Borsa, ciddi bir düşüş yaşadı

31 Ekim 2009 Cumartesi

Borsa bugün ABD'den gelen haberlerle, özellikle ikinci seansta çok büyük düşüş yaşadı. İlk seansta olumlu seyreden ve uç hareketlere kapalı olan borsa, ikinci seansta durgunluğun yeini sert düşüşe bıraktı.

İMKB 100 Endeksi, 3.92 oranında düşerek 47.042 puandan günü kapattı.

Önümüzdeki hafta borsadaki bu sert hareketlerin yerini, yine yatay hareketlerin alması bekleniyor.

Read more...

Avro Bölgesi enflasyonu eksilerde

AB'de ortak para kullanan 16 ülkenin dahil olduğu Avro Bölgesi tarihinde ilk kez, Haziran ayında eksiye inen enflasyon, yüzde -0,1'le Ekim ayında da artıya çıkamadı.

AB istatistik kurumu Eurostat'ın verilerine göre, Haziran'da eksiye indikten sonra Temmuz ayında -0,7'ye kadar gerileyen enflasyon, Ağustos'ta yüzde -0,2 ve Eylül'de yüzde -0,3 düzeyinde kalmıştı.

Enflasyonun ekside kalmasında son haftalarda avronun dolar karşısında değerlenmesinin Avrupa'da enerji fiyatlarını geriletmesi ve ithalatı ucuzlatması yanında, artan işsizliğin talebi dizginlemesi de etkili oluyor.

Read more...

Borsa bugün işleme kapalıydı

30 Ekim 2009 Cuma

Borsa, 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı dolayısı ile bugün işleme kapalıydı. Borsada herhangi bir işlem olmadı.

30 Ekim'de yeniden işleme açılacak olan borsa, ardından haftasonu tatiline girecek.

Read more...

ABD Borsası'ndan iyi haber

ABD ekonomisi 3. çeyrekte yüzde 3,5 büyüdü. Böylece, ekonomi son bir yıldan uzun süredir ilk kez büyüme kaydetmiş oldu.

Ticaret Bakanlığının açıkladığı verilere göre, ABD'de gayri safi yurtiçi hasıla temmuz-eylül aylarını kapsayan çeyrekte yıllık bazda yüzde 3,5 büyüdü. Ekonomi, 4 çeyrektir üst üste daralma yaşıyordu.

Ekonomistler, büyümede 787 milyar dolarlık teşvik planının etkisi olduğunu belirtirken, planın sona ermesiyle büyümenin sona erebileceği endişesini taşıyorlar.

ABD ekonomisinin büyümesinde, ağustos ayında sona eren hurda karşılığı otomobil satışı programının da etkisi oldu.

ABD'de toparlanma yavaş bir seyir izlerken, hala işsizlik oranı rekor yüzde 9,8 seviyelerinde kalmayı sürdürüyor.

ABD ekonomisi en son 2008 yılının 2. çeyreğinde yüzde 2,4 büyüme kaydetmişti.

Ekonomik Politikalar Araştırma Merkezi Başkan Yardımcısı Dean Baker, “resesyonun bittiğini söyleyebilirsiniz, ancak böyle hissetmiyoruz” dedi.

Read more...

Borsa yine düştü: Eksi 493

29 Ekim 2009 Perşembe

Bugün İstanbul Menkul Kıymetler Borsası'nda Bileşik 100 Endeksi, yine düştü. Geçen haftaki rekorların ardından bu hafta başlayan düşüş eğilimi sürüyor. Bu düşüşle birlikte döviz piyasasında ise tam tersi bir eğilim mevcut.

28 Ekim 2009'da yani Cumhuriyet Bayramı dolayısıyla tatil olacak 29 Ekim'in bir önceki gününde borsa 493 puan gerileyerek günü 48 bin 906 puandan kapattı.

Hisse senetleri de değer kaybetti. Hisse senetlerinin değer kaybı, yaklaşık olarak 2,96 oldu.

Read more...

50 milyar dolar gelir

Özelleştirme İdaresi Başkanlığı (ÖİB), Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu (TMSF) ve Ulaştırma Bakanlığı tarafından gerçekleştirilen özelleştirmelerin tutarı 50 milyar doları aştı.

Söz konusu özelleştirmelerin 38,2 milyar dolarlık bölümü ÖİB tarafından gerçekleştirilirken, bu yıl eylül ayı itibarıyla elde edilen özelleştirme geliri 1 milyar 832 milyon dolarda kaldı.

AA muhabirinin 2010 yılı bütçe gerekçesinden ve ÖİB verilerinden derlediği bilgilere göre, ihalesi tamamlanmış, onay ve sözleşmesi imza aşamasında olan özelleştirme uygulamalarından ise 2,4 milyar dolarlık gelir bekleniyor.

Yıllar itibarıyla gerçekleştirilen özelleştirme işlemlerinden elde edilen gelirlere bakıldığında, 1986-2002 döneminde ÖİB tarafından 8 milyar dolar tutarında özelleştirme yapıldı.

2002 yılında 536 milyon dolarlık özelleştirme geliri elde edilirken, 2003 yılında 187 milyon dolarlık, 2004 yılında 1 milyar 283 milyon dolarlık gelir elde edildi.

En fazla özelleştirme geliri 2005 yılında

2005 yılı, 8 milyar 222 milyon dolarla en fazla özelleştirme gelirinin elde edildiği yıl oldu. 2006 yılında 8 milyar 96 milyon dolarlık gelir elde edilirken, 2007 yılında 4 milyar 259 milyon dolarlık, 2008 yılında 6 milyar 297 milyon dolarlık özelleştirme geliri sağlandı.

2009 Eylül ayı itibarıyla, 1986 yılından itibaren gerçekleştirilen özelleştirme işlemlerinin yöntemlere göre dağılımına bakıldığında, özelleştirmelerin yüzde 53'ünün blok satış, yüzde 23'ünün işletme tesis ve varlık satışı, yüzde 19'u halka arz, yüzde 3'ü İMKB'de satış ve yüzde 2'si ise bedelli devirler oldu.

1986'dan bu yana gerçekleştirilen özelleştirmelerin 20 milyar 199,2 milyon doları blok satıştan, 8 milyar 906,9 milyon doları tesis, varlık satışından, 7 milyar 91,2 milyon doları halka arzlardan, 1 milyar 261,1 milyon doları İMKB'deki satışlardan, 4,4 milyon doları yarım kalmış tesis satışından, 708,4 milyon doları da bedelli devirlerden sağlandı.

1986-2007 döneminde elde edilen özelleştirme gelirlerinin 18 milyar 159,2 milyon doları blok satıştan, 4 milyar 821,2 milyon doları tesis, varlık satışından, 5 milyar 180,2 milyon doları halka arzdan, 1 milyar 261 milyon doları İMKB'de satıştan, 4,4 milyon doları yarım kalmış tesis satışından, 615,7 milyon doları bedelli devirlerden olmak üzere 30 milyar 41,7 milyon dolarlık gelir elde edildi.

2008 yılında elde edilen 6 milyar 297,1 milyon dolarlık gelirin, 2 milyar 40 milyon doları blok satıştan, 2 milyar 256,2 milyon doları tesis, varlık satışından, 1 milyar 911 milyon doları halka arzlardan, 89,9 milyon doları da bedelli devirlerden sağlandı.

Bu yıl özelleştirme geliri, 1,8 milyar dolar da kaldı

Yaşanan küresel krizin de etkisiyle eylül ayı itibarıyla bu yıl elde edilen özelleştirme geliri 1 milyar 832 milyon dolarda kaldı. Bu yıl tesis, varlık satışından 1 milyar 829,4 milyon dolarlık, bedelli devirlerden de 2,7 milyon dolar olmak üzere toplam 1 milyar 832,2 milyon dolarlık gelir elde edildi.

Read more...

Nereye para yatırılmalı?

Şimdilerde yatırımcılar hep aynı soruyu soruyor: Paramızı nereye yatıralım? Bu soruyu cevaplamak hiç kolay değil ancak yaşanan son ekonomik gelişmeler göz önünde bulundurularak mantıklı yatırım araçları bulunabilir.

Borsaya bundan sonra yatırım yapılmalı mı? Faizler düştü diye hisse senedi mi alınmalı? Borsada amatör olanların ise sığınacak limanları döviz. Döviz, uzun vadede ise pek faydalı olmuyor.

Yatırımcılara ise farklı bir tavsiyede bulunmak istiyorum: Tüfex tahvilleri. Bu tahviller, özellikle bono piyasası yatırımcıları için oldukça cazip.

Read more...

Borsa, 829 puan düştü

28 Ekim 2009 Çarşamba

Borsa, salı gününe düşüşle başladı. Gün içerisindeki çeşitli dalgalanmaların yanı sıra genel olarak borsa, günü düşüş ile kapattı.

Borsadaki düşüş 829 puanı buldu. Borsa, bu düşüşle birlikte 50 bin 400 puandan günü kapattı.

Hisse senetleri de 1,62 oranında değer kaybı yaşadı.

Read more...

Borsa, tatile giriyor

İMKB Hisse Senetleri Piyasası'nda yarın, yarım gün resmi tatil olması sebebiyle sadece 1. Seansın yapılırken, 29 Ekim 2009 tarihinde seans yapılmayacak.

İMKB'den Kamuyu Aydınlatma Platformunda (KAP) yayımlanan duyuruda, yarın yarım gün, 29 Ekim 2009 tarihinin tam gün resmi tatil olması nedeniyle borsa pazar ve piyasalarında uygulanacak işlem ve takas esasları hakkında bilgi verildi.

Duyuruda şöyle denildi:

“28 Ekim 2009 tarihinin yarım gün, 29 Ekim 2009 tarihinin tam gün resmi tatil olması nedeniyle Borsamız pazar ve piyasalarında uygulanacak işlem ve takas esasları aşağıdaki gibi olacaktır:

Tahvil ve Bono Piyasası Kesin Alım Satım ve Repo Ters Repo Pazarları'nda 28 Ekim 2009 tarihinde, saat 9.30-11.30 arasında işlem yapılacaktır. 28 Ekim 2009 tarihinde yapılan aynı gün valörlü işlemlere ilişkin nakit ve menkul kıymet takas yükümlülükleri en geç saat 12.30'a, repo karşılığı menkul kıymet bildirimleri ise en geç saat 11.50'ye kadar yerine getirilecektir.

Tahvil ve Bono Piyasası Kesin Alım Satım ve Repo Ters Repo Pazarları'nda 29 Ekim 2009 tarihinde işlem ve takas yapılmayacaktır.

Hisse Senetleri Piyasası'nda 28 Ekim 2009 tarihinin yarım gün resmi tatil olması sebebiyle sadece 1. seans yapılacak, 29 Ekim 2009 tarihinde ise seans yapılmayacaktır. 26 Ekim 2009 tarihinde gerçekleştirilecek işlemlerin takası 30 Ekim 2009 tarihinde, 27-28 Ekim 2009 tarihlerinde gerçekleştirilecek işlemlerin takası ise birleştirilerek 2 Kasım 2009 tarihinde yapılacaktır.

İMKB Yabancı Menkul Kıymetler Piyasası Uluslararası Tahvil Pazarı'nda 28 Ekim 2009 tarihinde, 09.30-11.30 saatleri arasında işlem yapılacaktır. 29 Ekim 2009 tarihinde işlem ve takas yapılmayacaktır.”

Read more...

Dolardaki artış, tehlikeli olmaya başladı

Son aylarda büyük bir düşüşe geçen ve Türkiye de dahil birçok ülkede yılın en düşük seviyelerine gelen dolar için yatırımcılar çeşitli öngörülerde bulundu. Bu öngörülerden birisi ise doların düşüşünün aksine bir çıkış yaşanırsa, borsaların çökebileceği; bu durumun da çok tehlikeli olabileceği belirtildi.

Ekonomistler, dolardaki seyrin, bir süre daha bu şekilde devam edeceğini; doların yakın zamanda yükselişe geçmesinin zor olduğunu belirttiler.

Altın konusunda ise; altının ons fiyatının bin 500 doları aşabileceği söylenmekte.

Uzmanlar, çeşitli ülkelerin piyasalarında temkinli hareket etmesi gerektiğini söylediler ve para politikalarının bu süreçte büyük önem taşıdığını belirttiler.

Read more...

Bono piyasası faiz yükselmesi

27 Ekim 2009 Salı

İstanbul Menkul Kıymetler Borsası (İMKB) Tahvil ve Bono Piyasası Kesin Alım Satım Pazarında işlem gören 3 Ağustos 2011 vadeli, bugün valörlü tahvilin bileşik faizi, önceki kapanışa göre 0,42 puan artarak yüzde 8,60'dan kapandı.

AA

Bu tahvilin basit getirisi yüzde 8,95 oldu. Bu kağıdın önceki kapanıştaki basit getirisi yüzde 8,44, bileşik getirisi yüzde 8,18 olmuştu.

KOTASYONLAR

Bankalararası piyasada dolar kotasyonları, saat 15.00 itibariyle, alışta en düşük 1,4725 lira, en yüksek 1,4740 lira, satışta en düşük 1,4790 lira, en yüksek 1,4805 lira seviyesinde bulunuyor.

REPO

İMKB Tahvil ve Bono Piyasası Repo-Ters Repo Pazarında gecelik işlemler en düşük yüzde 6,75, en yüksek yüzde 6,80 ve ortalama yüzde 6,75'ten yapılıyor.

PARİTE

Uluslararası piyasalarda avro-dolar paritesi 1,5020 sterlin-dolar paritesi 1,6340 yen-dolar paritesi ise 91,96 düzeyinde seyrediyor.

Read more...

Borsada yabancıların oranı

İMKB'de, yabancıların payı gittikçe azalıyor. Önceki haftaya göre yatırımcıların payı düştü ve yüzde 66.7 oranına düştü.

Merkezi Kayıt Kuruluşu, yabancılara ait hisse senetlerini değerlendirerek bir açıklama yaptı ve 23 Ekim'de yabancıların hisse adedi bakımından yüzde 53, piyasa değeri açısından ise yüzde 67 oranına düştüğünü belirtti.

Bir hafta önce yabancı yatırımcıların payı yüzde 66.83 civarındaydı.

Read more...

Borsa, bugün düşüşle kapandı

26 Ekim 2009 Pazartesi

İMKB, bugün 51 bin 230 puandan kapandı. İlk seansta 109 puanlık bir düşüş yaşayan endeks, ikinci seansta da topalm 40 puanlık bir düşüş yaşadı.


Toplamda 150 puan gerileyen Ulusal 100 Endeksi, günü 51 bin 230 puandan kapattı.

Hisse senetleri de günlük bazda, yüzde 0,29 oranında düşüş yaşadı. (Hisseler ilk seansta yüzde 0,20; ikinci seansta da yüzde 0,9 oranında değer kaybetti)

Read more...

Yeni vergi yok!

Türkiye Radyo Televizyon Kurumu (TRT) Genel Müdürlüğü'nden, bandrol uygulamaları konusundaki haberlerle ilgili yapılan açıklamada, Düzenleme ile taşıtlara yeni bir vergi getirilmiş olmayıp, mevcut bandrol matrahına netlik kazandırılarak farklı uygulamalara son verilmiştir denildi.

TRT'nin yazılı açıklamasında, 3093 sayılı Kanun'un 4 Aralık 1984 tarihinde yayımlandığı, bu kanunun yürürlük tarihinde henüz KDV ve ÖTV'ye ilişkin düzenlemelerin bulunmadığı bildirildi.

Bu kanun ile bandrol ücretinin matrahı olarak imalatçılar için fabrika çıkış fiyatının, ithalatçılar için ithal maliyetin belirlendiği belirtilen açıklamada, Bu kavramlar hukuki olarak tanımlanmış açık kavramlar olmadığı için zaman içinde bandrol ücreti matrahı konusunda mükellefler ile kurumumuz arasında ihtilaflar yaşanmasına neden olmuştur ifadelerine yer verildi.

Bandrol oranlarının yeniden belirlenmesinden ibaret olan düzenlemenin basında, yeni vergi oranı, yeni kazanç olarak sunulduğu anımsatılan açıklamada, TRT'nin, yeni bandrol uygulamasıyla yüksek kazançlar hedeflemediği, sistemi dürüst vergi mükellefi yerine düzenlemek için bandrol oranlarını düşürdüğü vurgulandı.

