varlığından haberdardık. Bu tavrımız, borsa tüyosu vermekteki çekingenliğimizin de en büyük sebebi.

Bugün ise bir miktar tüyo vermeyi uygun görüyorum. Kişisel tahminlerimdir, bu yanılabileceğimi göz önünde bulundurun.

İstanbul Menkul Kıymetler Borsası, 1 Mart 2010'da, önceki haftaya nispet yaparcasına bir yükseliş yaşadı. 1.478 puanlık yükseliş ile birlikte, hisse senetleri toplamda yüzde 2,97 oranında değer kazandı. Bu kazanım, 1-5 Mart haftasının genel doğrultusunun da ilk ipucu niteliğindeydi.

Borsa, geçen hafta kaybettiklerini, bu hafta almak isteyecektir. Önceki hafta içerisinde özellikle de darbe iddialarıyla birlikte gerilen ortamda, borsa da tutunamamıştı ve sürekli olarak düşmüştü. Sadece önceki hafta, borsadaki düşüş, yüzde 8'lere varmıştı. 53 binden, 49 binlere bir düşüş söz konusuydu.

Bu hafta ise durum tam tersi olacak gibi. Önceki haftada yaşanan düşüşün, bu hafta telafisi olacak gibi. 1 Mart'ta yaşanan yükseliş de bunun en büyük habercisi niteliğinde.

Dünkü yükseliş ile birlikte, İstanbul Menkul Kıymetler Borsası 100 Endeksi, günü 51 bin 183 puandan kapattı.

Parayı Ne Yapmalı, Nereye Yatırmalı?

Ekonomiyi yakından takip edenlere, milyon dolarlık portföylere yön verenlere, tecrübeli yatırımcılara ve ünlü ekonomistlere sorduk; güncel ekonomik gelişmelere göre, paramızı nereye yatırabileceğimizin cevabını aradık.

Euro; bu sıralar, paramızı değerlendirmek için, güvenli bir yatırım aracı değil. Euro'nun güvenli olarak sayılmamasının sebebi, Euro bölgesinde yaşanan olumsuz gelişmeler. Özellikle Yunanistan, İspanya ve Portekiz'in içerisinde bulunduğu ekonomik kriz, Euro'ya olan güveni sarsar nitelikte.

Borsa; kısa dönem için konuşacak olursak, son günlerde yaşanan düşüşün bir mühlet daha devam edebileceğini varsayabiliriz. Önümüzdeki aylarda temennü getirebilecek hisse senetlerine yönelmek, faydalı olabilir. Borsa, hala çok kazandıran bir yatırım aracı.

Dolar; Euro yerine tercih edilebilir bir döviz çeşidi. Yıl sonu için, 1,60 - 1,65 bandını görebiliriz. Özellikle, kısa dönemde yaşanabilecek önemli gelişmeler de doların keskin hareket etmesine neden olabilir. Yıl sonunu görmeden de 1,60'ları görebiliriz; ancak bu durum, kesinlikle kısa sürecektir.

Borsalara Moral Veren Haber

1 Mart 2010 Pazartesi

Amerika Birleşik Devletleri'nin en büyük ekonomi gazetelerinden birisi olan The Wall Street Journal gazetesinin bir haberi, tüm borsalarda rahatlamaya yol açtı, birçok ülke borsası, moral kazandı. Gelelim haberin ayrıntılarına...

Ekonomiyi yakından takip edenler bilir; Yunanistan, yaklaşık 1 ay önce, bir borç krizinde olduğunu tüm dünyaya duyurmuş, Yunanistan ile ilgili açıklanan rakamlar, tüm dünya borsalarında paniğe sebep olmuştu. Birçok borsa, Yunanistan ile ilgili gelişmeler nedeniyle, negatif bir seyir izlemişti, bu olumsuzluk, neredeyse tüm ülkelerin borsalarına yansımıştı. Yunanistan haberinin içselleştirilmesinden sonra, Yunanistan'ın bu krizden nasıl kurtarılabileceği tartışılmış, Avrupa Birliği ülkeleri, toplantı üzerine toplantı yaparak Yunanistan'a destek aramıştı.

Yapılan mali toplantıların birçoğu sonuçsuz kalmış, Yunanistan Başbakanı da, Yunanistan'ın yalnız bırakıldığından dert yanmıştı.

İşte bu borsa haberlerinden sonra, bugün borsalara moral veren haberi The Wall Street Journal gazetesi verdi. Almanya ve Fransa hükümetlerinin öncülüğünde hazırlanan bir paketten bahseden The Wall Street Journal, bu paket ile birlikte Yunanistan'ı krizden kurtarmak amaçlanacağını yazdı.

Tam olarak netleşmeyen bu paket ile birlikte Yunanistan ekonomisinin rahatlayacağı konuşulmakta. Tabii bu haber tüm dünya borsalarında pozitif etki yarattı.

Yunan ekonomistler, Cuma gününe kadar son kararların alınıp uygulamaya geçilmesini umuyorlar.

Kaydol: Kayıtlar (Atom)

Borsa-Tuyolari.Blogspot.Com

Back to TOP