Yapılan düzenlemelerin özünün bandrol ücreti matrahının yeniden belirlenmesinden ibaret olduğu belirtilen açıklamada, Düzenleme ile bugüne kadar cep telefonu ve taşıtlarda mükellefin inisiyatifinde bulunan bandrol matrahı ÖTV ve KDV kanuna uygun olarak objektif kriterlere bağlanmıştır. Böylece aynı cins cihazlar için farklı bandrol matrahı beyan etmek suretiyle haksız rekabete yol açan uygulamaya son verilerek kayıp ve kaçakların önüne geçilmiştir. Otomobillerdeki radyo sistemini yok sayan ya da yanlış beyanlarla kayıt dışılığa neden olan uygulamalar, bundan sonra kayıt altına alınacak ve bugüne kadar bandrol vergisini ödemeyenler sisteme dahil olacak, dürüst mükelleflerse düşen oranlarda sistemden memnun olacaktır denildi.

Açıklamada, Daha önce yüzde 16 oranında bandrol alınmakta iken yeni düzenleme ile bu oran mükellef lehine yüzde 8'e düşürülmüştür. Bazı basın yayın organlarında belirtildiği gibi düzenleme ile taşıtlara yeni bir vergi getirilmiş olmayıp, mevcut bandrol matrahına netlik kazandırılarak farklı uygulamalara son verilmiştir. Otomobillerin bandrol vergisi brüt fiyat üzerinden değil, gümrüklere yansıyan net fiyat üzerinden kesilecektir. Son olarak, bandrole tabi cihazlarda ilave yapılmadığı gibi bandrol oranlarında da herhangi bir artışa gidilmemiştir ifadelerine yer verildi.

Read more...

ABD'deki bankalara el koyma işlemi

ABD'deki Federal Deposit Insurance Corp. (FDIC), ülkede işlem gören 7 bankaya el koydu, yönetimi devraldı.

El koyulan bankalar şöyle:

Partners Bank, Riverview Community Bank, Hillcrest Bank Florida, First Dupage Bank, Flagship National Bank, American United Bank of Lawrenceville, Bank of Elmwood.

FDIC, daha önce de ABD'deki 100'ün üzerinde bankaya el koydu. Bu el koymaların sebebinin ekonomik krize karşı temkin olduğu belirtiliyor.

Read more...

En büyük ekonomik sorun: İşsizlik

Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Yönetim Kurulu Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, TÜİK'in rakamlarına göre 6 milyon 100 bin işsiz bulunduğunu ve her yıl 700 bin kişinin istihdam nüfusuna katıldığını belirterek, Ülkemiz açısından bugün, yarın ve gelecekte olsun en büyük tehdidi ve tehlikeyi işsizlikte görüyorum dedi.

Rifat Hisarcıklıoğlu, Balıkesir Sanayi Odası'nın, yüksek düzeyde gelir ve kurumlar vergisi ödeyen, yüksek düzeyde ihracat gerçekleştiren üyelerini ödüllendirdiği törende yaptığı konuşmada, Balıkesir'in, sahip olduğu yeraltı ve yerüstü zenginliklerine değinerek, bölgedeki potansiyelin keşfe açılması ve paylaşılması gerektiği konusunda Balıkesirli sanayici ve işadamlarına önerilerde bulundu.

Hisarcıklıoğlu, yaşanmakta olan küresel krizin geçiyormuş gibi göründüğünü belirterek, şunları kaydetti:

Geçmişteki krizleri biz şöyle okurduk. Yükselen döviz fiyatları, düşen borsa, artan faizler. Bunlarda dengeler bozulduğunda 'kriz var' derdik. Bütün dünya da böyle görürdü. Bu sefer ki, dünyadaki kriz var mı yok mu? göstergesi iki nokta. Birincisi hangi ülkedeyseniz o ülkenin gayrisafi milli hasılası, ikincisi ise işsizlik rakamları. Var mı, yok mu tespit edebileceğimiz yer burası.

Dünya ticaretini biz düzeltemeyeceğimize göre, dünyadaki ticaretin önünü açamayacağımıza göre, tek bakacağımız yer iç piyasa olması lazım. İç piyasa açık olacak ki, üreten tesisler çalışmaya devam edecek ki, işsizlik sorunumuz olmasın. Ülkemiz açısından bugün, yarın ve gelecekte en büyük tehditi ve tehlikeyi işsizlikte görüyorum.

TÜİK'in rakamlarına göre 6 milyon 100 bin kişinin işsiz olduğunu dile getiren Hisarcıklıoğlu, Her yıl 700 bin genç istihdam nüfusuna katılıyor. Bu, çok büyük bir rakam. Bunun çözümü de tek yer. İçeride yatırım ve üretimin devam ediyor olması lazım. Yatırım ve üretim devam etmezse gelecekte daha büyük sıkıntı olur. Çözümü de devlet eliyle kalkınma modeli bittiğine göre, Türk özel sektörünündür. Türk özel sektörü de geçmişteki başarı öyküsüyle zaten bunu yapmaya hazır diye konuştu.

Read more...

Borsa Tüyoları

25 Ekim 2009 Pazar

Sitemiz üzerinden borsa tüyoları vermek istiyorsanız, bu konunun yorum kısmına kendi mail adresinizi girerek sizinle iletişim kurmamızı sağlayın.

Borsaya ilişkin tüyolarınızı burdan yayımlayarak yüzlerce kişiye faydalı olabilirsiniz.

Borsa tüyoları, http://borsa-tuyolari.blogspot.com'da!

Read more...

Altın fiyatı tüyoları

24 Ekim 2009 Cumartesi

1070 doları aşıp rekor kıran altın fiyatlarına ilişkin farklı yorumlar geliyor. Bazı uzmanlar altının yükseleceğini belirtirken, aksini düşünenler de var.

Uluslararası piyasalarda altının ons fiyatı, geçen hafta 1070.40 dolara kadar çıkarak rekor kırdı. Böylece yılbaşında 880 dolar altında bu yıl yaşanan fiyat artışı yüzde 21'i aştı. Fiyatlar halen 1060 doların üzerinde seyretmeye devam ediyor.

Konuyla ilgili olarak Forbes dergisinin internet sitesinde,, Altın savaşları başlıklı bir haber dikkat çekiyor. Haberde,, David Einhorn ile Bill Ackman ve Julian Robertson gibi üç ünlü yatırımcının altın konusunda birbirlerine yüklenmeye başladığı belirtiliyor.

2007'de Lehman Brothers'taki sorunları görerek, elindeki Lehman hisselerini açığa satarak ünlenen Greenlıght Sermaye Yönetimi'nin Kurucusu Davıd Einhorn, altında yaşanan yükselişin devam edeceğini belirtti.

Portföyünü korumak için altın alımına giden Einhorn, Eskiden altının hiçbir getiri sağlamadan yerinde saydığını düşünürdüm. Ancak altındaki bu durumu dahi helikopterden atılan dolara tercih ederim dedi.

Pershing Square Hedge Fonu Yöneticisi Bill Ackerman ve Tiger varlık yönetimi kurucusu Julian Robertson ise karşı tarafta yer alıyor.

Ackman ve Robertson, Einhorn altından önemli bir kâr elde etti. Ancak altının ons fiyatı 800-900 dolarken alım yaptığını da unutmamak gerek. 1000 dolar seviyesinden altın almak çok da akılcı olmaz. Şimdi altın alırsanız, birçok konferansa giderek diğer insanları da altın almaya ikna etmeniz gerekir diyerek Einhorn'u biraz da iğneleyici bir dille eleştirdi.

Read more...

Borsa, haftayı yükseliş ile kapattı

İstanbul Menkul Kıymetler Borsası, gün içerisinde 363 puan yükselerek haftayı 51 bin 380 puandan kapattı.

İstanbul Menkul Kıymetler Borsası'nda işlem gören hisse senetleri de borsadaki artışa paralel olarak ortalama yüzde 0,71 oranında değer kazandı.

Read more...

Borsa düştü: -278

23 Ekim 2009 Cuma

Borsa, bugünü düşüşla kapattı. Önceki 2 gün boyunca kırılan 2009 rekorlarının ardından, endeks bugün 278 puan düştü.

İMKB, kapanışı 51 bin 16 puandan yaparken hisse senetlerinin de düşüş ortalaması yüzde 0,54 oldu.

Read more...

Yıl sonu dolar kuru beklentisi

Cari yıl sonu yıllık gayri safi yurtiçi hasıla (GSYH) büyüme beklentisi eksi yüzde 5,5 oldu. Büyüme beklentisi Ekim ayının ilk döneminde eksi yüzde 5,6 idi.

Merkez Bankasının, mali ve reel sektörde karar alıcı ve uzman kişiler ile profesyonellerin beklentilerini saptamaya yönelik her ay iki kez düzenlediği Beklenti Anketinin Ekim ayının son dönem sonuçları açıklandı.

Buna göre, Ekim ayının ilk dönem anketinde yüzde 1,10 olan cari ayın tüketici fiyatları endeksi (TÜFE) beklentisi son anketinde yüzde 1,20'ye çıktı. Ekim ayının ilk anketinde yüzde 0,83 olan gelecek ayın TÜFE beklentisi son anketinde yüzde 0,81'e, iki ay sonrasının TÜFE beklentisi ise yüzde 0,53'den yüzde 0,52'ye indi.

Ekim ayının ilk dönemde yüzde 5,41 olarak belirlenen yıl sonu yıllık TÜFE beklentisi son anketinde yüzde 5,40'a gerilerken, 12 ay sonrasının yıllık yüzde 6,23 olan TÜFE beklentisi yüzde 6,29'a, 24 ay sonrasının yıllık TÜFE beklentisi yüzde 6,18'den yüzde 6,19'a çıktı.

Ekim ayının ilk döneminde yüzde 7,76 olan gelecek 3. ayın altı aylık Hazine Bonosu ihalesi yıllık bileşik faiz oranı beklentisi de yüzde 7,70 oldu. Gelecek 12. ayın altı aylık Hazine Bonosu ihalesi yıllık bileşik faiz oranı beklentisi ise yüzde 8,69'dan yüzde 8,66'ya indi.

Gelecek 3. ayın 5 yıl vadeli, 6 ayda bir sabit kupon ödemeli TL cinsi Devlet Tahvili ihalesi yıllık bileşik faiz oranı beklentisi yüzde 10,14'den yüzde 9,92'ye düştü.

Gelecek 12. ayın 5 yıl vadeli, 6 ayda bir sabit kupon ödemeli TL cinsi Devlet Tahvili ihalesi yıllık bileşik faiz oranı beklentisi ise yüzde 11,39'dan yüzde 11,20'ye geriledi.

CARİ AÇIK BEKLENTİSİ 10,9 MİLYAR DOLAR

Cari ay dolar kuru beklentisi 1,4842'den 1,4682'ye indi. Yıl sonu dolar kuru beklentisi de 1,5271'dan 1,5052'ye geriledi. Gelecek 12 ay sonundaki dolar kuru beklentisi de 1,5756'dan 1,5650'ye düştü.

Yıl sonu cari işlemler dengesinde meydana gelecek açık beklentisi 10 milyar 921,1 milyon dolar oldu. Ekim ayının ilk döneminde beklenti 10 milyar 966,9 milyon dolar idi.

Ekim ayının ilk anketinde eksi yüzde 5,6 olan cari yıl sonu yıllık gayri safi yurt içi hasıla (GSYH) büyüme beklentisi son anketinde eksi yüzde 5,5'e indi. Gelecek yıl sonu yıllık GSYH büyüme beklentisi yüzde 3'den yüzde 3,1'e çıktı.

Read more...

Çin Borsası yüzde 8.9 büyüdü

Çin ekonomisindeki olumlu gelişmeler devam ediyor. Üçüncü çeyrek ile önceki yılın üçüncü çeyreğini karşılaştıran ekonomistler, Çin ekonomisinin yüzde 8.9 oranında büyüdüğünü belirledi.

Çin Ulusal İstatistik Bürosu'nun açıklamalarına göre, bu yıl Çin'de kişi başına düşen garyi safi milli hasılası yüzde 7.7 oranında artış gösterdi.

Ekonomisi büyüyen Çin'in doğal olarak enflasyonunda da düşüş gözlendi. Tüfe, önceki yılın çeyreğine göre yüzde 1.1 oranında düşüş gösterdi.

Çin'deki sanayi imalatı da yüzde 12.4 oranında arttı.

Read more...

New York Borsası açılışı

New York borsası, bugün kararsız açıldı.

Açılışta Dow Jones yüzde 2,49 oranında artarken, Nasdaq ise yüzde 0,3 oranında düştü.

Read more...

Borsada son durumlar

22 Ekim 2009 Perşembe

İMKB Bileşik Endeksi birinci seansta, dünkü ikinci seans kapanışına göre 418,01 puan düşerek 50.877,18 puan seviyesinde açıldı.

Hisse senetleri, bu seviyede ortalama yüzde 0,81 oranında değer yitirdi.



DÖVİZ RAPORU

İstanbul'da dolar, avro ve sterlinin alış-satış fiyatları, saat 09.30 itibariyle şöyle:


ABD Doları 1,4630 1,4680
Avro 2,1880 2,1940
Sterlin 2,4200 2,4400

Read more...

Borsa, rekorlara doymuyor

Borsa, her gün rekorunu geliştirmeye devam ediyor. Son iki hafta boyunca sürekli yeni rekorlar kırarak yoluna devam eden İstanbul Menkul Kıymetler Borsası, yeni rekorunu 21 Ekim itibariyle kırdı. Borsa, bugün 2009 yılının en yüksek seviyelerinden işleme kapandı.

İstanbul Menkul Kıymetler Borsasında (İMKB) Bileşik Endeksi 51.295,19 puandan kapandı. Hisse senetleri, ikinci seanstaki yükselişle 0,91 oranında değer kazandı.

Borsa ilk seanstaki düşüş de göze alındığında, gün boyunca toplam 244 puan yükseldi.

Serbest Piyasada dolar, euro ve sterlinin durumu ise aşağıdaki gibi oldu:

ABD Doları 1,4590 1,4630
Avro 2,1850 2,1890
Sterlin 2,4200 2,4300

Read more...

Wells Fargo'dan büyük kar

ABD'li Wells Fargo bankası üçüncü çeyrekte 3,2 milyar dolar kar etti. ABD'nin dördüncü büyük bankası Wells Fargo, bu yıl üçüncü çeyrekte karını geçen yıl aynı döneme göre iki kat artırarak 3,2 milyar dolara (hisse başına 36 sent) çıkardığını açıkladı. Şirketin, hisse başına 37 sent kar etmesi bekleniyordu.

San Francisco merkezli banka, batık kredilerden kaynaklı kayıplarının ise 5,1 milyar dolara ulaştığını bildirdi. Bank of America, JPMorgan Chase ve Citigroup da müşterileri ödeme güçlüğü çektiği için yüksek kredi kayıpları açıklamıştı.

Wachovia bankasını bünyesine katan Wells Fargo, kredi kayıplarının 2010 yılında zirve yapmasını beklediğini de kaydetti.

Bu arada, uçak üreticisi Boeing, Boeing 787 ve Boeing 747 jumbo jetin yeni versiyonunun gecikmesinden kaynaklı mali yükler nedeniyle üçüncü çeyrekte 1,6 milyar dolar (hisse başına 2,23 dolar) zarar ettiğini açıkladı.

Avrupalı Airbus'tan sonra dünyanın ikinci büyük ticari uçak üreticisi Boeing, geçen yıl aynı çeyrekte 695 milyon dolar (hisse başına 96 sent) kar etmişti. Şirket, bu yıl aynı dönemde gelirlerini ise yüzde 9 artırarak 16,69 milyar dolara çıkardı.

Şirketin üçüncü çeyrekte hisse başına 2,12 dolar zarar etmesi ve gelirlerinin 17,16 milyar dolar olması bekleniyordu.

Geçen yıl küresel ekonomideki krizin kötüleşmesi yüzünden havayolu trafiğinin ve kargo hizmetlerinin azalması, Boeing'in uçaklarına olan talebi düşürmüş, bazı müşteriler yeni uçak satın alımını ertelemiş ya da iptal etmişti.

Read more...

AB'den Türkiye'ye para yardımı

AB'ye aday ülkelere, Avrupa Birliği tarafından "mali destek" amaçlı çeşitli maddi yardımlar yapılıyor. Bu bağlamda bu yıl Türkiye'ye 566 milyon dolar yardım yapmayı planlayan Abrupa Birliği, gelecek yılki desteği ise 653 milyon dolar olarak açıkladı.

Yıllar geçtikçe mali desteğin de artacağı belirtilirken, mali destek rakamlarının 2013'te 935 milyon dolara, 2015'te ise 1 milyar doları aşacağı belirtildi.

Bu yardımları belirleyen temel konular, bölgesel ve kırsal kalkınma rakamları. Türkiye, kalkınma bazında gelişim sağlarsa AB'nin parasal yardımı daha da artabilecek.

Read more...

Ekonomik krizi çıkaran 2 inek

ABD’nin Texas eyaletinde yaşayan George adında bir çiftçi vardır. Küçük bir evi ve iki de ineği vardır George’un.

Bir gün John adında bir başka çiftçi George’a der ki “İki ineğinden birini bana ödünç verir misin? Onu 100 dolara satacağım. Sana 10 dolar da teminat vereyim. İneği satınca da geri kalanını öderim.”

George, bir ineğini John’a verir ve 10 doları alır. “Bu inek işi iyi gidiyor. Kendime bir inek daha alayım” diye düşünür George.

Yan komşusuna gider ve 100 dolara ineklerinden birini almak istediğini söyler. Komşusu kabul eder. George, John’dan aldığı 10 doları verir ve geri kalan 90 dolar için de bankadan kredi çeker.

Gurur duyar kendisiyle George. Şu anda iki ineği vardır, bir de John’a ödünç verdiği bir başka ineği. Yani 300 dolar varlığı 100 dolar da borcu bulunmaktadır George’un.

Ama bir anda ülkede yaşayanların üçte ikisi vejeteryan olmaya karar verir. İnek fiyatları 100 dolardan 70 dolara iner.

George için hâlâ durum çok vahim değildir. Çünkü elinde toplam değeri 140 dolar eden iki inek vardır. Bir de John’a ödünç verdiği diğer bir inek. George şöyle düşünür: “Elimdeki ineklerin değeri yaklaşık 200 dolar. Borcum ise hâlâ 100 dolar. Çok sıkışırsam inekleri satarım, borcumun tamamını rahatlıkla kapatırım.”

George inekleri satma konusunda pek istekli değildir. Çünkü hayvan piyasasında fiyatlar sürekli değişmektedir. Ayrıca elbet bir gün birileri yeniden et yemek isteyecektir.

Ama birilerinin et yemeye başlaması bir yana ülkenin geri kalanı da “biz de vejeteryan olacağız” der. George için işler hiç de iyi gitmemeye başlar. Kimse et yememektedir. Köpek maması yapmak isteyenler George’un ineklerine talip olurlar ve inek başına 2 dolar önerirler. Fiyatların gerilemesinin ardından John, 2 dolara bir inek alır. George’a gider ve der ki: “Senden aldığım ineği geri veriyorum. Sana verdiğim 10 doları geri verir misin?”

George, “Elimde 3 inek var ve toplam değeri sadece 6 dolar” diye hesap yaparken telefon çalar: “Bankadan arıyorum. 90 dolar olan borcunuzu kapatmanız gerekiyor.”

Bu noktadan sonra yapacak bir şeyi kalmayan George, Merkez Bankası’nı arar ve yardım ister.

Read more...

Merkez Bankası, indirimde ısrarcı

21 Ekim 2009 Çarşamba

JP Morgan tarafından yayınlanan bir mini raporda TCMB Başkanı Durmuş Yılmaz'ın bugün yaptığı açıklamalara ilişkin değerlendirmeler yapıldı.

Bu açıklamaların ardından TCMB'nin faiz oranlarını bir sonraki toplantısında son kez 0.25 puan daha indireceği ve bunun ardından beklemeye çekileceği yönündeki beklentinin korunduğu ifade edildi. Bununla birlikte JP Morgan faiz oranlarının birden fazla kez 0.25 puan indirilmesi riski olduğunu ve faizlerin yüzde 6.5 yerine yüzde 6 seviyesinde durdurulabileceğini belirtti.

JP Morgan'ın raporunda şu ifadelere yer verildi:

- Düzenlenen bir basın konferansında konuşan TCMB Başkanı Yılmaz, Banka'nın dezenflasyon süreci konusundaki güvenini yineledi ve bununla birlikte talep düzeyinde görülen artışa dikkat çekti.

- Başkan'ın açıklamaları TCMB'nin geçtiğimiz haftalarda yayınladığı politika dökümanları ile paralellik arz etti. (PPK toplantısı sonrası açıklamalar ve enflasyon raporu gibi)

MB BAŞKANI DURMUŞ YILMAZ'IN AÇIKLAMALARINI OKUMAK İÇİN TIKLAYIN...

- Bu şartlar altında mevcut para politikası beklentimizi değiştirmek için bir neden göremiyoruz.

- Banka'nın Kasım ayındaki toplantısında faiz oranlarını çeyrek puan indirmesi ve bundan sonra bu zamana kadar yapılmış olan indirimlerin ekonomi üzerindeki etkilerini gözlemlemeye geçmesini bekliyoruz.

- Bununla birlikte açıklamaların tonu, 0.25 puandan fazla indirimler yapılması riskini artırıyor. Banka bizim halen beklediğimiz gibi yüzde 6.5 oranından sonra faiz indirimlerine son vermek yerine yüzde 6 seviyesine kadar inmeyi tercih edebilir.

- TCMB'nin göndereceği sinyallere bağlı olarak faiz oranlarına dair tahminimizi değiştirmeye hazır bekliyoruz. Önümüzdeki salı günü açıklanacak olan çeyreklik dönem enflasyon raporu bu açıdan önemli bir enstrüman olacak.

Read more...

İMKB'den yeni borsa rekoru

İstanbul Menkul Kıymetler Borsası'nda bileşik 100 endeksi, bugün yepyeni bir rekor kırarak 51 bin 50 puandan kapandı. Önceki haftalarda da sık sık 2009 yılının rekorunu egale edip geliştiren borsa, bugünkü kapanış rakamlarıyla yeniden rekoru kırmış oldu.

Bundan önceki 2009 kapanış rekorunu 14 Ekim çarşamba günü 51 bin 26 puan ile yapen endeks, yepyeni rekorunu bugün kırdı.

Günün tamamında 763 puanlık yükseliş yaşayan borsaya paralel olarak hisse senetleri de artış gösterdi. Hisse senetleri günlük bazda yüzde 1.52 oranında arttı.

Read more...

New York Borsası yükseldi

20 Ekim 2009 Salı

New York borsası, 19 Ekim'de yükselişle açıldı. New York borsasının temelini oluşturan Dow Jones endeksi, açılışta 14 puanlık artış göstererek 10 bin 10 puana kadar çıktı.

Nasdaq da bu yükselişe uydu ve yüzde 0,2 oranında arrtı. Toplam artış puanı ise 4 oldu.

Borsalardaki artış gün boyu sürdü ve New York borsası, günü yükselişle kapattı.

Read more...

2010 yılı ekonomik açıdan sıkıntılı

2010 yılı bütçesi, zorunlu harcamalara para bulma arayışında bir bütçe olmuştur.

Bütçeler halkı, işadamlarını ilgilendirir. Çünkü onların gelecekteki durumlarının ne olacağını gösterir. Ne var ki bizde (1) Halk ve işadamları bütçe ile ilgilenmez (2) Hükümetler, muhalefet partileri bütçe hakkında halka bilgi vermez.

Maliye Bakanı 2010 bütçesini takdim konuşması yaptı. Hafta sonu gazetelere bölük pörçük bilgiler yansıdı. Bunlardan neyin ne olduğunu anlamak imkansız.

Ben bakanın konuşma metnini didikleyerek aşağıdaki tabloyu çıkardım. Tabloda 2010 yılı bütçe hedeflerini 2009 bütçe hedefleri ve bütçe gerçekleşme tahmini ile karşılaştırmalı olarak verdim.

-2010 yılında ekonomi yüzde 3.5 büyür, fiyatlar yüzde 5.3 artarken bütçe harcamaları yüzde 10.7 artacak.

-Vergi gelirlerinde ise yüzde 18.2 artış bekleniyor.

-2009 yılında 62.8 milyar TL açık vermesi beklenen bütçe 2010 yılında 50.1 milyar TL açık verecek.

Krizden çıktık. Acaba 2010 bütçesi ekonomiye can suyu verecek mi?

Harcamaların dağılımı nedir? Bütçeden üretimi teşvik için kaynak ayrılıyor mu?

Burada bir ara bilgiye gerek vardır. Bütçe harcamaları (1) Üretime dönük, ekonomik harcamalar (2) Sosyal amaçlı harcamalar. Sosyal amaçlı ödenekler da ikiye ayrılır. Mevcut sosyal harcamaları sürdürecek harcamalar ve yeni (ek) istihdam ve gelir artırıcı harcamalar.

2010 yılı bütçesinde

-Kamu personeline 71.4 milyar TL, faize 56.7 milyar TL ayrılmış. Bu demektir ki, 128 milyar TL tahmin edilen vergi gelirinin yüzde 66'sı bu 2 kaleme gidiyor.

-2010 yılında sosyal güvenlik kurumları açıklarına bütçeden 31.8 milyar TL gidecek. Toplam sosyal güvenlik harcamaları 57.7 milyar TL'yi bulacak.

İyi de… Bütçeden reel ekonomiye doğrudan gidecek imkanlar nelerdir?

-Tarıma 8.4 milyar TL kaynak aktarılacak.

-Kamu yatırımlarına 18.9 milyar TL gidecek.

-Mahalli idarelere 22.1 milyar TL aktarılacak.

Maliye Bakanı, bütçeyi takdim konuşmasında Bu bütçe kamu görevlilerini gözeten bir bütçedir. Memura enflasyon oranında zam yapılacak. Enflasyon, zammı aşar ise aradaki fark telafi edilecek dedi.

Açık anlatımıyla memurun, faizcinin alacağı garanti. Ama acaba bu bütçe ekonomiye ne getirecek? Reel sektörü harekete getirecek mi?

Bakan bütçeyi takdim konuşmasında 2009 yılı vergi gelirlerinde 44.8 milyar TL azalmanın nedenlerini sayarken vergi indirimlerinin 4.7 milyar TL, ekonominin gelirlerdeki tahribatının 40.1 milyar TL olduğunu söyledi.

Görülüyor ki, esas sorun ekonominin gelir yaratamaması. Ekonominin gelir yaratabilmesi için ekonomiye can suyu dökülmesine gerek var.

2010 bütçesi ekonomiye can suyu dökme hedefi unutulan bir bütçe. Tersine daha fazla gelir elde ederek maaş ve faiz ödemeye, açık kapatmaya yönelik bir bütçe.

Bütün bunlardan sonra da 50 milyar TL açık hedeflenmiş. Açık demek piyasadan para çekmek demektir.

Burada bir konuyu tekrarlamak gerekir. Kriz ekonomiyi daralttı. Eğer ekonomiyi artırmaya dönük harcamalar gündeme gelir ise bunları karşılamak için borçlanmada yarar vardır. Ama maaş ödemek ve faiz ödemek için borçlanma reel ekonomiyi daha fazla daraltır.


2010 bütçe hedefleri;

(2009 bütçe hedefleri ve bütçe gerçekleşme tahmini ile karşılantırmalı Tablo) Milyar TL

Gerçekleşme
Bütçe tahmini Bütçe
2009 2009 2010
Giderler 259,1 266,7 286,9
Faiz 57,5 55,5 56,7
Faiz dışı 201,6 211,2 230,2
- Personel 57,2 56,3 60,3
- SGK katkısı 7,2 7,1 11,1
- Alımlar 25,4 27,3 25,1
- Cari transferler 87,9 92,3 102,1
- Yatırım 14,8 18,6 18,9
- Borç verme 4,6 6,4 6,9
- Yedek ödenek 1,4 0,0 2,1
- Sermaye transferi 2,8 3,4

Gelirler 248,7 203,9 236,7
- Vergi 202,9 163,5 193,3
- Diğer 45,8 40,3 43,4

Gerçekleşme tahmini
- Giderler 266,7 286,9
- Gelirler 203,9 236,7
- Açık 62,8 50,1

Read more...

Ekonomik krizin son etkileri

Türkiye ekonomik krizin son etkilerini yaşıyor.

Read more...

Borsa, günü yükselişle kapattı

19 Ekim 2009 Pazartesi

İstanbul Menkul Kıymetler Borsası, bugün değer kazandı. Bileşik endeks, 50 bin 286 puandan kapandı.

Hisse senetleri de günlük bazda yüzde 1.00 oranında değer kazandı. İMKB yüz endeksi, ikinci senasta da yükselişini sürdürüp 50 bin 286 puandan kapandı.

İlk senaste yüzde 1 oranında değer kazanan hisse senetleri, ikinci seansta yüzde 0,36 oranında değer kazandı.

Borsa günün tamamını baz alırsak, 496 puan artış gösterdi.

Read more...

2010 memur zammı oranları

2010 yılında memurların maaşlarına yapılacak olan zam, şimdiden açıklandı. Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, yaptığı açıklamayla, memurlara 2010 yılında yapılacak olan zam oranlarını açıkladı.

Yapılacak olan zammın, enflasyon beklentilerine uygun olarak yapılması gerektiğini belirten bakan, Ocak ayında ve Temmuz ayında yüzde 2.5 oranında zamn yapılacağını belirtti.

Buna göre 2010 yılının Ocak ayından itibaren en düşük memur maaşı, 1518 liraya çıkacak.

Read more...

Borsa, büyük düşüş yaşadı

17 Ekim 2009 Cumartesi

Borsa bugün büyük bir düşüş yaşadı. Son günlerdeki iyimser hava, haftanın son işlem gününe yansımadı. Borsa bugün toplamda 1227 puanlık bir kayıp yaşadı. Bu kayıpla birlikte İstanbul Menkul Kıymetler Borsası, 49 bin 790 puandan kapandı.

Hisse senetleri de borsa ile doğru orantılı düştü. Hisse senetlerindeki kayıp, yüzde 2.41 oranında oldu.

Borsadaki genelde iyimser, özelde kötümser (bugün) olan bu havanın, gelecek hafta da sürmesi bekleniyor. Dövizde ise düşüşün devam edeceği tahmin ediliyor.

Read more...

Borsa, bu sefer düştü

16 Ekim 2009 Cuma

Bir süredir sürekli yükselen ve değer kazanan borsa, bugün düştü. İstanbul Menkul Kıymetler Borsası bugün, 51.017,87 puandan kapandı. Özellikle ikinci seansta 200 puanlık bir düşüş yaşandı. İlk seanstaki artışı göz önünd bulundurursak, borsa genel olarak 8 puanlık bir düşüş yaşadı.

Hisse senetlerinde de düşüş yüzde 0.40 oranında oldu. Günlük bazda ise hisse senetleri, yüzde 0.02 oranında değer kaybetti.

Read more...

İşte yepyeni işsizlik rakamları

Bugün açıklanan verilere göre, Türkiye'deki işsizlik oranı Temmuz ayına göre yüzde 12.8 olarak açıklandı.

İşsizlik oranı, geçen yıla oranlara 800 bin kişi kadar arttı. Temmuz 2009'a göre iş gücüne katılım ise yüzde 49 civarlarında.

Read more...

Doların düşme nedenleri

Bildiğiniz üzere ülkemizde dolar bazında bir düşüş var. Bu düşüş, son birkaç haftadır iyiden iyiye hissedilir oldu. Bu düşüşün nedenlerini sizler için araştırdık. İşte dolatın neden düştüğü sorusuna cevaplar:

* ABD'de faizin mevcut düşük seviyede devam edeceği yönündeki beklentilerin güçlenmesi ve yatırımcıların emtia ile ilgili para birimlerine yönelmesinin etkisiyle küresel olarak değer kaybediyor.

* ABD'de açıklanan bilanço rakamları moralleri artırıyor.

* Merkez Bankası'nın indirimlerine rağmen, Türkiye'de faiz oranlarının gelişmiş ülkelere göre hala çok cazip seviyelerde olması likiditeyi çekiyor.

Read more...

Dolarda ibre tersine döner mi?

Son haftalarda oldukça sert düşüşler yaşayan dolardaki son durumu inceleyen ekonmistler, yeni uyarılarda bulundular. Her inişin bir çıkışı olduğunu belirten uzmanlar, dolardaki düşüşün sert bir düzeltme hareketine de yol açacağını belirtiyorlar. Yani dolar sadece düşmeyecek, yakın zamanda artışa da sahne olacak.

Özellikle ABD dolarındaki düşüşün, hemen olmasa dahi orta vadede yeniden yükselişe geçebileceğini söyleyen yatırımcılar, kısa vadede ise doların bir miktar daha düşebileceğini ve 1.300 seviyelerinin dolar için süpriz olmadığını belirtiyorlar.

Yabancı yatırımcılarla ilgili de değerlendirmede bulunan ekonomistler, özellikle son haftalardaki olumlu hareketlerin yabancı yatırımcılar için Türkiye'yi çekim merkezi haline getirdiğinden ve bu durumun bir mühlet daha devam edeceğinden söz ettiler.

Read more...

Merkez Bankası'ndan faiz kararı

Merkez Bankası, faiz oranlarını düşürmeye devam ediyor. Merkez Bankasına bağlı Para Politikası Kurulu, kısa vadeli faiz oranlarında yüzde 0.50 oranında indirim yaptı.

Ayrıca borçlanma faiz oranını da yüzde 7.25'ten 6.75'e, borç verme oranlarını ise yüzde 9.75'ten yüzde 9.25'e kadar çekti.

Merkez Bankası, bu kararı alırken son günlerdeki ekonomide yaşanan olumlu gelişmeleri dikkate aldığı bildirilenler arasında.

Kurul yaptığı açılama ile faiz oranlarını belirlemede yeni kriterler kabul edeceğinden ve bu tip indirim ve çıkışların devam edebileceğini belirtti.

Read more...

Borsanın kapanış rakamları

15 Ekim 2009 Perşembe

14 Ekim 2009'da borsa yükselmeye devam etti. 51.026,08 puandan kapanan borsa, 2009 yılının yeni rekorunu kırdı. Hisse senetleri de buna bağlı olarak yükseldi. Hisse senetleri günlük bazda yüzde 1.91oranında değer kazandı.

Read more...

Altın fiyatları, rekora doydu!

Altın fiyatları, rekor üstüne rekor kırmaya devam ediyor. Özellikle son günlerdeki iyi yönlü hareketler, halihazırda devam ediyor. Altının ons fiyatı ise, sürekli yeni rekorlar kırıyor.

Uluslararası piyasalarda altının ons fiyatı, şu an: 1.070,40

Sadece altın değil, diğer değerli madenler de değerini arttırmaya devam ediyor. Platin, gümüş ve rodyum da değer kazanmaya devam ediyor.

Read more...

Borsa, bugün geriledi

14 Ekim 2009 Çarşamba

Önceki hafta yakaladığı çıkış trendini, bu hafta başında de devam ettiren borsa, 13 Ekim 2009 itibariyle düştü. 931 puan değerinde büyük bir düşüş yaşayan borsa, günü 50.071 puandan kapadı.

İstanbul Menkul Kıymetler Borsası'nda hisse senetleri de değer kaybetti. Değer kaybının yüzde 1.83 olduğu hisse senetlerindeki düşüşün bu hafta boyunca devam edebileceği yorumları yapılıyor.

Read more...

Finans Sempozyumu düzenlenecek

Marmara Üniversitesi Bankacılık ve Sigortacılık Yüksekokulu ve Bankacılık ve Sigortacılık Enstitüsü, 8 kez finans sempozyumu düzenliyor. Bu seneki sempozyumun konusu ise "küresel kriz ve önlemleri"

16 Ekim'de Anadolu Hayat Emeklilik'in katkıları ile düzenlenecek olan sempozyumda, küresel krizin yanı sıra, kriz hakkındaki öngörüler ve kriz için alınan önlemler de tartışılacak.

Finans sektöründe, Türkiye'de uluslararası anlamda tek düzenlenen sempozyum olma özelliğini taşıyan bu sempozyumla birlikte, birçok ekonomist ve borza uzmanı Türkiye'ye gelecek.

Bazı hükümet yetkililerinin de katılacağı sempozyumlarda, özel olarak Türkiye ekonomisi ve "Gelecekte Türkiye'de finans" konusu da ayrıntılı olarak analizlendirilecek, incelenecek.

Read more...

Dolar, dibin dibini gördü

Dolar, tüm dünyada düşmeye devam ediyor. Aylardır dünya borsalarında kan kaybeden dolar, 13 Ekim itibariyle Türkiye'de de son 1 yılın en düşük seviyelerine gerilemiş oldu.

Euro/dolar paritesi 1.4874 ile son bir yılın en yüksek seviyesine çıkarken, buna takriben dolar da yine son bir yılın en düşük seviyelerine gerileyerek 1.454'lere kadar geriledi. ABD Doları en son 16 Ekim 2008'de bu seviyeleri görmüştü. Yani anlayacağınız, geçen bir yıl içerisinde dolar yerinde saymış oldu.

Bu düşüşü değerlendiren uzmanlar ve borsa yorumcuları, dolardaki düşüşün aksi yönünde, yani artış yönünde bir değişim beklemediklerini, dolardaki düşüşün devam edebileceğini belirttiler.

Read more...

Altın piyasası yeni rekorlara koşacak!

13 Ekim 2009 Salı

Türkiye'deki vatandaşların genellikle piyasaya sürmeye çekindikleri 6.000 ton altının değeri gittikçe artıyor. Şu anki son fiyat: 202.5 milyar dolar.

Bilindiği üzere geçtiğimiz günlerde, altın piyasasında işler olumlu gitmişti ve altın rekordan rekora koşmuştu. Bu rekorun ve süregelen artış eğiliminin daha ne kadar süreceği, konuşulan konular arasındaydı. Bu konuda ABD'li yatırımcılardan Jim Rogers, bir açıklama yaparak altının ons değerinin artmaya devam edeceğini, hatta önümüzdeki 10 yıl içerisinde 2 bin dolara çıkacağını söyledi. Özellikle Çin Merkez Bankası'nın yapacağı hareketler, altının ons fiyatının akıbetini de belirleyecek.

Read more...

Borsa'dan yepyeni bir rekor daha

İstanbul Menkul Kıymetler Borsası, günü yine yükselişle kapattı. Geçen haftanın son günü, 2009 yılının rekorunu kırarak kapanan borsa, bu haftanın ilk günü de yükselmeye devam etti ve günün sonunda yeni bir rekor kırmış oldu.

51.002,98 puandan kapanan borsa, halihazırda yılın en yüksek değerlerinde bulunuyor.

Hisse senetleri de günlük bazda yüzde 1.56 oranında artış gösterdi.

Borsa günün tamamını esas alacak olursak, 785 puan yükselmiş oldu.

Read more...

Bono piyasası faizi: 7.98

İstanbul Menkul Kıymetler Borsası Tahvil ve Bono Piyasası'nda faiz oranları açıklandı. Bono piyasasında faizler yüzde 7.98 olarak açıklandı.

Read more...

Dolar düşüyor; ABD yönetimi çaresiz

12 Ekim 2009 Pazartesi

Dolardaki düşüş, küresel piyasalarda da devam ediyor. ABD'li yetkililer ve hükümet ise bu konuda henüz bir önlem almış değil, dolar kurlarında yaşanan düşüşlere karşı çaresizce bir çıkış arıyorlar.

Obama'nın görevi aldığı günden itibaren dolardaki düşüş durdurulamıyor. Nitekim Obama göreve geldiğinden beri, dolar yüzde 13 oranında değer kaybetti.

Doların zayıflamasının elbette ABD'ye her anlamda zarar yaşattığı söylenemez. Mesela ihracatta doların düşmesi ABD'nin işine geliyor.

ABD'li yetkililerin en büyük korkusu ise ABD Doları'nın düşünün ardından meydana gelecek bir enflasyon faciası. Bu konuda ABD'li ekonomistlerin önlem aldığı da gelen bilgiler arasında.

Read more...

Ekim'de bankacılara süpriz olabilir

Bazı analistler, Ekim ayındaki karların, beklentilerin altında gerçekleşebileceği uyarısı yaptı. Özellikle krizin hala etkisinin sürmesi, böyle bir süprizin yaşanabileceği konusunda beklentileri artırıyor.

ABD'li analist Bove'un açıklamalarına göre, kredi artışlarında da beklenilen seviyelerin yakalanmasının zor olduğunu, beklentilerin karşılanmaması durumunda, yatırımcıların şaşkınlık yaşamaması gerektiğini söyledi.

Mortgage krizinin etkisinin azalmasına rağmen henüz bitmediği, bu nedenle borsadaki hissedarların çekimser davrandıkları, bu çekimserliğin de beklentileri aşağı çektiği bildiriliyor.

Read more...

Borsada temkinli olmak

11 Ekim 2009 Pazar

Parasını borsada değerlendirmek isteyenler, para hırsı ile hareket etmemeli, borsadan çekileceği anı iyi tespit etmelidir.

Özellikle Türkiye gibi gelişmemiş ya da gelişmekte olan ülkelerde borsa ile ilgilenenler, yatırımlarını kara dönüştürmek için daha dikkatli ve daha duyarlı olmalıdır. Atacağı adımlarda dikkatin yanı sıra, planladığı taktiklerle de borsanın gidişatını iyi sezmeli, ona göre adımlarını atmalıdır.

İMKB'de özellikle 2001 yılındaki krizden sonra yaşanan dalgalanmalarda birçok yatırımcı, parasından oldu. Bu dalgalı dönem, bu zamana kadar sürdü, halihazırda devam ediyor. Bu dönemlerde para değerlendirmede dikkatli olmak, hem yatırımcı hem de yatırımcının aldığı hisselerde ferahlama yaratır.

Borsa yatırımcısı, hisse senetleri hakkında iyice bilgilenmeli, analiz yöntemini iyi kullanmalıdır.

Read more...

Borsa, haftayı rekor ile kapadı

10 Ekim 2009 Cumartesi

İstanbul Menkul Kıymetler Borsasında (İMKB) Bileşik Endeksi 50 bin 217 puandan 2009 yılı rekoruyla kapandı.

Hisse senetleri günlük bazda ortalama yüzde 0,68 oranında değer kazandı. Endeksin seans içinde ulaştığı 50 bin 257 puanlık seviye de bu yılın en yüksek değeri olarak kaydedildi.

İMKB Ulusal 100 Endeksi, ikinci seansta 238 puan artarak 50 bin 217 puandan kapandı.

İMKB Bileşik Endeksi, bundan önce 50.000 puanlı seviyeleri en son dün 2. seansta görmüş, kapanışı ise 50 bin 377 puanla 15 Ocak 2008 Salı günü yapmıştı.

Hisse senetlerinin ikinci seanstaki ortalama değer artışı yüzde 0,48 oldu. İlk seanstaki 98 puanlık artış dikkate alındığında, Borsa endeksi günün tamamında 337 puan yükseldi. Hisse senetleri günlük bazda ortalama yüzde 0,68 değer kazandı.

Read more...

İşsizlik biterse kriz de biter!

Fransız Bakan Financial Times'a yorumladı, 'bigpara.com' da sizlere sunuyor! Kriz ancak işsizlik biterse sona erebilir! Küresel anlamda finans sektörünü köklü bir değişiklik bekliyor. Tüm dinamikleri altüst eden kriz hakkında Fransa Maliye Bakanı Christine Lagarde'ın FT’de yayınlanan açıklamaları aşağıdaki gibi...

‘Kriz sonrası finans sektörü üzerinde sayısız taslak yayınlandı. Özellikle bankacılık sektöründe yeni krizlere olanak vermeyecek bağlayıcı ve zorlayıcı düzenlemeler, Fransa ve İngiltere gibi büyük ülkeler tarafından kanunlaştırıldı. Sadece altı ay içerisinde, vergi istihbaratında 150’yi aşkın konuda karara varıldı ve bu reformlarla zor da olsa ülkeler vergi cenneti olmaktan çıkarıldı. Bilgi paylaşımını reddeden ülkeler 2010 Mart’ından itibaren karşılarında bir takım yaptırımları bulacaklar.

Geleceğe dönük olarak, genel standartlarda değişikliğe sebep olabilecek önemli adımlar da atıldı. Bankaların Sermaye stoku hakkındaki İkinci Basel Taslağı, herkesin ve ülke liderlerinin de kabul etmesiyle, 2011 sonrasında hayata geçecek.

Kolektif çalışmanın, krizle mücadelede en önemli adım olduğunu kabul etmemiz gerekmekte. Ekonomiyi stabilize eden teşvik paketlerinin ardı sıra kırmızı ışığın yeşile dönemeye başlaması tehlikeden kurtulduğumuz anlamına da kesinlikle gelmiyor. Kırılgan bir dönemde olduğumuz kesin ve daha yapacağımız sayısız çalışma önümüzde yer alıyor.

İlk olarak, doğru stratejiler üretmemiz, çıkış yollarını koordineli bir şekilde ve doğru zamanda gerçekleştirmemiz gerekmekte. Piyasalarda ki düzensizliğe ve işsizliğe karşı mücadelenin önemi olduğu kadar, artık sürdürülebilir büyümenin gerçekleştirilebileceği yeni alanlar belirlememiz ve bu alanlar hakkında somut çalışmalar yapmamız gerekiyor.

İkinci olarak, bankaları arası rekabeti düzenleyen, finansal stabilizasyonu ve verimi gözeten yeni kuralları dengeli bir şekilde hayata geçirmemiz gerekiyor. Maliye standartlarını düzenleyen yeni regülasyonların değişkenliği tetiklemek yerine reel amaçları karşılayacakları konusunda piyasaya güven vermeleri lazım.

Üçüncü olarak, bankaların, müşterilerine sağlayacağı sermaye konusunda zorluk çıkarmadan, daha fazla ve daha güvenilir kapital stoklaması gerekiyor. Bu özellikle Avrupa ekonomisinde büyük rol sahibi bankacılık için önemli bir sorun olarak karşımızda duruyor.

Ve son olarak, G20 ülkeleri yoksul ulusları savunucu ve kollayıcı bir tavra sahip olmalılar. Gelişmiş ülkeler olarak kendi sorunlarımızla meşgul olurken, daha kötü durumda ki ülkeleri unutmuş oluyoruz. Büyük Britanya ve Fransa, bu ülkelerde ki ekonomiyi destekleyen projelere yardım için IMF’ye gerekli sermaye yardımında bulunan ilk ülkeler.

Yolun yarısını geçmiş durumdayız. Geriye gidip geldiğimiz yere varabilir veya daha iyi ve güvenilir bir finans geleceğini birlikte inşa edebiliriz. Krizin ne zaman sona ereceği konusunda kesin bir cevap, şüphesiz yeni iş alanlarının yaratılması ve finans sektörünün disiplinli bir şekilde restore edilmesi olacaktır.

Read more...

İşte yeni döviz rezervleri

Merkez Bankası brüt döviz rezervleri, 2 Ekim tarihi itibariyle 257 milyon dolar azalarak, 70 milyar 96 milyon dolara indi. Merkez Bankasının brüt döviz rezervleri, 25 Eylül tarihi itibariyle 70 milyar 353 milyon dolar idi.

Merkez Bankası'nın 25 Eylül tarihinde 73 milyar 853 milyon dolar olan toplam rezervleri ise 2 Ekim itibarıyla 73 milyar 823 milyon dolara geriledi. Söz konusu rezervin 3 milyar 727 milyon doları altından oluştu.

DÖVİZ MEVDUAT HESAPLARI

Bankalardaki toplam döviz mevduat hesapları, 25 Eylül tarihi itibarıyla 121 milyar 187 milyon dolardan 122 milyar 193 milyon dolara çıktı.

25 Eylül itibariyle yurt içi döviz tevdiat hesapları toplamı da 101 milyar 615 milyon dolardan 102 milyar 677 milyon dolara yükseldi. Yurt dışı döviz tevdiat hesapları toplamı ise 6 milyar 148 milyon dolardan 6 milyar 77 milyon dolara indi.

DIŞ BORÇ ÖDEMELERİ

Türkiye, 1-7 Ekim tarihleri arasında 170,47 milyon dolar dış borç ödemesi yaptı.

Dış borç ödemesinin, 153,85 milyon doları Hazine, 2,62 milyon doları genel ve katma bütçeli idarelerin dokümantasyon, kitap bedeli, katılma payı, üyelik aidatı gibi ödemeleri ile MSB ve savunma sanayi ödemeleri gibi kalemler ve 14 milyon doları da Merkez Bankası ödemesinden oluştu.

Ocak ayında 999,74 milyon dolar, Şubat'ta 984,90 milyon dolar, Mart'ta 1 milyar 330,32 milyon dolar, Nisan'da 802,07 milyon dolar, Mayıs'ta 367,40 milyon dolar, Haziran'da 1 milyar 988,53 milyon dolar, Temmuz'da 542,92 milyon dolar, Ağustos ayında 588,08 milyon dolar, Eylül'de de 1 milyar 947,07 milyon dolar dış borç ödemesinde bulunan Türkiye, yılbaşından bu yana 7 milyar 477,66 milyon doları Hazine olmak üzere toplam 9 milyar 721,50 milyon dolar ödemede bulundu.

Türkiye, 2008 yılında 11 milyar 92,47 milyon doları Hazineye olmak üzere toplam 15 milyar 727,48 milyon dolar dış borç ödemesi gerçekleştirmişti.

Read more...

Altının yükselmesinin sebepleri

Doların uluslararası piyasalardaki değer kaybı altına ‘altın çağ’ yaşatıyor. Altının ons fiyatı dün 1.058 dolar ile tüm zamanların rekoruna imza attı.

Altını rekora taşıyan nedenler

Doların Euro ve diğer para birimleri karşısında değer kaybetmesi.
Doların rezerv para olarak kullanılmasına karşı alternatif arayışları.
Petrol fiyatlarının yükselişe geçmesi.
Belirsizlik ortamının tam olarak ne zaman biteceğine dair şüphelerin devam etmesi.
Alternatif yatırım araçlarından sağlanan gelirlerin azalması.
Dünya ticaret hacminin zayıflaması.

Dolardaki kayıp üzerine

Yatırımcıların, dolardaki kayıp üzerine altına yatırım yaptığı belirtiliyor. Uluslararası kurumların uzmanları ise altının ons fiyatının 1100 dolara kadar tırmanacağı görüşünde birleşirken, İstanbul Altın Borsası Başkanı Osman Saraç yılbaşından bu yana altın fiyatlarında yüzde 20 yükselişe dikkat çekiyor.

İngiliz gazetesinin haberi

İngiliz Independent gazetesinin, petrol zengini Körfez ülkelerinin, petrol ticaretinde doların yerini alacak para sepeti konusunda Rusya, Çin, Japonya ve Fransa ile gizli görüşmeler yürüttüğü haberi altına talep patlaması yarattı. Güvenli liman olarak nitelendirilen altının ons fiyatı bu açıklamanın ardından son üç işlem gününde rekor üstüne rekor kırdı. Böylece altın fiyatları spot piyasada 1058 dolar 20 sentle zirvesini yeniledi.

Mevsimsellik etkisi

Doların uluslararası piyasalardaki değer kaybı da altın fiyatlarındaki yükselişin nedenleri arasında yer alıyor. Doların rezerv para olarak kullanılmasına karşı alternatif arayışlar da gündeme geliyor. Öte yandan mevsimsellik etkisi de dikkat çekiyor. Her yıl ekim ayından itibaren yılbaşına kadar olan sürede altın fiyatlarında yükseliş gözleniyor.

Son 7 yıldır yükselişte

Altının ons fiyatındaki yükseliş özellikle son 7 yıldırdır dikkat çekici boyutta gerçekleşiyor. Özellikle 2002 yılına kadar olan dönemde 150-280 dolar arasında dolaşan altının ons fiyatı 2002 yılı başında 280 dolar civarında olan altın fiyatları dün 1058 doları aşarak yeni bir zirve yaptı. Böylece bu dönemden itibaren altının ons fiyatı yüzde 277 artış kaydetti.

Yüzde 20 artış gerçekleşti

Altın fiyatlarındaki yükselişi değerlendiren İstanbul Altın Borsası Başkanı Osman Saraç, bu yılbaşından itibaren yüzde 20 yükselişe dikkat çekerek şu bilgileri verdi: “ABD’nin büyük mali ve parasal teşviklerinin sonucunda doları daha da zayıflatması beklenirken dolara karşı bir alternatif olarak görülen altın yatırımcılardan gelen alımlarla dün 1058 dolar zirvesine taşıdı. Enflasyonun artma potansiyeline dair ortaya çıkan endişeler yatırımcıları altın almaya teşvik ediyor. Dünyanın en büyük altına dayalı borsa yatırım fonu SPDR Gold Trust’ın altın varlıklarında son dört gündür kaydedilen yükseliş yatırımcıların altına karşı talebini gösterdi.”

Mücevher alımlarını etkiliyor

Osman Saraç, fiyatların dolar bazında rekor seviyelere ulaşmasına karşın TL bazında altın fiyatları bu yılın başlarında kaydedilen gram 54.5 TL’lik rekor seviyenin altında seyrettiğine dikkat çekerek sözlerine şöyle devam etti: “TL’nin dolar karşısındaki güçlü seyri ülkemizde şu dönemde altın bozduranların fazla artmasını engelliyor. Diğer taraftan yüksek seyreden altın fiyatları dünya genelinde olduğu gibi ülkemizde de mücevher alımlarını olumsuz etkiliyor. Buna karşın altının bu seviyelere ulaşmasında önemli paya sahip olan yatırım talebi önemli ölçüde arttı.

Tam altının fiyatı 331 TL’ye yükseldi

ALTIN fiyatlarındaki yükseliş içeride de etkili oldu. haftanın ilk işlem gönü olan 5 Ekim Pazartesi günü 324 TL olan Cumhuriyet Altını’nın fiyatı salı günü 329 TL’ye dün ise 331 TL’ye yükseldi.

Read more...

8 Ekim borsa durumu

9 Ekim 2009 Cuma

8 Ekim 2009'da borsa, 843 puan yükseldi. Hisse senetlerine de yansıyan bu yükselişle birlikte İMKB 100 endeksi, günü 49.879 puandan kapattı.


Hisse senetleri ise ortalama %1.72 oranında değer kazandı.

Read more...

2009 sonu dolar tahmini

Cari ay sonu dolar kuru beklentisi 1.4876 TL’den 1.4842 TL’ye düştü. Yıl sonu dolar kuru beklentisi 1.5384 TL’den 1.5271 TL’ye gerilerken, gelecek 12 ay sonundaki dolar kuru beklentisi 1.5857 TL’den 1.5756 TL’ye indi.

Cari yıl sonu yıllık cari işlemler dengesi beklentisi 11 milyar 154.7 milyon dolardan 10 milyar 966.9 milyon dolara düştü.

Bir önceki ankette yüzde 5.5 olan cari yıl sonu küçülme beklentisi artarak 5.6’ya yükseldi. Gelecek yıl sonu büyüme beklentisi ise yüzde 2.8’den yüzde 3’e çıktı.

Read more...

Borsa ilk seansta yükseldi

8 Ekim 2009 Perşembe

Endeks ilk seansı bin 746 puanlık artışla 49 bin 782 puandan tamamladı. Hisse senetlerinin değer artışı ortalama yüzde 1,52 oldu.

Read more...

ABD Doları'na Çin Yuan'ından rest!

Çin doların tahtını sallayacak gibi görünüyor. Dün İngiliz Independent gazetesi doların geri planda kaldığı yeni bir dünya düzeninden bahsetmişti. Bugün de bigpara.com olarak yine bu görüşü destekleyen bir görüşü sizlerle paylaşıyoruz. İşte Evans-Pritchard'ın doların hegemonyasını kaybetmesi üzerine yaptığı yorum...

Çin, ilk kez toplu tahvil satışını geçen ay kendi para birimi ‘Yuan’la gerçekleştirmişti. Bu tarih belki de doların var olan hegemonyasının da bitişi oldu.

İki trilyon dolarlık rezerviyle dünya sıralamasında ilk sırada yer alan Pekin, şu ana kadar sürdürdüğü dolar stoklama politikası yerine, tedavüldeki parası yuanı, yeni küresel para birimine dönüştürmenin yollarını arıyor.

Değişim çanlarının çaldığını belirten yatırım uzmanları, sirkülasyondaki değişimin önemini ve tarihselliğini daha yeni yeni kavramaya başladıklarını belirtiyorlar.

Çin’in bu hareketi ile birlikte, Asya ve Latin Amerika’nın güçlenen ülkelerinin de bu değişimde yer alması, doların hegemonyasını gerçek anlamda tehdit ediyor ve bu farklılık, değişimin öncesinde iddia edildiği gibi, fiyatlarda herhangi bir yükselmeye yol açmıyor. Dün açıklanan piyasa raporlarında , Çin, Fransa, Japonya, Rusya ve Körfez ülkelerinin satışlarda euro, dolar veya Venedik dukası kullanması, fiyatların durumunda önemli bir farklılığa sebep olmadı.

HSBC Kur şefi David Bloom, dolar üzerinden gerçekleşen ekonomik faaliyetlerin artık üst sınırına ulaştığını, bu sebeple yatırımların euro, altın gibi diğer araçlara kaydığını söylerken, yaşananların Birinci Dünya Savaşı sonrası sterlin’in başına gelenlerle aynı olduğunu belirtiyor. Doların geçen yılki yükselişini, küresel likidite krizine bağlayan Bloom, var olan kuralların değiştiğini ve buna bağlı olarak sonuçlarında ilerleyen zamanda değişeceğini ifade ediyor.

Avrupa Merkez Bankası yöneticisi, Lorenzo Bini Smaghi, Çin’in zor bir kararın eşiğinde olduğunu fakat böyle devam etmesinin de yararına olacağını söylerken, ekonomisine kendi para birimiyle yön vermesiyle birlikte artık FED’in politikalarından da bağımsız olacağına vurgu yapıyor.
Yeni düzen, 1920’lerd ki beş veya dört kurlu, bölgesel aktörlerin güçlü olduğu ekonomik sisteme benzeyebilir. Böylece dolar yine güçlü ve etkin olarak süreçte yer alırken, euro, rupi ve yuan da ekonomide önemli bir yer teşkil ediyor olacak.

Read more...

Borsa 50 bin barajını aşar mı?

Hükümetin IMF anlaşmasına ‘yeşil ışık’ yakması ve faizlerin yüzde 8’in altına inmesiyle İMKB son 21 ayın zirvesine çıktı. Yurtdışı piyasalar da ‘yukarı’ hareketi destek verdi. İMKB dün 50 bin puanı gördükten sonra bir miktar geriledi. Peki İMKB’nin 50 bin puanı geçmesi için ne olmalı?

IMF ile yapılacak 45 milyar dolarlık yeni anlaşma beklentisi piyasaları uçurdu. Abdurrahman Yıldırım, bu haberin 6. kez “alındığını” hesaplamış. Bu arada anlaşma yapacağımız (!) IMF, artık eski IMF olmayacak. Dün sona eren İstanbul toplantılarında; IMF Başkanı Strauss-Kahn; “İstanbul kararları” olarak anılacağını söylediği temel değişiklik konusunda genel kurulu bilgilendirdi.

1- IMF’nin üstlendiği görev yeniden tanımlanıyor. Dünyanın her köşesine hızla ulaşabilen sermaye hareketlerinin olduğu bir dönemde finans sektörü ve makroekonomik politikalarını içine alan yeni bir görev tanımı yapılacak.

2- Esnek Kredi İmkânı (Flexible Credit Line): IMF’nin son başvurulacak kaynak (lender of last resort) olması amacıyla esnek kredi imkanının geliştirilecek.

3- İzleme görevi: Finansal İstikrar Kurulu tarafından oluşturulacak risk ölçümleme ve takip sistemleriyle çok yönlü denetim fonksiyonu ile finansal darboğazlar ve “bulaşma” olasılıkları erken teşhis edilmeye çalışılacak.

4- Kota paylaşımı ve oy haklarında gelişmekte olan ülkeler lehine iyileştirmeler yapılacak. Bir anlamda IMF’nin 186 üyesi ile birlikte geçen yılın sonlarında önerdiğim “Finansal Birleşmiş Milletlere” doğru gidiliyor. Mesele yaptırım gücünün ne olacağı. Bu nokta dün sona eren toplantıların bana göre en “zayıf” noktasıydı. Neden mi?

Strauss-Kahn’dan sonra beş ülkenin “guvernörlerini” dinledim genel kurulda. Bu beş ülkenin söylemlerinde ortak üç nokta vardı:

1- Esnek Kredi İmkânı genişletilsen (gerçek anlamda esnetilsin!)

2- Kotalar artırılsın,

3- Gelişmiş ülkelerin oy hakları arttırılsın!

Bu beş ülke kimdi derseniz: Türkiye, Çin, Hindistan, Fransa ve ABD.

Özellikle Çin, Türkiye ve Hindistan bir yana ama Fransa ve ABD... Hepsi yukarıdakilerin yapılması gerektiğini söylüyorlar. Bunların yapılmasına kim karar verecek? Tabii ki onlar! Onlar yapmayacak da kim yapacak bu işleri?

Birbirinden farklı bu beş ülkenin aynı şeyleri söylüyor olması size de garip gelmedi mi? Halen daha;

1- Gelişmiş ülkelerde bankacılık alanında gerçek anlamda güven sağlanamamışken,

2- İşsizliğe çare olmaya yönelik adım atılmıyorken,

3- ABD’de ev fiyatları halen daha düşerken (hem negatif servet etkisi hem de artmaya devam eden batık ev kredileri) ve halen deflasyon tehlikesi sürerken,

4- Reel sektöre yönelik henüz hiçbir “açılım yapılmamışken” icraate geçecek olanlar (!) “henüz” daha konuşma aşamasındalar.

IMF/DB tarafında tüm bunlar olurken İMKB, yeni anlaşma “umuduyla” 50.000 seviyesini gördü. Ardından bir kâr realizasyonu geldi. Peki bu seviye aşılabilir mi?

Her ne kadar 46.500 sonrasındaki çıkışın ne kadar “makul” olduğunu sorgulayan birisi olarak; 50 bin seviyesinin aşılmasının; 49.500 teknik seviyesinin üzerinde bir kapanış sayesinde mümkün olacağını düşünüyorum.

Neden derseniz, IMF anlaşması “yerel” bir gelişme ve bu yerel faktör zaten İMKB’nin diğer birçok piyasanın “fevkinde” performans göstermesini sağladı. Anlaşma sonrasında mutlaka bir kâr realizasyonu gelecek, yeniden diğer piyasalardaki hareketleri izlenmeye başlayacaktır.

ABD piyasalarındaki yükseliş patinaj yapmaya başladı. S&P’de 1.060 seviyesi kritik. Yukarı geçilir mi? İşsizlik başta olmak üzere ABD’den gelen temel veriler, güçlü bir sıçramanın zor olduğunu söylüyor. Yine de yılın son virajına girilmişken piyasalar düşüşe direnecektir. Bu çaba İMKB’nin 46.500-49.500 bandının korumasına yardımcı olacaktır.

İsrail’den sonra Avustralya Merkez Bankası’nın da faizleri artırması bedava para döneminin gelecekte bir gün sona ereceğinin ilk uyarıları. Böylesi bir politika değişikliğine daha var rahatlığı, pozisyonların korunmasını sağlıyor. Bu nedenle herkesin kulağı kirişte olsa bile kimse trenden inmek istemiyor.

İnşallah birisi (ABD’deki bilançolar ya da bir veri) yanlışlıkla çatapatı patlatmaz!

Read more...

Bu iddialar borsayı uçurdu

7 Ekim 2009 Çarşamba

1- İngiliz gazetesi Independent, Körfez ülkelerinin petrol ticaretinde kullanılmak üzere dolar yerine yeni bir para sepeti oluşturulması için Rusya, Çin, Japonya ve Fransa ile gizli görüşmeler yaptığını yazdı. Ardından dolar tüm dünyada değer kaybetti. Altının onsu 1044 doları aşarak rekor kırarken haber, adı geçen ülkelerce yalanlandı.

2 - Erdoğan’ın IMF’yle bağımsız gelir idaresi konusunda anlaşmazlığın çözüldüğüne dair açıklamasının ardından piyasada Stand-by anlaşmasının yakın olduğu ve 50 milyar doları bulacak bir kredinin masaya geldiği konuşulmaya başlandı. Bu haberlerle Borsa yüzde 3.17 yükselerek 21 ayın zirvesine çıktı.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın Wall Street Journal (WSJ) gazetesi ile yaptığı söyleşide IMF programı ile ilgili önemli açıklamaları dikkat çekmişti. Erdoğan, “Bizim yaptığımız kayıtdışı ekonomiyi kayıt altına almaktır. IMF’nin vergi otoritesinin tamamen siyasetten arındırılması isteğine de bu yüzden karşı çıktım. Bu konuda vergi otoritesiyle el ele çalışmak zorundayız” derken, IMF’nin vergi idaresinin bağımsızlığı talebine ilişkin ihtilafın da çözüldüğünü vurgulamış ve yeni IMF programının yakında olmasını istediğini de belirtmişti. Bu sözlerin ardından IMF ile ihtiyati stand-by şeklinde bir anlaşmanın en geç Kasım ayı içinde yapılabileceğine dair beklentinin kuvvetlenmesi, hatta 45-50 milyar dolar civarında bir rakamdan söz edilmesi piyasaları adeta uçurdu.

Bu iyimserlik havasından en çok pay alan yer ise İMKB oldu. Borsa’da hisseler günü yüzde 3.17’lik artışla kapatırken, 21 ayın zirvesine çıkan endeks 2009 yılının rekorunu kırdı. Borsa’da özellikle bankacılık hisselerine gelen yoğun talep dikkat çekti.

Yurtdışı da moral verdi

Geçen hafta ABD’den gelen olumsuz verilerle sarsılan yurtdışı piyasaların yeniden tırmanışa geçmesi de İMKB’deki alımları hızlandırdı. Büyük ekonomiler arasında ilk kez Avustralya Merkez Bankası’nın faiz artırımına gitmesi, tüm dünyada “işler düzeliyor” şeklinde yorumlandı. Fransa Borsası yüzde 2.59, Almanya Borsası yüzde 2.70, Londra Borsası ise yüzde 2.26 yükseldi. Rus Borsası’nda artış yüzde 3.54 olurken Wall Street de günün ilk dakikalarında yüzde 1.5 değer kazandı.

IMF kredisi bütçe açığını kapatır özel sektöre kaynak olur

IMF ile anlaşmanın, düşük maliyeti nedeniyle büyük olasılıkla stand-by düzenlemesi şeklinde olacağı, alınacak kaynağın, 2010 ve 2011 yılındaki bütçe açığının finansmanı ile özel sektöre kaynak aktarmada kullanılacağı belirtiliyor. Yetkililer, bu yılın finansman ihtiyacının 10 milyar dolar düzeyinde seyredeceğini, 2009 yılı ile ilgili bir sorunun olmayacağını ancak gelecek yıldan itibaren yüksek bütçe açığının, iç borçlanma açısından finansman ihtiyacını artıracağını vurguluyor.

Türkiye’nin, Meksika’nın da aldığı gibi 25-30 milyar SDR (Özel Çekme Hakkı-yaklaşık 50 milyar dolar) çekebilme imkanının bulunduğunu, yeni kota artışının da buna olumlu etkide bulunacağı belirtiliyor.

Türkiye’nin, cari açığının sorun olmadığını, ithalatın da ihracattan daha hızlı azaldığını vurgulayan yetkililer, bu nedenle dış finansman değil, iç finansmanın öne çıkacağını, bütçe açığının yüksek olacağı bir ortamda, iç borçlanma maliyetlerinin yükselmemesi ve ekonomik büyüme ile istihdamın artırılması amacıyla özel sektöre daha çok fon sağlama imkanının ön plana çıkacağını, bu çerçevede de IMF kaynağının önem kazanacağını ifade ediyor.

‘Türkiye en parlak örneklerden biri’

HSBC, gelişmekte olan piyasalara yönelik kapsamlı ekonomik araştırmaları kapsayan HSBC Gelişmekte Olan Piyasalar Endeksi’ni (EMI) hayata geçirdi.

Küresel finansal bilgi hizmetleri şirketi Markit tarafından üretilen satın alma yönetici endeksi (PMI) verileri kullanılarak hesaplanan EMI’de gelişmekte olan piyasaların üretim hacminin son bir yılın en yüksek seviyesine ulaştığı, istihdamın son 12 aydır ilk defa artış gösterdiği ve endeksin ikinci çeyrekte 50.7’den üçüncü çeyrekte 55.3’e yükselmesi kilit bulguları oluşturuyor. HSBC EMI’ye göre, geçen yılın ikinci çeyreğinden bu yana gelişmekte olan piyasalar imalat ve hizmet üretim hacminde en güçlü çeyreklik artışı gösterdi. Endeksin hayata geçirilmesi nedeniyle düzenlenen toplantıda konuşan HSBC Holdings Grup Başkanı Stephen Green, HSBC EMI’nin, gelişmekte olan piyasaların ekonomik sağlığının önemli bir fotoğrafını çektiğini söyledi. Green, Türkiye’ye ilişkin bir soru üzerine, “Türkiye, bizim stratejimizi nasıl geliştirdiğimize dair en parlak örneklerden birini teşkil etmektedir” dedi.

Read more...

İMKB ve dolardan yeni rekor

İstanbul Menkul Kıymetler Borsası 50 bin puana ulaşarak 2009 yılı rekorunu, altının ons fiyatı da 1045 dolarla tüm zamanların rekorunu kırdı. Dolar ise 1.47'nin altında hareket ediyor.

Piyasalarda olumlu rüzgarlar bugün de esmeye devam ediyor. Borsa dün kırdığı rekorun ardından bugüne yükselişle başlarken endeks 20 ay aradan sonra yeniden 50 binli rakamlara ulaştı. Borsadaki yükseliş ise yüzde 1.2 civarında gerçekleşti.

Hisse senetleri genel olarak artış gösterdi.

Read more...

Vadeli İşlem ve Opsiyon Borsası (VOB)

Merkezi İzmir'de bulunan Vadeli İşlem ve Opsiyon Borsası'nda (VOB) işlem saatleri yeniden düzenlendi.

Yapılan yazılı açıklamaya göre, VOB Yönetim Kurulu'nun aldığı karar uyarınca, bugüne kadar 09.15-17.15 saatleri arasında düzenlenen normal seans, 16 Ekim 2009 tarihinden itibaren, 09.15-17.35 saatleri arasında yapılacak.

Uzlaşma fiyatlarının ilanı, teminat tamamlama çağrılarının yayınlanması ve takas süresinin başlama saati ise 17.45 olacak. Takas süresi, eskiden olduğu gibi (T 1 Günü) 14.30'da tamamlanacak.

Read more...

Dolar kurunun sonu mu geliyor?

İngiliz The Independent gazetesi, Arap ülkelerinin petrol ticaretinde ABD para birimi doların kullanılmasına son vermek amacıyla Çin, Rusya ve Fransa ile gizlice görüşmeler yaptığını yazdı.

Gazete, bu gelişmeyi yeni dünya düzeninin açık ve net bir kanıtı olarak niteledi.

The Independent gazetesindeki Robert Fisk imzalı haberde Ortadoğu'nun yakın tarihindeki en büyük mali değişikliğin planlanma aşamasında olduğu belirtildi.

Gazete, Aralarında Suudi Arabistan, Abu Dabi, Kuveyt ve Katar’ın bulunduğu Körfez Arapları, Çin, Rusya, Japonya ve Fransa ile birlikte petrol alışverişinde doların kullanılmasına son vermeye hazırlanırken, doların yerine de Japon yeni, Çin yuanı, euro, altın ve Körfez İşbirliği Konseyi tarafından yürürlüğe sokulacak yeni bir para biriminin toplandığı bir sepeti esas almaya hazırlanıyorlar diye yazdı.

Gazete Rusya, Çin, Japonya ve Brezilya maliye bakanları ve merkez bankası başkanlarının hali hazırda gizlice toplantılar düzenleyerek petrolün dolarla fiyatlandırılmasına son vermeyi amaçlayan bu plan üzerinde çalıştıklarını kaydetti.

Böyle bir durumun gerçekleşmesi ABD, Çin ve Orta Doğu arasında gelecekte yeni bir savaşın eşiğine gelinebilir mi? sorusunu akıllara getiriyor. Bölgedeki büyük gücün kim olacağı belki de böyle bir savaşla ortaya çıkacak. Çin'deki petrol ihtiyacı ABD'den çok daha fazla seviyelere yükseldi. Çünkü ABD'deki büyüme daha az petrole dayalı bir büyüme. Bu durum da doğal olarak doların daha geri plana itilmesine yol açıyor. Çin bankalarına göre doların gerileyişi altını ön plana çıkarabilir. Abu Dabi, Suudi Arabistan, Kuveyt, Katar gibi Arap ülkeleri tahmini 2.1 trilyon dolarlık bir rezerv ellerinde bulunduruyor.

ABD'nin ekonomik gücünün geri plana itilmesinin diğer bir nedeni de bir süredir devam eden resesyona bağlanabilir. Bu noktada 'Çin yeni finansal güç olabilir mi?' sorusuna da bir anlamda cevap bulunuyor. Çin, petrol ihtiyacının yaklaşık yüzde 60'ını Orta Doğu ve Rusya'dan temin ediyor. Öte yandan bölgeye yaptığı ihracat da her geçen gün artıyor.

Otomotivden silah sanayisine kadar her alanda ihracat yapıyor. Çin'in bu önlenemez yükselişi karşısında dün Avrupa Merkez Bankası Başkanı Jean-Claude Trichet, Çin'e yuan'ın dolar karşısında değerli hale getirilmesi konusunda uyarıda bulundu. Bu yükselişin Çin'in dünya para piyasasına farklı bir baskı uygulayacağını belirten Trichet, dengesiz bir düzenin oluşabileceğini de söyledi.

Çin'in finansal kaynakları Başkan Obama'nın ABD ekonomisini tamir etmek için çok yoğun çalıştığını ama belki de geç kalmış olabileceğini vurguladı. Çin birimleri en fazla 9 yıl içinde dünyadaki geçerli para biriminde bir dönüşüm olacağını söylüyor.

Read more...

Borsa 100 bin olur mu?

Krizden önce endeksin aşırı şiştiği söylenmiyordu. Kriz öncesi fiyatlara gelmemiz ve hatta bu hızla, geçecek olmamız mantıklı değil. Kimse, "mantık aramayın sürüyü takip edin" demesin.

Makro düzelmeler, düzelme oranlarıyla 2011 yılı sonunda bile hala işsizlik bugünkü seviyelerde olacak. Büyüme her yıl %7-8 olsun ki 2012 de ancak kriz öncesine dönelim. Nasıl olacak bu? Bir tek faiz düşüşünden edilen banka karlarından başka ne var elimizde? O bankaların da %50 yabancıda. Temettü dağıtsalar bunu da yarısı yabancının. Bir de borsadaki şirketlerin de %70'i yabancıda. Ülkemize yararlı olacak para yok ortada neredeyse. Karlar bizim bile değil. Her an dışarıya transfer edilebilir. ÖTV ve KDV indirimi de bitti, kış aylarında petrole gelecek zamları da hesaplarsak büyüme beklenildiği kadar olmayabilir.

İnsanlar son 1 yıldır birikimlerini tüketiyor. Önümüzdeki dönemde bu birikimler de azalmış olacak. Olmayan parayı harcatın da görelim. İMF den gelecek döviz ancak yabancıya yarar. Yatırıma dönüşeceğini düşünen yanılır. Düşük kurdan parasını dövize çevirip ülkemizden kazandıklarını paşa paşa yurt dışına çıkarabilirler.

Faiz indirimlerinin sonuna yaklaştık. Hele bir de enflasyon başlarsa bırakın indirimi artırım gündeme gelecek. 2010 banka yılı da olmayacak. Sanayi üretimi de patlamayacak. Önümüzde seçim var, ortalık daha da karışacak.

Tüm bunlara rağmen "borsa 100 bin olur" demek, hayalcilikten öteye geçmez. Özellikle kısa vadede.

Read more...

Borsa yılın rekorunu kırdı

6 Ekim 2009 Salı

İstanbul Menkul Kıymetler Borsası (İMKB) Bileşik Endeksi, 49.266.369 puana kadar çıkarak bu yılın en yüksek seviyesine ulaştı.

Dün 47.948,41 puandan kapanan İMKB Bileşik Endeksi, 642,64 puan ve yüzde 1,34'lük artışla 48.591,05 puandan güne başladı. İlk dakikalardan itibaren yükselişe geçen endeks, seansın ilk yarısını 48.725,92 puandan geçti.

Seansın son yarım saatine girilirken 49.000 puanı zorlayan endeks 49.266,26 puana kadar ulaşarak bu yılın seans içi rekorunu kırdı.

Endeks, bundan önce seans içinde en son 49.000 puanlı seviyeleri 18 Ocak 2008'de görmüş, gün sonu kapanışı ise 49.093,83 puanla 16 Ocak 2008 Çarşamba günü yapmıştı.


DÖVİZ RAPORU

İstanbul'da dolar, avro ve sterlinin alış-satış fiyatları, saat 12.00 itibariyle şöyle:


ABD Doları 1,4650 1,4690
Avro 2,1570 2,1620
Sterlin 2,3200 2,3350

Read more...

Altının ons fiyatı rekor kırdı

ABD dolarının değer kaybetmesiyle altının ons fiyatı gün içinde 1.042,55 dolarla tüm zamanların rekorunu kırdı.

Gün içinde rekor üstüne rekor kıran altının ons fiyatı Avrupa’da en son 1.042,55 dolara çıkarak, tüm zamanların en yüksek seviyesine ulaştı. Dün New York’ta altının ons fiyatı 1.016,65 dolardan işlem gördü. Daha önce altının ons fiyatı Mart 2008’de 1.032,80 dolarla tüm zamanların rekorunu kırmıştı.

SON SEKİZ AYDIR SÜREKLİ ARTIYOR

Uzmanlar, faiz oranlarının neredeyse sıfır olduğu bir durumda, altına geçmenin ek maliyetinin sıfır olması yüzünden yatırımcıların altını daha cazip bir yatırım aracı olarak gördüğünü söylüyorlar. Quantitative Commodity Research şirketinden Peter Fertig, mücevhere olan talebin artması nedeniyle son çeyrekte altın fiyatının yükseleceğini, “Yalanlansa bile, Körfez ülkelerinin petrol fiyatını sadece dolara değil, para sepetine sabitlemeyi istediği yönündeki spekülasyon, dolar diğer para birimleri karşısında değer kaybederken altın için olumlu bir unsur” dedi.

AngloGold Ashanti Üst Yöneticisi Mark Cutifani, gelecek 12 ayda altının ons fiyatının 950-1,100 dolar aralığında seyredeceğini, ABD ekonomisinin gerilemeye devam etmesi ve yatırım talebinin artması halinde altının ons fiyatının 1,100 dolar seviyesini kırabileceğini ifade etti. Altın ile birlikte diğer değerli metallerin de değeri arttı. Gümüşün ons fiyatı yaklaşık iki haftanın en yüksek değeri olan 17,25 dolara, platinin ons fiyatı 1,312 dolara ve altının ton fiyatı da yüzde 2,4 artarak 6,060 dolara çıktı.

PETROL 72 DOLARA YAKLAŞTI

Bu arada petrolün fiyatı 72 dolara yaklaştı. Uluslararası piyasalarda doların değer kaybetmesi ve borsaların artmasıyla ABD ham petrolünün varil fiyatı Kasım ayı teslimi 1,37 dolar artışla 71,78 dolara çıktı. Londra Brent tipi ham petrolün varil fiyatı da 1,52 dolar yükselişle 69,56 dolar oldu.

Read more...

Borsa coştu, dolar düştü

Gösterge tahvilin bileşik faizi tarihte ilk defa yüzde 8 seviyesinin altına inerek yüzde 7.94'u gördü. Faizden destek alan borsa yüzde 2 artışla 47 bin 800 sınırına yükseldi, dolar 1.4840 liraya geriledi.

Faizlerdeki rekor serisi bugün de devam etti. Hazine'nin yaptığı ihalede bileşik faizin yüzde 7.38 seviyesinde oluşması piyasa faizlerini de etkiledi. Gösterge tahvilin bileşik faizi Haizne ihalesinden sonra yüzde 7.94'e kadar inerek tarihte ilk kez yüzde 8'in altına gerilemiş oldu.

Faizdeki düşüşün borsaya alım getirdiği dikkat çekerken, yurtdışı piyasalardaki yatay seyre rağmen İMKB'de hızlı bir çıkış izlendi. İMKB Ulusal 100 Endeksi günü yüzde 2.33 artışla 47 bin 948 puandan tamamladı.

Read more...

HSBC Seo'sundan kriz uyarısı

'Acaba ikinci bir kriz mi geliyor?' tartışmalarına HSBC CEO’su Michael Geoghegan’dan da bir yorum geldi. İkinci bir resesyon sürecinin tellallığı yapıldığı şu günlerde işte dünya devi bankanın CEO’sunun Fİnancial Times’taki yorumu…

HSBC CEO’su Michael Geoghegan, gelecek aylar içinde ortaya çıkabilecek ikinci bir kriz olasılığı yüzünden şirketin büyümesine yönelik tüm çalışmaları şimdilik iptal ediyor.

Krizden çıkışta V veya W süreçlerinden hangisinin geçerli olacağı sorusuna, ikinci yanıtını veren tecrübeli CEO, kriz sonrası iyileşmenin detaylı bir şekilde irdelenmesi gerektiğini, tekrar oluşabilecek bir krizin, kendilerini hızlı büyüme konusunda şüpheci yaklaşmalara ittiğini belirtiyor.

Michael Geoghegan ile birlikte ABD’nin bir başka büyük şirketi General Electric CEO’su Nani Beccalli de, hükümetin büyük rakamlar içeren krizden çıkış stratejileri hakkında aynı görüşü paylaşıyor. Ekonomiye aktarılacak büyük rakamların vaktinden önce yapılmış hamleler olabileceği konusunda endişelenen Beccali, kriz sonrası yapılan planlara temkinli yaklaşanlardan. Geoghegan, on gün önce HSBC yönetim toplantısından sonra yaptığı açıklamada, en kötünün henüz gerçekleşmediğini kar oranlarında azalma yaşanacağının kesin ve gerçek olduğu belirtti.

Nani Beccalli kriz sonrası umut ışığını gören ilk işadamlarından bir tanesi. Özellikle hükümetlerin hazırladığı teşvik paketlerine şüpheci yaklaşmada fayda gören deneyimli CEO, hızlı davranmanın ikinci bir resesyona, ağır bir müdahalenin ise enflasyona ve sonrasında oluşabilecek ikinci bir krize neden olabileceğini düşünüyor.

HSBC yüzde 8,8’ lik çekirdek katmanı ve yüzde 10,1 başlık katmanıyla birlikte bankalar arasında lider sermaye kuruluşlarının başında geliyor.

Read more...

Ekonomide 2023 hedefleri

Dersine çalışan ekonomi kurmaylarımız, yukarıda açıkladığınız 2. balon dönemin bir benzerini kanımca daha denetim altında tutulanını inşaa etme amacındalar. İstanbul Finans Merkezi hedefi de bu büyük amacın bir parçası. Şimdi diyebilirsiniz ki Türkiye Wall Street e meydan mı okuyor? Hayır ama bir nevi bulanık suda balık avlıyor. Obama acemi, bir çok dertle boğuşan ABD , çalışıp çabalayan Türkiye yi ''Nasıl olsa bir gün elime düşecek o zaman geldiğinde ümüğünü sıkarım...'' düşüncesiyle kendi işine yoğunlaşmışken; Türkiye bir taraftan ekonomik altyapısını hukuki ve fiziki şartların iyileştirilmesiyle güçlendirirken, bir taraftan da dış politikada ön şartsız iyi ilişkiler içinde bulunduğu komşularıyla (90' lı yıllarda nerdeyse tamamıyla savaşın eşiğine geldiğimiz) ekonomik ilişkilerini güçlendirmektedir.

Kendi içinde güven ve istikrarı sağlayacak olan bir Türkiye bölgesindeki sermayeyi de bünyesine çekecek ve Balkanlar ve Orta Doğu nun finans merkezi olacaktır. 2023 yılında bölgesel bir ekonomik güç olan Türkiye devam eden yıllarda yeni hedefini belirleyebilir. Unutmayalım ki 2001 in üzerin den 8 yıl geçti IMF yine Türkiye ye geliyor fakat bu sefer turist olarak

Read more...

Ekonomik sürdürülebilir büyüme

5 Ekim 2009 Pazartesi

Dünya Bankası-IMF İstanbul Zirvesi'nde gündeme gelen iki konudan birisi, önde gelen ekonomilerin, ABD'nin, İngiltere'nin ve Japonya'nın kamu borç stoku/GSYH oranlarının ciddi ölçüde yükseleceği gerçeği.

Read more...

Borsa düzeltmeleri sınırlı

En cazip borsalardan birinin Türkiye'de olduğunu söyleyen İMKB Başkanı Erkan, Yılbaşından bu yana, 10 binin üzerinde yerli yatırımcı yeni hesap açtırdı dedi. Erkan, büyük şirketlere ve Özelleştirme İdaresi'ne halka arzın tam zamanı mesajı da verdi.

İstanbul Menkul Kıymetler Borsası (İMKB) Başkanı Hüseyin Erkan, yabancıların yanı sıra, yerli yatırımcının da büyük şirketlerde halka arz beklediğini belirterek, Halka arzın tam zamanı. Özelleştirme İdaremiz de halka arzı mutlaka düşünsün dedi.

Erkan, krizden dünyadaki bankacılık sektörünün etkilendiğini düşünen yatırımcıların, Türkiye'de de aynı şeyin olmasını bekleyerek piyasadan çekildiğini, özellikle de banka hisselerini sattığını söyledi. Ancak yıl sonu bilançolarında ve bu yılın ilk çeyreğinde bankaların çok iyi kârlar elde ettiğinin görüldüğünü kaydeden Erkan, Bu defa uluslararası yatırımcılar burada bir şeyin yanlış gittiğini düşünerek, hemen tekrar bankacılık sektörüne yatırıma başladılar. Bankacılık kağıtlarını almaya başladıklarında da borsada ciddi bir artış oldu diye konuştu.

1 milyar dolar geri döndü

İMKB'nin bu yıl dünyada en iyi performans gösteren iki borsadan biri olduğunu vurgulayan Erkan, şöyle devam etti: Endeksimiz yılbaşına göre yüzde 65'in üzerinde artmış durumda. Son dönemdeki ekonomik göstergeler oldukça olumlu. Ben, üçüncü çeyrekteki rakamların ciddi şekilde iyileşmenin işareti olarak çıkacağını düşünüyorum.

Tabii, 'krizden kurtuluyor muyuz' sorusunun çok kolay verilebilecek bir cevabı yok. Ama iyileşmenin işaretleri kesin olarak görünüyor. Yılbaşından bu yana hisse senedi piyasasında 1 milyar dolar civarında bir giriş oldu. Krizin ardından çıkış da aşağı yukarı 1,5 milyar dolar civarındaydı. İkinci el piyasasından 3 milyar dolar çıktı ama 2008 ortasında yani krizin ortasında Türk Telekom'da halka arz vardı. Orada 1,5 milyar dolarlık yabancı girişi vardı. Dolayısıyla net çıkışı 1,5 milyar dolar olarak kabul ediyoruz. Yılbaşından bu yana bunun 1 milyar doları dönmüş oldu.

Düşük getiriler yerliyi borsaya çekti

İMKB Başkanı, yerli yatırımcının da piyasaya girmeye başladığını, bunun da kendileri açısından pozitif bir gelişme olduğunu ifade etti. Yılbaşından bu yana Merkezi Kayıt Kuruluşuna, 10 binin üzerinde yerli yatırımcının yeni hesap açtırdığını bildiren Erkan, Üstelik yeni halka arz yok. Buna rağmen yerli yatırımcımız yeniden piyasaya gelmeye başladı. Bunda krizden çıkıyoruz beklentilerinin olması de etkili. Ayrıca getirilerde tek haneli rakamlara indik. İnsanlar daha yüksek getiri arıyorlar. Bunun sonucu olarak hisse senetleri piyasasını alternatif olarak görmeye başladılar dedi.

Borsada düzeltmeler sınırlı olur

Hüseyin Erkan, bundan sonraki sürece ilişkin değerlendirmeleri sırasında da, yeni dönemin nasıl olacağının tam olarak bilinemeyeceğini, ancak sadece bizde değil, tüm ülkelerde hisse senedi piyasalarında pozitif gelişme bulunduğunu vurguladı. Tüm dünyada son çeyrekte düzeltmenin olacağı beklentisi olduğuna da dikkati çeken Erkan, şunları söyledi: Dünyada likidite o kadar fazla ki, hep 'düzeltme gelecek' diye bir beklenti var. Düzeltme geldiğinde para nereye gidecek? Çıktınız buradan, kağıdınızı sattınız. Paranızı nereye koyacaksınız? Piyasada korkunç bir likidite var. Gideceği yer de sınırlı. Ya emtiaya gidecek, ya hisse senetlerine gidecek ya da gayrimenkule gidecek. Bence hepsine gidecek. Hisse senetleri bunu tek başına ememez. Türkiye'de de hisse senetlerine biraz gelir, ki geldi, gayrimenkule de gidecektir. Emtia fiyatlarını da etkileyecektir. Önümüzdeki dönemde olabilecek düzeltme sınırlı düzeltme olacaktır. Kâr realizasyonu şeklinde gerçekleşecektir. Bundan sonra biz 2010 beklentileriyle piyasayı değerlendirmeye başlayacağız. 2010 için bütün dünyada olumlu, pozitif beklentiler var. 2010'un olumlu beklentileri borsada da yavaş yavaş alınmaya başlandı. Gelişmekte olan ülke borsalarının fiyat/kazanç oranları şu anda yüzde 21, gelişmiş ülkelerin yüzde 25-26 civarında. Bizde ise yüzde 16. Biz, diğer piyasalara göre şişmiş de değiliz

Read more...

Borsanın halka arzı

İstanbul Menkul Kıymetler Borsası (İMKB) Başkanı Hüseyin Erkan, küresel krizin etkilerinin hafiflemeye başladığı şu günlerin halka arzlar açısından en uygun zaman olduğunu söyledi.

İMKB'nin bu yıl dünyada en iyi performans gösteren 2 borsadan biri olduğunu ifade eden Erkan, "Endeksimiz yılbaşına göre yüzde 65'in üzerinde artmış durumda. Son dönemdeki ekonomik göstergeler oldukça olumlu." dedi. Yerli yatırımcının da piyasaya girmeye başladığını dile getiren Borsa Başkanı, yılbaşından bu yana Merkezi Kayıt Kuruluşu'na 10 binin üzerinde yerli yatırımcının yeni hesap açtırdığını aktardı. Erkan, "Büyük şirketler halka arz edilirse, talebin fazla olacağını düşünüyorum. Yıl sonuna kadar 1-2 tane orta ölçekte veya büyük şirketten halka arz bekliyorum." diye konuştu.

Read more...

Merkez Bankası faizleri ve mevduat faizi

4 Ekim 2009 Pazar

Merkez Bankasinin faizleri indirmesi ile piyasadaki mevduat faizi arasinda alaka var.

Son kez yaziyorum; Durmus'un ne karar aldigi ne dedigi faiz icin ne soylediginin piyasadaki faiz ile hicbir alakasi yoktur. Faiz, parasini alan ve satan arasindaki bir piyasanin olusturdugu paranin fiyatidir. Eger yarin Suudi Arabistan Krali ben xyz milyar dolarlik TC Hazine bonosu istiyorum hangi faizden olursa olsun dese ve Durmus'ta ayni gun faizleri %15 e cikarsa inanin TC Bono faizleri %5'e belki %4'e duser.

Read more...

Yeni haftada VOB 24

Cuma akşamki zorlama bir toparlanma çabasıydı. Dax bile toparlanamadı sadece paritedeki olumluluk garipti. Vix yine yükseldi ve dow daki tepki çok cılız ve isteksizdi durumlar şimdilik düşüşe devam şeklinde. Pazartesi 12 de avrupa perakende satışlar var kötü bekleniyor dahada kötü gelebilir. Akşam da ISM Non-Manufacturing PMI verisi var iyi bekleniyor ama üretimle ilgili hiçbir verinin bu aralar iyi gelebilceğini sanmıyorum. Dolayısıyla pazartesi dünya kırmızıya devam eder.

Bizi zorla tutmaya çalışıyorlar yok imf anlaşma oyunları yok 6-7 ekim istanbul toplantısı falan adamlar açıkça bu toplantıların tr ile hiç bir ilgisi yok diyor biz zorla olumlu bir haber çıkarmaya çalşıyoruz. Özellikle vob-30 u tutmak için uğraşıyorlar. Pazartesi açılış tahminim 59.20 civarlarından açarlar sonra kıramadığı 58.80 leri denerler ardından 58.40 var ve en altta şimdilik tutmasını beklenen 57.60 seviyeleri var.

Read more...

Borsa 105 puan geriledi

2 Ekim 2009 Cuma

Endeks günü 105 puanlık kayıpla 47 bin 804 puandan tamamladı. Hisse senetlerinin değer kaybı ortalama yüzde 0,22 oldu.

Read more...

Enflasyon yükselmeye başladı

Perakende fiyatlar yüzde 0,57, toptan fiyatlar yüzde 1,45 oranında artış gösterdi.

İstanbul'da, bu yıl eylül ayında perakende fiyatlar yüzde 0,57, toptan fiyatlar yüzde 1,45 oranında artış gösterdi.

İstanbul Ticaret Odası (İTO) tarafından yapılan açıklamada, İstanbul için hazırlanan 1995 bazlı Ücretliler Geçinme İndeksi'ne göre eylül ayında perakende fiyatlarda yüzde 0,57, toptan fiyatlarda yüzde 1,45 artış kaydedildiği belirtildi.

Açıklamada, fiyat endekslerinin 2009 yılı Eylül ayının bir önceki yılın aynı ayına göre karşılaştırmasında, perakende fiyatlarda yüzde 8,01, toptan fiyatlarda ise yüzde 0,79 oranında artış kaydedildiği duyuruldu.

İndekslerde 24 aylık serilerden oluşan yıllık ortalama artış hesabına göre, 2009 yılı Eylül ayında 1995 bazlı Ücretliler Geçinme İndeksi, yıllık ortalama yüzde 8,97, Toptan Eşya Fiyatları İndeksi ise yıllık ortalama yüzde 3,18 oranında artış gösterdi.

Yılın 9 aylık döneminde, bir önceki yıl sonuna göre artışlar ise 1995 bazlı Ücretliler Geçinme İndeksinde yüzde 5,72, toptan fiyatlar endeksinde yüzde 1,92 olarak gerçekleşti.

Ücretliler Geçinme Endeksi

İTO'dan yapılan açıklamaya göre, 2009 yılı Ağustos ayında yüzde 0,19 artış izlenen 1995 bazlı İstanbul Ücretliler Geçinme Endeksi, Eylül ayında yüzde 0,57 artış gösterdi.

Perakende fiyatlarda 2008 Eylül ayında yüzde 6,29 artış gösteren dokuz aylık değişim oranı, bu yılın aynı döneminde yüzde 5,72 olarak gerçekleşti. 2009 yılı Eylül ayı, bir önceki yılın aynı ayı ile karşılaştırıldığında perakende fiyatlardaki yıllık değişim yüzde 8,01 olurken, söz konusu endeks 2008 yılında yüzde 13,64 artmıştı.

Endeksin 2009 yılı Eylül ayı itibariyle 12 aylık ortalama artış oranı yüzde 8,97 olurken, bu oran 2008 yılının aynı döneminde yüzde 13,42 seviyesinde gerçekleşmişti.

Read more...

Döviz Rezervleri tükeniyor

Merkez Bankası brüt döviz rezervleri, 25 Eylül tarihi itibariyle 252 milyon dolar artarak, 70 milyar 353 milyon dolara çıktı. Merkez Bankasının brüt döviz rezervleri, 18 Eylül tarihi itibariyle 70 milyar 101 milyon dolar idi.

18 Eylül tarihinde 73 milyar 601 milyon dolar olan Merkez Bankasının toplam rezervleri ise 25 Eylül itibarıyla 73 milyar 853 milyon dolara yükseldi. Söz konusu rezervin 3 milyar 500 milyon doları altından oluştu.

DÖVİZ MEVDUAT HESAPLARI

Bankalardaki toplam döviz mevduat hesapları, 18 Eylül tarihi itibarıyla 119 milyar 98 milyon dolardan 121 milyar 187 milyon dolara çıktı.

18 Eylül itibariyle yurt içi döviz tevdiat hesapları toplamı 99 milyar 934 milyon dolardan 101 milyar 615 milyon dolara, yurt dışı döviz tevdiat hesapları toplamı da 5 milyar 879 milyon dolardan 6 milyar 148 milyon dolara yükseldi.

DIŞ BORÇ ÖDEMELERİ

Türkiye, 1-30 Eylül tarihleri arasında 1 milyar 947,07 milyon dolar dış borç ödemesi yaptı.

Dış borç ödemesinin, 1 milyar 661,21 milyon doları Hazine, 242,79 milyon doları genel ve katma bütçeli idarelerin dokümantasyon, kitap bedeli, katılma payı, üyelik aidatı gibi ödemeleri ile MSB ve savunma sanayi ödemeleri gibi kalemler ve 43,07 milyon doları da Merkez Bankası ödemesinden oluştu.

Ocak ayında 999,74 milyon dolar, Şubatta 984,90 milyon dolar, Martta 1 milyar 330,32 milyon dolar, Nisanda 802,07 milyon dolar, Mayısta 367,40 milyon dolar, Haziranda 1 milyar 988,53 milyon dolar, Temmuzda 542,92 milyon dolar, Ağustos ayında 588,08 milyon dolar, Eylül'de de 1 milyar 947,07 milyon dolar dış borç ödemesinde bulunan Türkiye, yılbaşından bu yana 7 milyar 323,81 milyon doları Hazine olmak üzere toplam 9 milyar 551,03 milyon dolar ödemede bulundu.

Türkiye, 2008 yılında 11 milyar 92,47 milyon doları Hazineye olmak üzere toplam 15 milyar 727,48 milyon dolar dış borç ödemesi gerçekleştirmişti.

Read more...

Yeniden kriz sürecine girebiliriz

IMF Başkanı Dominique Strauss-Kahn, zafer ilan etmek için çok erken olduğunu belirterek, Krizin artık arkamızda kaldığını söylemek için çok erken. Ancak işler daha iyiye gidiyor dedi.

Kahn, Bilgi Üniversitesi Dolapdere Yerleşkesi'nde öğrencilerle bir araya geldiği konferansta yaptığı konuşmada, kriz nedeniyle işyeri kapanan ve işsiz kalanlar için krizin atlatılmış olmadığının altını çizdi.

Kahn, Dolayısıyla zafer ilan etmek için çok erken. Krizin artık arkamızda kaldığını söylemek için çok erken. Ancak, işler daha iyiye gidiyor. Bunu söylemek mümkün. Bu arada hükümetler için çok zor bir soru... Hem mutlu olmak, hem iyileşmeden dolayı bir huzur içine girmek... Öte yandan (hayır kriz bitmedi daha çalışmamız gerekiyor, daha sorunlarımız olacak.) Gelecekte böyle söylemlerde bulunmak elbette zor. Bu, iletişim açısından da çok zor. Aslında memnunum, bu tarz mesajlar vermek zorunda olmadığım için... dedi.

İşsizliğin, krizin bittiğini söylemek için erken olmasının en önemli nedenlerinden biri olduğuna işaret eden Kahn, Türkiye gibi bir ülkede belki daha bir yıl gibi bir süre devam edecek. İyileşmenin sağlamlaştığının açık olması konusunda tamamıyla emin olamazsınız. Önümüzdeki 12 ay içinde, işsizlik evet, artık azalıyor diyebildiğimizde krizin bittiğini söyleyebiliriz dedi.

Yeniden kriz sürecine geri dönme riski hala mevcut

Konuşmasında küçülme risklerine de dikkati çeken Kahn, şöyle devam etti:

Bazıları düşüşten, dibe vuruştan bahsediyor. (Bugün kriz biraz daha iyileşiyor diye önümüzdeki aylarda kriz kötüleşmeyecek diye birşey yok) diyorlar. Bu IMF'nin senaryosu değil. Ancak bu elbette mümkün. Dolayısıyla da, yeniden kriz sürecine geri dönme riski de hala mevcut.

Bunun iki nedeni var; bunlardan ilki, daha önce söylediklerinin tam tersini yapmak, yani zafer ilan etmek... (Artık krizden çıkış politikaları tesis edebiliriz) demek. Kriz boyunca yapılanları, örneğin merkez bankaları için likidite ya da merkezi hükümetler açısından mali kuralların yerleştirilmesi gibi konularda bu politikaların terk edilmesi durumunda böyle bir risk olacak.

İkinci olarak, (krizden çıkış stratejisine, 6 ay ya da 12 ay sonra (artık para politikalarında değişikliğe gidebiliriz) demek... Bugün henüz o gün değil. Bugün çok erken ve eğer hükümetler krizden çıkıldığını düşünerek o kararlarını çok erken verirlerse, o zaman evet, bir dibe iniş, bir vuruş söz konusu olacaktır.

Finans sektörünün iyileştirilmesi tamamlanmadı

IMF Başkanı Dominique Strauss-Kahn, diğer bir konunun ise Türkiye, ABD gibi modern ekonomilerin güçlü bir finans sektörüne ihtiyaç duyması olduğunu belirterek, bu konuda pek çok yol kat edildiğini ve çok şey yapıldığını, ancak finans sektörünün iyileştirilmesinin henüz tamamlanmadığını söyledi.

Bu konuda bazı ülkelerin diğerlerinden daha fazla etkilendiğini, yeni bankaların ise krizden o kadar çok etkilenmediğini kaydeden Kahn, Diyelim ki bir Türk bankasının bir Türk şirketine verdiği kredilerden bahsediyoruz... Burada şirket tarafından gerekli performans gösterilmediği takdirde bu, Türkiye'deki banka için de birtakım sorunlar anlamına geliyor. Dolayısıyla yalnızca ABD'deki konut sektörü değil, burada performans gösteremeyen krediler söz konusu. Bunun ne kadar sürede iyileştiği, ülkeden ülkeye göre değişecektir. Pek çok yol kat edildi. Ama hala burada yapılacaklar bitmedi. Dolayısıyla hala bazen kredi bulmanın zor olduğu, ekonomideki likiditenin olması gerektiği kadar iyi seviyelerde olmadığı bir durumda olduğumuzu söylemek gerekiyor şeklinde konuştu.

Read more...

Borsa yükselmeye devam ediyor

1 Ekim 2009 Perşembe

Analistler borsalarda son günlerde yaşanan yükselişlerin devam edeceği beklentisini tartışırken reel sektör 2010 için temkinli duruşunu koruyor.

Özellikle madencilik sektöründeki iyileşme ekonomik görünümün olumluya dönmesine neden olurken, hisse senetleri de üçüncü çeyrekte güçlü performans gösterdiler. Bu gelişmeler, piyasa uzmanlarının yükselişin süreceği konusunda daha iyimser olmalarına yol açtı.

Piyasalardaki durumu MarketWatch'a değerlendiren Frankfurt merkezli DWS yatırım şirketinin fon yöneticisi Martin Schneider, Gelen iyi haberlerin tüm hisse senetleri piyasalarının hep birlikte toparlanmasına yardımcı oluyor dedi.

VERİLER POZİTİF

Almanya'da Eylül işsizlik rakamlarının yükseliş beklentisine karşılık az da olsa düşük gelmesi, Avrupa piyasalarında sürpriz olarak algılanırken, yine İngiltere'de Eylül ayı tüketici güven endeksindeki iyileşme de borsalarda bir süredir görülen yükselşin Çarşamba da devam etmesini sağladı.

Piyasaların değer kazanmasında Eylül ayında Çin'de imalatın üst üste altıncı ayda da artış göstermesi etkili oldu.

Avrupa'nın en büyük 600 şirketinin hisselerini içeren Stoxx 600 Endeksi, Salı günü yüzde 0.2 oranında yükseldi. Böylelikle, endeksin, üçüncü çeyreğin başından bu yana toplam değer artışı da yüzde 18.4 oldu. Bu, endeksin 1999 yılının dördüncü çeyreğinden bu yana elde ettiği en büyük çeyrek dönemlik yükselişe denk geliyor.

ZİRVE SEVİYELERİNDEN UZAĞIZ

Schneider, hisselerin hareketine çok aşağı seviyelerinden başladığını da belirterek, üçücü çeyrekte sert yükseliş yaşanmasına rağmen fiyatların geçen seneki seviyelerini henüz yakaladığını ancak kriz öncesinde 2007 ortasında gördüğü son yılların en yüksek seviyelerinin oldukça altında olduğunu ekledi.

MarketWatch'ta yer alan bu olumlu görüşe rağmen beklenmeyen veriler de borsalarda yönün tam olarak yukarı çizilmesini engelliyor. ABD'de Salı günü açıklanan tüketici güveninde görülen sürpriz düşüş, hisselerin değer kaybetmesine neden oldu.

REEL SEKTÖR TEMKİNLİ

Bununla birlikte her ne kadar finans piyasaları geleceğe olumlu baksa da reel sektör temkinli duruşunu sürdürmeye devam ediyor.

Habere göre, Marks & Spencer CEO'su Stuart Rose, Her ne kadar piyasa önünü daha iyi görüyor ve tüketicilerin [ekonomiye] güveni artmış gibi görünse de, biz görünüm ile ilgili temkinli duruşumuza devam ediyoruz. 2010'un zor bir yıl olmasını bekliyoruz ve işlerimizi de bu [beklentiyle] uyumlu şekilde sürdüreceğiz dedi.

Read more...

Önümüzdeki günlerde endeksin durumu

İMKB100 48,200 - 48,500 araliğina kadar gider. Oradan gelecek satişlarla 47,300 lere kadar verirler.

Zirvede gelen daha önceki satişlara bakabilirsiniz.

İMKB30 ise 61 binin üzerini zorlar.

VOB'da 61 binin üzerini 0 a yakın makas ile görür.

SPOT İMKB 60 binin altına düşmüşken vadeliyi ise 60 binin az üzerinde veya 59,850 üzerinde tutarlar.

SPOT piyasa eksi kapanirken, vadeli ise %0,25 artı yada ekside kapanır.


Bir gün sabah açildiğimizda ÇİN'de %5 e yakın düşüşü göreceğiz.

Bu günden sonra geceye LONG girmek cesaret ister diye düşünüyorum.

Artıı, eylül ayının başinda DOW 92XY den yukari giderken biz nasilki açilişta arti kapanişlari eksi yapiyor isek,

Yarından itibaren aşaği meyilli endekse hazir olmaliyiz.

Read more...

Borsa - Stoploss Koymak

Stoploss'u hangi kriterlere göre koyarız?

Bu konuda piyasalarda genel kabul görmüş metraj olarak,

a. Planlanan karın 1/3'ü zarar limiti olabilir.
b. Tek bir işlemde sermayenin %5'inden fazlasının kaybedilmemesi,

gibi kabuller vardır.

Amaç, yatırımcının her işlemde riskini bilmesidir. Zararını yerinde realize etmesi ve dolayısıyla spekülatif bir işlemin ciddi bir yatırıma dönüşmesini engellemektir.

Aslında daha öncelikli konular var ve işin başından itibaren yanlışların birbirini kovalamaması gerekmektedir. Sermayenin %25'inden fazlası ile tek bir işlemde ALIŞ yapmamak gerekir. İki farklı hisse alınacak ise bu oran her biri için %12.5 olmalıdır.

Zarar stop yeri her bir yatırım aracı için ve her bir yatırıma özgü olarak sizin tecrübenizle ortaya koyacağınız bir nokta olacaktır. Benim tavsiye olarak belirtebileceğim hususlar elbette olabilir.

Piyasanın çabuk ulaşamayacağı bir yerde olmalıdır, fakat bazen bile bile çok yakına da konulabilir. Örnek vermek gerekirse Döviz işlemlerinde 120 pips uygundur. Eğer 30-40 pips koyarsanız çabuk stop olursunuz ve işlem delisi olduğunuz günlerde devamlı stop olunarak önemli bir zarar ortaya çıkabilir. 120 pips koyduğunuzda zarar daha büyük olabilir, fakat stop olmayacaksınız ki. Maksat pozisyonu ileriye taşıyabilmektir.

Bir veri açıklandığında paritede genellikle 100 pips civarında sert hareket olmakta ve sonrasında ortalık tekrar yatışmakta, eskiye dönülmektedir. Fırtınanın ortasında kalıp ezilmektense güvenli bir bölgeden seyretmek daha konforludur. Piyasa gitmesi gereken yönde mutlaka gidecektir. Kolay yönü bırakmaz.

Önemli olan zarar stop noktası koymak değil, koymak ve stop olmamaktır. Stop olduğunuzda korunursunuz, ancak stop olan zengin de olamaz. Stop olan nakavt olmaz, ama sık stop olan devamlı yumruk alan boksör gibidir. Oyunu sayı ile kaybeder.

Piyasanın yada yumruğun size ulaşamayacağı bir yerde durmalısınız. Yeter ki trend yönünde olun. Zarar stop yeriniz size kararınızın doğruluğunu yada yanlışlığını gösterecek bir nokta olmalıdır.

Borsada trendin kırılması dikkate alınmalıdır. trend değişimlerini gözlemleyerek uyum sağlar ve hangi yönde oynayacağımıza baştan karar verirsek, planımızda daha sonra panik olmamak için zarar stop noktamızı da belirleyelim. Planın dışına çıkmayalım.

Borsa üç beş kademeden ibaret değildir. Kar büyüktür. Kara ulaşma yolunda önce kaybetmemeyi bilmeliyiz.

Bir de elde edilen karı zarara dönüştürmeme konusu var. Eğer kar söz konusu olursa başlangıçta belirlediğimiz zarar stop noktasını alım yerimizin üzerine çıkararak fiyat düşüşü sırasında zarardan kurtulmaktır.

Benim bu anlattıklarımın belki anlaşılması güç olur. Tekrar bu konuya farklı örnekler ile dönerim. Ben teknik analiz yaparak ALIM SATIM yaptığım için zarar stop noktası belirlerken bu analizlerden yararlanıyorum. Fiyatlar geri dönüş sinyali vermişse ve daha sonra talebin azlığı görülüyorsa derhal SATIŞ yaparım. Stop noktasını daha çok FX ve VOB gibi sert piyasalarda kullanırım. Borsada da planımda yer alır.

Read more...

Abone Olursanız Haberiniz de Olur!

Aşağıdaki kutucuğa e-mail adresinizi yazıp gelecek olan onay linkine tıklayınız. Bu sayede en son borsa haberleri, borsa yorumları ve borsa tüyoları, e-mail adresinize gelecek.

|

Borsa-Tuyolari.Blogspot.Com

Bu sitede; başta Borsa Haberleri olmak üzere, ekonomi ile ilgili en son gelişmeleri bulabilirsiniz. Borsa Yorumları ve Borsa Tüyoları ile yatırımlarınız öncesi fikir edinebilir; Canlı Borsa bandı ile Hisse Senetlerini yakından takip edebilirsiniz. Bu site, yatırım danışmanlığı hizmeti vermemektedir. Yatırım danışmanlığı hizmeti, bankalar ile kullanıcılar arasında imzalanan resmi bir sözleşme ile verilmektedir. Bu sitede, kişisel yorumlar da bulunabilir.
Bu blog, altyapısı Google tarafından sağlanan Blogger hizmetinden faydalanmaktadır.

Back to TOP